Bayındır'da skandal iddia... Kırık ayağa 14 gün sonra randevu!

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığının İzmir’in 30 ilçesini de kapsayan saha çalışmalarının son adresi Bayındır oldu. İl yönetim kurulu üyeleri ile birlikte ilçe de esnaf ve çiftçilerle buluşan Deniz Yücel, Bayındır Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Süt Kooperatifi ve Süt Birliğine de ziyaretlerde bulundu. Bayındır çalışmasının ardından açıklamalarda bulunan CHP İzmir İl Başkanı Yücel, iktidara yüklenerek, şunları söyledi;

'ÇİFTÇİ VE SÜT ÜRETİCİSİ AKP MAĞDURU'
İl başkanlığımız İzmir’in 30 ilçesini de kapsayan, vatandaşın derdine ortak olduğumuz, taleplerini aldığımız saha çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Bayındır’da toplumun farklı kesimleriyle bir araya geldik. Esnafından çiftçisine, süt üreticisinden köylüsüne kadar Bayındır halkı AKP iktidarının yol açtığı yoksulluk ve hayat pahalılığından şikayetçi. Bayındır gibi bereketli topraklara sahip bir ilçede içler acısı bir durum yaşanıyor. Bu verimli topraklar mazot, gübre, tohum ve fide maliyetleri ile karşılanamaz şekilde artan işçi maliyetleri sebebiyle ekilemiyor. Çiftçi elindeki toprağın ancak dörtte birini, en fazla yarısını ekebiliyor. O da çoğu zaman kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmek, yani hayatta kalabilmek için. Tarım alanları ekilemiyor, işlenemiyor. Bu durumun tek sorumlusu AKP iktidarıdır. Türkiye’nin kaynaklarını adrese teslim ve ülkenin ve milletin ihtiyacı olmayan havaalanı, köprü, kanal İstanbul gibi yandaşı zengin eden israf projelerine harcadılar ve ortaya çıkan sonuç tarımı bitme noktasında getirdiler. Konuştuğumuz çiftçiler “toprağı ekecek tohum, fide alamıyoruz, alıp eksek gübresini ilacını atamıyoruz, sulayamıyoruz, hadi onu da yaptık diyelim mazottaki fahiş zamlar yüzünden tarlaya traktör, araç sokamıyoruz, o da bir şekilde hal olsa bile, ürünü toplayacak işçinin maliyetini karşılayamıyoruz” diyor. Sorun bununla da bitmiyor. İnsanların ürünlerini ektikleri günle, topladıkları gün arasında her şeye öylesine acımasızca zamlar geliyor ki, üretici ürününü kar edeceği fiyat satmaya kalksa kimse alamayacak durumda. Yani çiftçi sürerken, ekerken, toplarken ve satarken zararda. Onun içinde bu bereketli topraklar ekilemiyor. Bayındır’da süt üreticisinin de derdi büyük. Çiğ süt fiyatlarına iyileştirme yaptıkları için böbürlenerek her yerde konuşan iktidar temsilcileri, acaba o rakamlar daha üreticinin eline geçmeden, yeme, akaryakıta, nakliye ve ilaca gelen zamlarla, verilen o fiyatın hiçbir anlamı kalmadığını biliyor mu? Bayındır’da hem çiftçi hem süt üreticisi AKP iktidarı tarafından mağdur ediliyor. İş bununla da kalmıyor ve bu mağduriyetleri iktidar tarafından görmezden geliniyor. AKP iktidarı adeta Bayındır’ı gözden çıkarmış, ne merkezi yönetiminin halka dokunan bir yatırımı var, ne de AKP’li ilçe belediyesinin. İzmir büyükşehir belediyemiz olmasa ilçe de tek bir hizmet yürümeyecek. Öyle ki, büyükşehir belediyemiz hiç görevi olmamasına rağmen, bölgedeki süt üreticisi için Süt İşleme Fabrikası kuruyor. Burada üreticiye alım garantisi verilecek ve alınan süt işlenerek farklı çeşitlerde peynire, süt ürünlerine dönüştürülüp paketlenerek, pazara sunulacak. Bu, AKP iktidarının işi ama onlar yapmayınca, CHP’li belediyemiz üreticinin derdini çözmek, ürününü pazarlamak ve süt hayvanlarının kesimini önlemek için bu büyük proje ile için çözüm üretti.".

'BAYINDIR’DA DOKTOR YOK. KIRIK İÇİN GİDENE 2 HAFTA SONRAYA RANDEVU VERİLİYOR'
Bayındır’da sanayi esnafını ziyaret ettiği sırada bir vatandaşın derdini anlatmak için yanına geldiğini söyleyen Yücel, duydukları karşısında büyük şok yaşadığını ifade ederek “Esnaf ziyaretlerimiz sırasında bir vatandaşımız yanımıza geldi ve derdini anlattı. Bu vatandaşımızın çocuğunun ayağı kırılmış. Bayındır devlet hastanesi acil servisine gitmişler. Film çekilmiş kırık tespit edilmiş ama “doktor yok” demişler. Daha vahimi olay 23 Mayıs’ta gerçekleşiyor, ayağı kırık olan evladımıza 5 Haziran’a randevu veriliyor. Yani aileye çocuğunuzun ayağı kırık ama Ortopedi doktoru 14 gün sonra gelecek, o zaman bakalım deniyor. Olay gerçekten vahim. İşte AKP iktidarının sağlık sistemini getirdiği son durum bu. Bu sorunda ne doktorlarımızın ne de sağlık görevlilerimizin bir suçu günahı yok. Bu olayın suçlusu, doktorlarımıza “giderlere gitsinler diyen”, Bayındır hastanesine doktor bulamayan, sağlık sistemini çökme noktasına getiren AKP iktidarından başkası değildir. Bayındırlı vatandaşlarımız, birçok branşta doktor olmadığından, çoğu zaman diğer ilçelere gitmek zorunda kalmalarından çok şikayetçi. Ama tabi bu durum AKP iktidarının umurunda değil. Çünkü vatandaşın derdini çözmek gibi bir istekleri yok." dedi. 

'HEM KIRSALDA HEM MERKEZDE RAHATSIZLIK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ'
CHP İzmir il başkanı Deniz Yücel, saha çalışmalarının 30 ilçede de aralıksız süreceğini ifade ederek “Bizler İzmir’de merkez veya kırsal ayrımı yapmadan aralıksız saha da, vatandaşımızın yanındayız. Dert dinliyor, çözüm üretiyor, millet iktidarında yapacaklarımızı anlatıyoruz. Gördüğümüz destek çok ama çok büyük. Genel Başkanımız ve 30’dan fazla Parti Meclisi üyemiz ve Milletvekilimiz ile birlikte, daha 15 gün önce, İzmir’in Merkezinde Bornova’da, Buca’da, Konak’ta, Çiğli’de, Karabağlar ’da sahadaydık, vatandaşlarımızı dinledik. Biz il başkanlığı olarak Buca, Bornova, Konak, Karabağlar, Balçova, Karşıyaka ve diğer ilçelerimizde semt pazarlarından, sanayi sitelerine kadar her yerde çalışma yürüttük, yürütmeye de devam ediyoruz. Anlaşılan vatandaşın ve ülkenin gerçeklerinden kopuk olan iktidar temsilcileri, bizim yaptığımız çalışmaları da yeterince takip edemiyor. Görünen o ki, bizim kırsal alandaki ilçelerimizde yürüttüğümüz çalışmalar birilerini çok rahatsız etmiş. Çünkü CHP kırsalda yaşayan vatandaşın, çiftçinin, köylünün derdini dinleyip gündeme getirince, çözüm üretince rahatsız oluyorlar. Biz kırsalda çalıştıkça AKP’nin beceriksizlikleri, yetersizlikleri, basiretsizlikleri ortaya çıkıyor. Kendilerine hem kırsalda hem merkezde rahatsızlık vermeye devam edeceğiz” dedi.