HABERLER>POLİTİKA
9 Ağustos 2021 Pazartesi - 13:51

Bakan Pakdemirli'yi eleştirdi: Keşke uçaktan anlamasaydı!

Muhalefet partileri ve Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli arasında yaşanan 'uçak' tartışmaları hakkında konuşan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, "Uçak tartışılıyor, daha çok tartışacak. Tarım ve Orman Bakanı uçaktan anlıyor ancak keşke anlamasaydı da bazı uçakları alabilseydik. Hep olmaz, olmaz… O uçaklar antika diyor sayın Bakan… Öyle bir imaj yaratmaya çalışıyor ki çürümüş hurda halinde uçaklar. 5 tane uçak uçmaya hazır" diye konuştu.

Bakan Pakdemirli yi eleştirdi: Keşke uçaktan anlamasaydı!

EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Sındır, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin gündeminde yer alan ve Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı'nı sık sık karşı karşıya getiren 'orman yangınları' hakkında konuşan Sındır, 'uçak' tartışmalarına dahil oldu.

KEŞKE UÇAKLARDAN ANLAMASAYDI
2019 yılında İzmir'de yaşanan orman yangını sonrası gündeme gelen 'THK yangın söndürme uçakları' tartışmaları Marmaris ve Milas'ta çıkan yangınlar ile tekrar gündeme geldi. Muhalefet uçakların bakım sonrası uçabileceğini ifade ederken, Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere AK Parti'li siyasetçiler uçaklar için 'uçamaz' iddiasında bulunmuştu.

Uçak tartışmalarına dahil olan Sındır ise, "Uçak tartışılıyor, daha çok tartışacak. Tarım ve Orman Bakanı uçaktan anlıyor ancak keşke anlamasaydı da bazı uçakları alabilseydik. Hep olmaz, olmaz… O uçaklar antika diyor sayın Bakan… Öyle bir imaj yaratmaya çalışıyor ki çürümüş hurda halinde uçaklar. 5 tane uçak uçmaya hazır. THK bizim göz bebeğimiz. THK kurban derilerini toplardı ancak sonra tarikatlar, cemaatler çıktı… THK'yı bu duruma sokan da sensin. 3 uçak kiralamışız 2020 yılında. Bu uçaklara başka bir amaçla kullanılabiliyor mu? O şirket bir de bundan para kazanıyor. Sen şirkete para kazandırıyorsun ancak kendine uçak almıyorsun. Sarayın 13 uçağı var. Bu israf… Saraylar, yazlık saraylar var. Siz 3 uçak almak yerine kiralıyorsunuz. Devlet envanterinde 1 tane yangın söndürme uçağı yok. THK'nin depo kapasitesi 4 bin 900 litre. İhaleye çıkıyorlar 5 tondan aşağı olmasın diye… İspanya'dan da aynı uçaklar gelip bize destek veriyor. 86 yılında alınmış uçaklar. Bizim F16'larımız kaç yıllık uçaklar? Onlar daha eski. Sivil havacılıkta uçağın yaşı yapım yılı ile konuşulmaz. Motorunu sıfırlarsın ve bakımlarını yaparsın yeni gibi olur.  Bunların hepsinin mutlaka hesabı sorulacak ve hesabı verilecek" dedi.

BİZ SİYASET YAPMIYORUZ
Yangın bölgelerindeki koordinasyon eksikliği olduğunu söyleyen Sındır, "Belediye başkanlarımız bas baş bağırıyorlar. Muğla belediye başkanımız koordinasyon toplantısı yapılıyor ancak ben çağrılmadım diyor. Diğer belediyeler de aynı. Koordinasyon toplantısında yerel yöneticilerin olmaması ne demek? Biz siyaset yapmıyoruz, yapılan şeyin en iyi şekilde yapılması için elimizden geleni yapıyoruz. Bir başka sorun da orman köylüsünü ormanlardan uzaklaştırdılar. Bunlar ormana sahip çıkan ve yangında ilk müdahaleyi yapan personeldir. Ormanı koruyan kollayan orman köylüleridir. Onlar yerine geçici işçi alıyorsun ve işçiyi eğitmiyorsun. Eğitim kurumu vardı onu kapatıyorsun. Geçici işçinin senden benden ne farkı var eğitim vermezsen? Manavgat’ta 65 hektar orman alanı kül olduysa bunun bir sebebi olması lazım, bunun bu noktaya gelmesinin önlenememesinin, basiretsizliğinde bir sorumlusu olması lazım. Bunların hepsi çok üzücü meseleler" diye konuştu.

