AK Parti İzmir İl Başkanı Başkan Bülent Delican, bugün 20.00-24.00 saatleri arasında İl Başkanlığı binasında, Kızılay ile birlikte gerçekleştirecekleri kan bağışı etkinliğine tüm İzmirlileri davet etti. Yarınki törenler ise Konak Meydanı'nda saat: 21.00'da başlayacak.
Delican tarafından yapılan açıklamada şunlara yer verildi.
"15 Temmuz 2016 gecesi, ülkemiz hain bir darbe girişimi ile yüz yüze bırakıldı...
Bu alçak girişimin hedefinde iki şey vardı: Millet ve Devlet...
Sinsice örülmüş bir örümcek ağı gibi her yerimizi sarmış, devlet içinde devlet, ordu içinde ordu yaratmış bu hain girişim, milletimizin yazdığı bir destanla layığını bulmuştur...
BİR YOL AYRIMI YAŞADIK...
Ortaya çıkan tablo da göstermiştir ki; bu ihanet çetesi, asker, hakim, öğretmen, bilim adamı, polis kılığındaki teröristler, bizi temelden çökertmeye; evlatlarımızın yıllarca hakkı olana çöreklendikleri gibi, geleceklerini de karartmaya ant içmiş gözü dönmüş birer vatan hainidir.
Tarihi bir dönüm noktası yaşadık. Bir yol ayrımı yaşadık....
Ya sonuna kadar demokrasi diyecek ve bu darbecileri, vatan millet tanımayan bu suç örgütünden zerre iz bırakmadan büyük yolumuza devam edecektik... Ya da; sen ben kavgasına tutuşup, siyasi rant peşine düşüp bastırdığımız darbenin kalıntıları altında can çekişecektik.
Biz, o gece milletimizin izzeti ile hakkından geldiği bu zilletin defterini dürmeyi seçtik. Yazılan destanın onuruna yakışanı yaptık. Bu gözü dönmüş hainlerin kökünü kazımak için çalıştık, çalışıyoruz.
Ölümcül olmayı hedeflemiş yıkıcı, yok edici teröristlerin kurduğu bu virüs ağını çökertmek boynumuzun borcudur. Ancak; sonuna kadar gidebilmek için; panzehiri elimizden düşürmemeliyiz..
Nedir bu panzehir?
" Birlik, beraberlik ve
Demokrasiye olan inancımız " ...
1 yıl önce bu destan yazılırken; haftalarca demokrasi nöbetleri tutulurken, bu meydanlarda " sen ben yoktu"; "sağcı solcu yoktu", "CHP'li MHP'li AK Partili" yoktu... Millet vardı... Birbirini öteki görmeyen, vatan aşkı ve Cumhuriyete bağlılığı ile dolup taşan demokrasi bekçileri vardı...
7'den 70'eydik...
Çocuklarının geleceği için endişe eden anneler babalardık...
Vatanımızı böldürmeyeceğiz diyen gençlerdik...
Ortak bir destan yazdık, ortak bir kader yarattık...
Bir daha bu cüreti gösteremesinler diye, bir yıl önce aynı gün bu cürete dersini veren 249 şehidimizi anmak, 1293 gazimize minnetlerimizi sunmak için bu meydanda bir araya geliyoruz...
Aslında o gün; ülkenin dört yanında ve İzmir'de, Konak Meydanı'nda o karanlık 15 Temmuz akşamında yakılan demokrasi ateşi hiç sönmedi...
O gün; "birlik duvarı ördük" demiştik...
Yarın da bu duvarı öreceğiz... Öreceğiz ki; akbabalar buldukları her fırsatta tepemize üşüşmesin... Öreceğiz ki; bir tarihi küçük gören, unutturmak isteyen laf bezirganları ağzının payını alsın...
Artık medet uman bir Türkiye yok... Ve olmayacak...
Milletimiz, tarihinde ilk kez bir darbeye sarılmamış, darbeden medet ummamış; bir darbenin karanlığını, zulmünü göze almayarak karşı çıkmış, göğsünü siper etmiştir...
