CHP İzmir bir ilke imza attı: YSK’nın genelgesi yayımlanmadan…

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- Türkiye, 24 Haziran’da gerçekleşecek erken genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlendi. Sürecin kilit partilerinden olan Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) cumhurbaşkanı adayının Muharrem İnce olarak belirlenmesi sonrasında örgütler çalışmalarını hızlandırdı.

Partinin en güçlü olduğu illerin başında gelen İzmir’de elde edilecek sonuç şimdiden merak edilirken örgütün yetkili organları harekete geçti. İzmir İl Başkanı Deniz Yücel alana inmeye hazırlanırken, Parti Okulu İzmir Koordinatörü Abdullah Aydemir, sandık güvenliği eğitimlerinin startını verdi.
Aydemir ilk olarak parti binasında il yöneticilerine sunum yaparken, ilçelerin taleplerine göre partilileri bilgilendirmeye devam ediyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) genelge yayımlamadan eğitimi setini hazırladıklarını ifade eden Aydemir Egedesonsöz’e teknik konularda açıklama yaptı ve detaylı bilgi verdi.

TÜRKİYE’DE BİR İLK OLDU
Aydemir, “Türkiye’de bir ilk oldu. Sandık güvenliği eğitimi ve bilgilendirme toplantısı yapıldı. Neden ilk? Çünkü YSK daha genelge yayımlamadı. Kurallar belli değil. Normalde uygulama genelgeden sonra yapılır. Eğitim setini hazırlar ve biz eğitimlere başlarız. Şu an hala hazırlamadı. Hazırlayacak gibi de görünmüyor. Büyük ihtimalle de çok geç açıklayacaklar. Çünkü gezici sandıkların nasıl kullanılacağıyla ilgili kanunda boşluk var. YSK ne derse o olur. Olumsuz bir şey söylerse biz itiraz edeceğiz. Ne kadar geç açıklarlarsa o kadar az itiraz olacak. Benim görüşüm budur” dedi.
İZMİR’DE 20 BİN KİŞİNİN EĞİTİLMESİ LAZIM, HER GÜN 500 KİŞİYİ EĞİTMEMİZ LAZIM
Aydemir, “Biz parti okulu olarak ne yaptık? YSK genelgeyi nasıl hazırlıyor? Bir tane hakime görev veriyor, ‘git kardeşim bunu incele, bize bunun genelgesini hazırla’ diyor.  Genelge hazırlanıyor, kurul bakıyor, kabul eden etmeyen diye soruyorlar ve yayımlıyorlar.  Hakim kanundan bakıyor. Bizim de kanun okumamız var. Açtık baktık, eğitim setini hazırladık. Az zamanımız var. Acele ediyoruz. Sadece CHP’lileri eğitmeye kalksak 20 bin kişinin eğitilmesi lazım. Bu rakam İzmir için. Bizim her gün 500 kişiyi eğitmemiz lazım. Mümkün değil. Mümkün olduğu kadar erken başlamamız gerekiyor” diye konuştu.

İL BAŞKANI, ‘HEMEN BAŞLAYALIM’ DEDİ!
İl Başkanı Deniz Yücel ile fikir alışverişinde bulunduğunu vurgulayan Aydemir, “İl başkanıyla da konuştum. O da ‘beklemeyelim, hemen başlayalım’ dedi. Bu eğitimleri asıl yöneticilerin bilmesi gerekiyor. Çünkü seçim günü onların telefonları çalacak. Onlar bilmezse müdahale edemeyecek. Sonra iş işten geçiyor. Seçimde sıkıntı olsa seçim durmuyor, işlemler devam ediyor. Ne kadar bilirsek o kadar hızlı davranırız. Sandık görevlileri ve müşahitleri her zaman önemli ama bu seçimde artık önem kere önem oldu. Her şey onların elinde. 25 Haziran’da kim cumhurbaşkanı olacak kim olmayacak sandıkta belli olacak. İstediğimiz kadar propaganda yapalım, aday göstermiş olalım. Kural belli. Sandıkta kim daha çok gol atarsa o alır. İstediğin kadar güzel oyun oyna” açıklamasında bulundu.

HERKESİN SANDIKTAKİ OYUNA SAHİP ÇIKMASI GEREKİYOR
Parti mensuplarının seçim ve sandık güvenliği konusunda titiz davrandığını ifade eden Aydemir ayrıca eğitim taleplerinin ilçelerden geldiğini aktardı. Aydemir, “CHP’liler bu konuda hassas. Bu çalışmanın başlamasının sebebi o oldu. İlçelerden bize sürekli telefon geliyor. Onlar başlayalım geç kalacağız dediler. Haklılar. Hazırlık yaptık, geldik, yönetime sunduk. Büyük ihtimalle set bu şekliyle eğitimlerde kullanılacak. Eğitmenlere de anlatacağız. 7 Mayıs Pazartesi gününden itibaren eğitimlere başlıyoruz. Vatandaşlarımız şunu bilmeli; bu konu çok önemli. Bu konu A partisine B partisine havale edilecek bir konu değil. Herkesin sandıktaki oyuna sahip çıkması gerekiyor. Bunun için kuralları bilmeli. Uzaktan sandık güvenliği eğitimi vereceğiz. O da 15 güne kadar ancak hazır olabilir. Onu YSK genelgesi sonrasında yaparız. Vatandaş girecek, videosunu izleyecek, sınavını yapacak. Başardıysa sandık eğitimini almış sayılacak. Biz il başkanlığında eğitim vereceğiz ama gelen olacak, gelmeyen olacak. Bu söylediğim vatandaş için. Vatandaşın kuralı bilmesi lazım. Sandığın başında usulsüzlük görüyorsa müdahale etmesi lazım. Ama haklı olması lazım. Geçen seçimde benzer şeyleri yaşadık. Haksız olurlarsa sadece kargaşa oluyor. Haklıyken haksız durumuna düşmesinler” yorumunu yaptı.