İZMİR'DE YAPILAN NEDEN ANTALYA'DA YAPILMADI?
Koordinasyon konusunda İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger'in TSK'ya olan çağrısını örnek gösteren Sındır, "İzmir Valiliği İzmir'de yangın çıktığında hemen TSK'dan destek istedi ve hemen söndürüldü. Ne kadar güzel bir şey bu… Bu neden Antalya'da yapılmadı? Helikopterlerin özelliği pervanesinin yaptığı basınç ile belirli bir kitleyi kaldırabiliyor. Dolayısıyla bambi denen su taşıma sepeti, nasıl insan inip alabiliyorsan helikopterde onun gibi bunu bağlıyorsun ve su kaynağına gidip buna su alıp yangına atabilirsin. Yangın söndürme amacı ile yapılan işlem biraz da eğitim de gerektiriyor. Bizim TSK'daki pilotlarımızın yangın söndürme eğitimi var mıdır, mutlak vardır. TSK geçmişte yangın önlemede en önemli güçlerimizden biriydi. Orman köylülerini devre dışı bırakıyorsun, THK'yı çağırmıyorsun, işçi personel sayısına bakarsan sürekli azalan bir sayı var. Mevsimlik işçi artıyor. Sen insan kaynağını verimsiz kullanıyorsan geldiğin nokta bu oluyor. İzmir Valiliği nasıl çağırdıysa orada da devleti temsil eden valinin çağırması lazım, çağırmıyorsa orada bir sorun var demektir" ifadelerini kullandı.

VATANDAŞLARIMIZ ÇOK DİKKATLİ OLSUN
Yüksek hava sıcaklıkları ve rüzgar nedeniyle oluşan ve etkisini arttıran orman yangınları konusunda dikkatli olunması gerektiği vurgusunda bulunan Sındır, "Herkes kendinden bir düşünsün. Bir yerde bir yangın… Evde bebek bir çakmakla oynuyor ve perde yandı, o zaman hemen perdeyi alırsanız, sadece perdenin o bölümü yanmış olur. Ancak siz o perdeyi almak yerine aman yandım diyip kaçarsanız o yangını önlemek çok mümkün olmuyor. Yangında her şeyden önce önlem almak lazım… Ormanlar için de bu geçerli. Küresel iklim değişikliği, kuraklık -ki bu coğrafya son yüzyılların en kuru havasını yaşıyor- en ufak bir kıvılcım ile alevlenebilecek bir ortam var. Bu nedenle çok riskli bir bölge Ege ve Akdeniz Bölgesi… Sıcakla beraber kuruyor zaten. Sadece havadaki nem oranı değil, otlar da kuruyor yani her an alevlenebilir bir duruma geliyor.  Bir de rüzgarın etkisi… Özellikle vatandaşlarımıza çok dikkatli olmalarını söylüyorum. Arabalarından sigaralarını atıyorlar. Asfalta da atsa fark etmiyor, bir rüzgarla yan taraftaki otlara gidiyor. Türkiye'nin bu kadar riskli bir ülke olması hem coğrafya anlamında hem kulaklık hem de insan eli ile ya da doğal olarak yangının oluşabilecek olması bu bölgeyi çok hassas bir noktaya getiriyor" dedi.

ŞU AN NET BİR DURUM YOK
Cumhur İttifakı tarafından Millet İttifakı'na yöneltilen, 'Ormanları PKK yaktı ancak lanetlemiyorlar' eleştirilerine de yanıt veren Sındır, "Geçmişe tek tük yaşandı, PKK yaptı gibi… Üstlenenler oldu ya da olması şüphelenildi… O dönemlere baktığında rüzgârlı dönemlerde çıkartılıyoruz ki önlenmesin. Bende aslında açıkça bir şey diyemiyorum. Devletin istihbaratı, İçişleri Bakanlığı inceleme yapacaktır ve bir şey çıkacaktır ancak şu an net bir şey yok. Birilerinin eliyle çıkartılmış yangın olasılığı hep var. Kaynağından ne olduğundan çok biz ne kadar hazırlıklıyız ne kadar önlem alabiliyoruz onlara bakmak lazım. Teröre karşı önlem almak, bizim kendimizi korumak, önlemlerimizi almak  devletin en temel görevlerinden bir tanesi. Terörü lanetleniyoruz. Bunu kim yaparsa yapsın terördür. Lanetliyoruz tabi bununla ilgili bir endişe bir kuşku olabilir mi? Ben şahsen onu şiddetle lanetleniyor kınıyorum. Bunun sebebinin terör ya da ne olup olmadığından ziyade zaten bu incelenip bir şekilde sonuç bulunacaktır. Ancak bu noktaya gelmesinin önlenilmesi de asli bir sorumluluk" diye konuştu.