Ancak; süreç bitmemiştir. Ülkemiz, dostu ve düşmanı ile yüzleştiği bir dönem yaşamaktadır. Bizi; terör illeti ile yalnız bırakılmaya çalıştıkları; yardakçı ve yatakçıların kol gezdiği; dost gibi görünüp, demokrasi havariliği yapanların, zulmü alkışladıkları bir dönemi hep birlikte yaşıyoruz...
1 yıl önce;
Milletimizle birlikte demokrasi nöbetleri tutmaya başladığımızda; durumun vahametini anlayamayanlar olmuştu. Darbenin püskürtülmesi yetmez miydi, şov mu yapıyorlar diyenler olmuştu.
O zaman demiştik ki;
Bir gece vakti; teröristlerce, askerimizin kılığında yollarınıza, köprülerinize tanklarla çıkılacak... O tankların namluları masum halka yönelecek... Milletin meclisi bombalanacak, Cumhuriyeti ve tüm değerlerini tarihe, hepimizi karanlığa gömmek isteyecekler... Yani , Türkiye Cumhuriyeti'ne kastedecekler... Ve biz 'tamam, bu iş burada bitti' diyeceğiz..! O gün de demedik, bundan sonra da demeyeceğiz....
Bu Millet;
Köşesine ne zaman çekilmiştir ki? Ne zaman pes etmiştir, teslim olmuştur?!
Hiçbir tarih bunu yazmaz!
Bugün de, unutmamıştır ve unutturmayacaktır.
Ders zili çalmıştır bir kere...
Milletimizin, hak ve hukukuna, alın terine, geleceğine kastedene ve kastetme planı içinde olana ; bölücüye ve haine vereceği ders bitmemiştir. 15 Temmuz'un yıldönümünde 81 ilimizde olduğu gibi, İzmir'imizde de koroların en büyüğü oluşacak, ortaya çıkan milli şuur, ortak ses; ders vermeye devam edecektir...
İZMİR DEMOKRASİNİN KENTİ, SÖZÜNÜN ERİDİR
Buradan yükselecek her ses, tarihe not düşer, önderlik eder... Cumhuriyetin ve demokrasinin bekçisidir... İçimizde ve dışarıda, bizi arbedeye, parçalanmaya, bir sülük gibi emilecek noktaya itmeye çalışanlara en yürekli ve etkili cevabı yine İzmir verecektir.
Unutmamak ve unutturmamak söz konusu olduğunda da, bu kentin nelere kadir olabileceğini biliyoruz... Biliyorum ki; 15 Temmuz Destanı'nın 1. yılında da İzmir farkını yaşayacağız. Tüm hemşerilerimi, bu farkı yaratmaya; zulmü alkışlayanlara inat, şanlı bayrağımızı da alarak, bir araya gelmeye, bu meydanda kenetlenmeye davet ediyorum.
Valiliğimizin hazırlıkları tamamlandı... Biz de teşkilat olarak çağrımızı yapıyor ve o günün anlam ve önemine yakışır geçmesi için çalışmalarımızı yürütüyoruz. 1 yıl önce İzmir'in demokrasi bekçilerinin duygu ve düşüncelerinden oluşan" Nöbet Defteri " ni asıl sahiplerine ulaştıracak, meydanda nöbet tutanlarla paylaşacağız. Her zaman olduğu gibi, yarın da; gecemizi ve gündüzümüzü, inancımızı, dualarımızı ve gücümüzü paylaşacağız.
CAN VERMEK İÇİN
Kızılay ile birlikte, 15 Temmuz'un birlik ve beraberlik ruhunu pekiştirmek için; 1 milyon kişiye ulaşmayı amaçladıkları kan bağışı kampanyasına tüm teşkilat üyeleri başta olmak üzere destek verdiklerini söyleyen AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; vatandaşlara da bu anlamlı etkinlik için çağrıda bulundu. " Birlikten güç; her candan bin hayat doğar" diyen Delican; hemşerilerinin bu konuda da duyarlılık göstereceğine inandığını söyledi."