KOMA HALİNDEKİ İNSANA OY KULLANDIRMAK DEMOKRASİ AYIBIDIR
İlk defa 24 Haziran’da uygulanacak gezici sandıklar için ayrı bir parantez açan Aydemir, “Gezici sandıklar demokrasi adına büyük bir tehlikedir. Evet vatandaşın oyunu kullanması lazım, itirazım yok. Ama koma halindeki insana oy kullandırmak demokrasi ayıbıdır. İnternette bir ton video var. Şimdi gezici sandıklarla ilgili kurallar belli değil. Bir ilçeden bilgi geldi. Kaymakam ilçe seçim kuruluna hasta ve engellilerle ilgili liste göndermiş ve demiş ki; sadece sandık kurulu başkanları olacak. Ama tamamen bu bir söylenti. Böyle bir şey mümkün değil, her şeye aykırı. Ama bu kadar aykırılığı yapanlar bunu da yapmaz mı dersen, o da bir soru işareti” dedi.

MÜHÜRSÜZ ZARFLAR…
Aydemir ayrıca, “Mühürsüz zarflar meselesi var. Mühürsüz zarfların geçerli olmasını kanuna yazdılar. Orada sandık kurulu mührünün hiçbir anlamı kalmadı. Sandık kurulunun sabah teslim aldıklarında ‘hepsini tek tek kontrol ettik, herhangi bir ihmal yoktur’ diye tutanağa yazması lazım. Sayım sırasında bu mühürsüz nereden çıktı denilebilsin. Pusulalarla ilgili de aynı kural var. Orada biraz insaflı davranmışlar. Sandık kurulu mührü yoksa geçersiz sayılıyor ama geçerli sayılacakların içine, ‘sandık kurulu ihmali nedeniyle mühürlenmeyenler geçerli sayılır’ cümlesini eklemişler. Büyük ihtimalle sandık kurulunun ihmali var mı yok mu kavgası olacak. Sabahki tutanak çok önemli. İhmal yoktur diye yazılması gerekiyor. Bir usulsüzlük yapmak istesen, alıyorsun pusulaların benzerlerini, sahtelerini konuşuyoruz ki artık hepsinin orijinal olduğunu biliyoruz. İstediğin yere basıyorsun, seçmene diyorsun ki gidip bunu kullanacaksın, sana verdiklerini bana geri vereceksin. Şimdi ne olacak? Cumhurbaşkanı ve milletvekili oy pusulaları aynı zarfa girecek. Eğer usulsüzlük yapmak isteyen birisi varsa zarfı alacak oy pusulalarında istediği yere basacak kapatacak, seçmene verecek, bu zarfı atacaksın, sana verdiğini bana getireceksin diyecek. Önceden vicdanı olan seçmen kabine gidiyordu, onların verdiği yerin başka bir yerine daha mühür basıyordu, geçersiz yapıyordu. Şimdi zarfın içinde pusulalar. Ne yapsın seçmen? Bir tarafta hayat meselesi var, işten atılacak. Çözüm var. Zarfın üstünü karalarlarsa o zarflar geçersiz olur” diye konuştu.

İTTİFAKTA HERKES KENDİ PARTİSİNE OY VERECEK
İttifakların pusulaya yansımaları için seçmene uyarı niteliğinde bilgiler veren Aydemir, “İttifakta herkes kendi partisine oy verecek. Oradaki sıkıntı örneğin gitti vatandaş ittifaktaki tüm partilere bastı, ya da ikisine birden bastı. Ne olacak? Normal mantıkta geçersiz olması lazım. Ama, ‘burası ittifak hanesi, ittifak hanesinde her yol mubahtır’ dediler. Onları ayıracaklar, ittifak hanesine yazacaklar. Sonra partilerin aldıkları oy oranında bunları dağıtacaklar. A partisi yüzde 10 aldı B partisi yüzde 90 aldı. İttifaktaki oylar ona göre dağıtılacak. ‘Biz sonra kendi aramızda bölüşürüz’ dediler. Kılıfına uydurdular. Yasaya uygun ama hukuka aykırı” dedi.

ÜLKENİN GELECEĞİ BU GENÇLERİN ELİNDE
Öğrenci ve genç seçmenin iradesini sandıkta göstermesinin önemine vurgu yapan Aydemir, “Öğrenci seçmenler çok önemli. Bu seçimin sonucunu belirleyecek olanlar gençler. Bu gençlerin vereceği kararla Türkiye’nin nasıl yönetileceği belli olacak. Her gencin bu noktada hassas davranması gerekiyor. Şu an seçmen listeleri askıda. Kaydı ailesinin bulunduğu ilde olabilir. Yapacağı tek şey var. Bir dilekçeyle başvurup, ben oyumu burada kullanacağım demektir. 10 dakikasını alır. Adresini buraya alıp yakınındaki sandıkta oyunu kullanabilirler. Tekrar ediyorum; ülkenin geleceği bu gençlerin elinde” ifadelerini kullandı.