HER ŞEY PARA MI?
Orman alanlarının ranta kurban gitmemesine vurgu yapan Sındır, "Çok kanun geldi, çok direndik. Israrla bir madde getiriyorlar ormanlarda şu şu yapılabilir diye. Turizm yasası getiriyor onda da şuralarda turizme açılabilir ormanlar diye. İstisnai durumları kötü anlamda kullanmakta çok yatkınız. Devlette bir dönemlerde tarım alanlarının tarım dışında kullanılmasına yönelik kanun vardı. Sonra toprak korumu kanunu geldi ancak onun içinde de birçok istisna yer aldı. İşimiz gücümüz orman alanlarını bir şekilde tırtıklamak… Orman alanları ile ilgili taşlık, makilik, üzerinde ağaç olmayan orman niteliğini yitirmiş alanlar ifadesi ile… Bir alanın orman tanımına girmesi için üzerinde ağaç olma zorunluluğu yok. Bir alanın bu statüye girmesi için ekosistemdeki bütünlüğüne bakılır. Makilik alan deniliyor… Maki de orman alanıdır. İlk yeşerecek alanlar da buralardır. Çünkü makinin gövde ve kökü zarar görmüyor. Orman dediğiniz şey kendiliğinden bir sistemi ekosistemi oluşturabilen, senin soluduğun havayı, içtiğin suyu koruyan kollayan bir yapıdır. Sen bunu kültür bitkisi ile ne gerek var ormana oraya meyve bahçesi dikelim para getirsin mantığı ile olur mu? Her şey para mı?" dedi.

SÜREKLİ DAİMİ OLUNMASINDA FAYDA VAR
Orman Bölge Müdürlükleri'nde uygulanan 'rotasyon sistemi'ni de eleştiren Sındır, "Ülkemizde 28 orman bölge müdürlüğü ve bunlara bağlı 263 orman işletme müdürlüğü var. Bu teşkilatın bu yapısı, bölge müdürlüklerine personel dağılımdan Türkiye dört bir yanında eşit.  Adalet ve eşitlik adına böyle düşünebilirsiniz… Riskli alanlara daha fazla personel dağılımı yapılmalı. Orman Mühendisi arkadaşlarımızın üzerinde ısrarla durduğu bir şey. 2019'da bir rotasyon yönetmeliği çıkarıldı. Müdürlüklerde bu genelge ile orman muhafaza memurları, orman mühendisleri rotasyonları söz konusu oldu. Bu çok sakıncalı bir durum… Sen orman mühendisinin, teknisyeninin, orada ne zaman dikim yapılmış, bir yangın çıksa en yakın yaklaşma mesafesi ve en doğru müdahale yöntemi nedir en iyi bilen onlardır. Sen oradaki personeli alıp onu başka yere gönderiyorsan sorunlar yaşanır. Bölgeyi tanıyan bilen mühendislerin o bölgede sürekli daimi olmasında fayda var. Risk alanlarında daha fazla tedbir alıyor olman lazım. Bu tedbirleri kıvılcım halindeyken söndürme durumunda olman lazım" ifadelerini kullandı.

 
Altay'da Denizli 4 bilet daha kesti
 
Aydın Büyükşehir'den Germencik'e dev yatırım
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Bahçeli: Üniversite baraj puanları düşürülsün
MHP lideri Devlet Bahçeli, "Üniversite sınavı kaldırılmadan, üniversite ...
Beko'dan kamu çalışanları ve emekliler için zam tepkisi
Memur ve memur emeklisi sözleşme pazarlığının 20 milyon kişiyi ilgilendirdiğini ...
CHP’li Sındır: İtibar, doğaya ve insana verilen değerle olur!
CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, Dikili Kızılçukur ve Kabakum’da ...
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Hicri yıl mesajı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Milletimizin ve İslam aleminin Hicrî ...
'Dalaman Havalimanı'nda trafik durdu' iddiasına yalanlama
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Dalaman Havalimanı'nın ...
'Yerleşim yerlerini tehdit eden bir yangın yok'
Orman ve Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu,Çevre ...
 
Bakan Gül: Yanan yerlere bir çivi bile çakılmayacak
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, yangınlarla ilgili soruşturmaları hem adli ...
AK Partili Sürekli'den ‘Menemen’ eleştirisi: Bulundukları ithamlar hazımsızlığın ürünüdür!
CHP’nin Menemen’de gerçekleştirdiği olağanüstü kongrede yapılan açıklamalara ...
Başkan Oran'dan 'siyasi suikast' açıklaması: Hesap sormayı ödev sayıyorum!
Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, sosyal medya hesabı üzerinden bazı ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
'Yazık olmuş geçen yıllara'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Siyasette yumuşama devrimi mi başlıyor?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İtiraz seven kadınların kenti: İzmir
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Türkçem benim
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva