MANİSA - Alaşehir İlçesi’nde geçen 8 ile 15 Mayıs arasında etkili olan dolu yağışı, üzüm bağları ile ekili araziye büyük ölçüde zarar verdi. Çiftçiler perişan olurken, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Manisa Valiliği il Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’ne bölgeyle ilgili rapor hazırlanması talimatını verdi. Yetkililer, doludan zarar gören 23 köyde tek tek inceleme yaptı, zarar gören bağlarla ilgili hasar tespit tutanağı hazırladı. Toplam 23 köyde, zarar gören alanın 28 bin dönüm olmasına rağmen, teknik çalışmaların ardından Baklacı, Narlıdere ve Sobran köylerindeki yaklaşık 5 bin dönüm alanın afet bölgesi kapsamına alınması kararlaştırıldı. Buna göre, afet bölgesi olarak kabul edilen bölgelerdeki çiftçilerin borçları koşulsuz olarak bir yıllığına ertelendi. Ancak afet bölgesi olarak kabul edilmeyip kapsam dışı kalan 23 bin dönümlük alana sahip çiftçilerle ilgili bir çalışma yapılmadı. Neredeyse ürün alamayan çiftçiler, şimdi de biriken borçlar nedeniyle sıkıntıya düştü.
ZARAR GELECEK YILLARI DA ETKİLEYECEK
Dolunun bağlara verdiği zararın gelecek yıllarda verim düşüklüğüne neden olacağını dile getiren çiftçiler, Manisa Valiliği il Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’ne, konuyla ilgili itirazda bulundu. Tek geçim kaynaklarının kesilmesiyle büyük sıkıntıya düşen çiftçiler, ödeyemedikleri borçları nedeniyle icralık olmaktan korktuklarını, iflas etme noktasına geldiklerini savundu.
YALNIZCA ÜZÜM BAĞLARI İÇİN TUTANAK HAZIRLANMIŞ
Dolunun büyük zarara yol açtığı Toygar Köyü Muhtarı Yusuf Aşkın, yalnızca bağlarda inceleme yapıldığını diğer ekili arazilerle ilgili tutanak hazırlanmadığını öne sürdü. Akın, şunları kaydetti: "Dolu olduğu zaman köye gelen yetkililer sadece bağ alanlarında incelemelerde bulundu. Biz de diğer ürünlerde gördüğümüz zararları tesbit ettirmedik. Raporlar hazırlanırken, bölge bölge zarar göreme oranı hesaplanmış. Bizim köyümüz gibi bazı bölgelerde arpa, buğday gibi tahıl üretimi de yapılıyor. Ancak kimse oralarla ilgili rapor hazırlanacağı yönünde bişey söylemediği için biz oradaki zararlarımızı tutanak altına aldırmadık. Yasaya göre, zarar gören alanın, yerleşim birimi sınırları içindeki toplam alanın yüzde 35’ini geçmesi gerekiyor ki afet bölgesi ilan edilsin. Bizim diğer arazilerimizle ilgili tutanak hazırlanmadığı için sanki zarar azmış gibi hesaplandı ve bir çok bölge yüzde 35’lik sınırın altında kaldı. Benim kendi kardeşim altı dönüm bağdan yaklaşık 20 ton yaş üzüm alması gerekirken yaklaşık 200 kilogram üzüm kesti. Üreticiler olarak mağduruz perişan olduk. Bankalara, Tarım Kredi Kooperatiflerine, zirai ilaç bayilerine olan borçlarımızı ödeyemeyeceğiz. Borçlarımızı ödeyemeyeceğimiz gibi, bu yılı çıkartacak paramız da yok, çünkü üzüm bağları en az iki yıl üzüm vermeyecek. Raporlarımızın tekrar değerlendirilmesi için itiraz dilekçesi yazdık, durumu Bimer ve tüm bölge milletvekillerimize ilettik" dedi.
RAPORA ANLAM VEREMEDİ
Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk, hazırlanan raporlar sonucu zarar gören alanların kapsam dışı kalmasına anlam veremediğini ifade etti. Türk, "Dolu afetinden sonra ilgili kurumlar tarafından hazırlanan raporlarda Toygar Köyü’nde yüzde 55-60, Kemaliye Beldesi’nde yüzde 60-65, Subaşı Köyü’nde ise yüzde 70-80 zarar tespit edildiği yazılmıştı. Bir bölgenin afet bölgesi olabilmesi için bölge olarak yüzde 35’inin zarar görmesi gerekiyor. Buna rağmen bu bölgelerin kapsam dışı kalmasına bir anlam veremedik. Oda olarak, üreticilerimiz için çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu. (DHA)
.jpg)
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri