4 saatlik bütçe oturumu: AK Parti’den eleştiri yağmuru, Kocaoğlu’ndan toplu yanıt

Gökhan KOÇ/EGEDESONSÖZ - Büyükşehir Meclisi’nin Kasım ayı dokuzuncu oturumunda İzmir Büyükşehir Belediyesi 2016 yılı mali performans ve gelir gider bütçe taslağı görüşüldü.
 
2016 yılı için belirlenen 4 milyar 485 milyon liralık gider, 3 milyar 850 milyon gelir bütçesi AK Parti’nin ret oyuna karşılık CHP ve MHP gruplarının evet oylarıyla oy çokluğuyla kabul edildi.
 
Hararetli tartışmalara sahne olan bütçe görüşmeleri AK Partililerin eleştirilerine, Başkan Kocaoğlu yanıt verdi. AK Partililerin bütçenin yetersiz olduğuunu ve İzmir’e yakışmadığını söylemesi üzerine Başkan Kocaoğlu tepki gösterdi.
 
Yaklaşık 4 saat süren gergin meclis oturumunda otoparklar başta olmak üzere bazı belediyelere zam yapılması da karara bağlandı. Buna göre, otopark ücretlerinde 50 kuruş olmak üzere, kültür sanat faaliyetlerine, Sasalı Doğal Yaşam Parkı’nın giriş ücretlerine, AASSM’deki bilet fiyatlarına ve çeşitli belediye hizmetlerine zam yapılmasına karar verildi.
 
Bütçeyle ilgili CHP Grubu adına söz alan Deniz Yücel, 2016 yılı bütçesini tüm birimlerle birlikte uyumlu ve koordineli hazırlandığı söyleyerek, yeni yılda yapılacak olan yatırımlardan bahsetti. Bütçenin hazırlanmasında emeği geçen herkes teşekkür eden Yücel, bütçenin İzmir’e hayırlı olmasını diledi.


 
VUR PATLASIN ÇAL OYNASIN BÜTÇESİ
AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan ise 2016 yılı bütçesini eleştirdi. Bütçenin İzmir’e yakışmadığını ve yetersiz bulduğunu belirten Doğan, bütçeye ret oyu verdiklerini söyledi. Doğan, “2016 yılı bütçesinin yine gelir giderin birbirini tutmadığını görüyoruz. Borçlu çıkan bütçedeki 635 milyonluk açığının vatandaşlara yapılacak zamlarla karşılanacağını görüyoruz. Günü kurtarmaya yönelik bir bütçe var. Binali Yıldırım bakanımızın dediği gibi İzmir artık İstanbul’la yarışmalıdır. Bütçede İzmirli’nin derdine çare yok. Zam var. Alt yapı iyileştirmesi yok. Geleceğe dönük proje yok. Sosyal belediyecilik anlayışı yok. 4 milyon İzmirli’nin sesi yok. Dar gelirlilerin çıkarları yok. Kentin sıkıntılarına ilaç yok. Ama zam var. İzmirliler yeni bir zam yağmuru ile karşı karşıya iken, Protokol Müdürlüğü'ne ayrılan 8 milyon 905 bin lirayı da hemşerilerimizin dikkatine sunuyorum. Sosyal güvencesi bulunmayan vatandaşlara sağlanacak yardım tutarı 90 milyon 982 bin lira iken, protokol, özel kalem ve basın yayın ile reklam faaliyetleri gibi hizmetlere ayrılan toplam bütçenin 36 milyon 991 bin liraya ulaşması sosyal belediyecilik ile bağdaşıyor mu? Peki, her fırsatta övündüğünüz ve bol bol reklamını yaptığınız İzmir'in AAA+ olan kredi notunu alabilmek için uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarına 210 bin lira harcadığınızdan İzmirli hemşerilerimizin haberi var mı? Bu İzmirlinin parası ile İzmir'e hava atmak değil midir?”   Otoparklarla ilgili fiyat politikasında bizi yanlış anladınız sanırım. Biz otopark yapın dedik siz yine zam yaptınız. Göreviniz süresinde 4 tesis açmanıza rağmen otoparklarda 4 liralık zam yaptınız. Bu fiyat politikası öyle bir hal aldı ki korsan otoparkçılarla yarışır hale geldi. Bunun karşılığında ne kadar yatırım yaptınız? Otopark fonunda ne kadar para birikti? Bu para ile kaç otopark yapılır? Bu para ne oldu, başka hizmetlere mi harcandı? Yine laf çok, icraat yok. Park ve bahçelerde bir önceki seneye göre yüzde 15’lik artış var. Bu rakamları görünce hayret ettik. Yoksa belediye lale devrini mi ilan edecek? Bütçenin ilçe belediyelerini bile solladığını hatırlatmak istiyoruz. Gelişigüzel çiçek dikimleri yerine, güzel bütçe hazırlamak ve parayı çarçur edilemez. Aynı mahalleye dördüncü park yapılırken hizmet gitmeyen köylerden haberiniz var mı? Konserler için ayrılan 7 milyon ayrılan vur patlasın çal oynasın bütçesinde köylüyü ve çiftçiyi unuttunuz mu? İmar Müdürlüğü'ne ayrılan ödenek yetersiz ve küçük bir rakam. Yeni imar düzenlemeleri için biraz daha çaba gösterilmesini istiyoruz. Kentsel dönüşüm için ayrılan bütçede bir projenin olduğunu görmedik. Kentsel dönüşümden vaz mı geçtiniz? Kentin içler acısı halini sanat eserleriyle mi kamufle edeceksiniz? Bina ve arsa satışları ile ilgili bilgi istiyoruz. Kimlere hangi kurumlar satılacak? Bu satışların açılımı nedir? Yoksa borçsuz büyükşehir borç batağına mı sürüklendi? Kemeraltı’na da umarım bir şeyler yaparsınız. Biraz daha gecikirseniz Kemeraltı diye bir şey kalmayacak. Umarım bir şeyler yapılır. Kan ağlayan esnafımız kurtulur. Biz bütçeye zamlardan dolayı ret diyoruz. Keşke evet diyebilseydik. Bizi bu hafta üçüncü kez hayal kırıklığına uğrattınız” diye eleştirdi.
 
2029’A KADAR BURADAYIM
Doğan, Kocaoğlu’nun daha önce Bayraklı İZBAN’ı yer altına alacağını söyledi demesi üzerine, Kocaoğlu, “Bana her şeyi söyleyin, başımın üstünde yeri var. Ama söylemediğim şeyleri söylerseniz ben de cevap vermezsem kabullenmiş olacağım. Ben Altınyol’un alta alınacağıma dair hiç bir şey konuşmadım” dedi. Bunun üzerine Doğan, “Siz yapmazsanız, 2019’da iktidar olduğumuzda biz yaparız” dedi. Kocaoğlu ise, 2029’a kadar buradayım” diyerek herkesi kahkahaya boğdu.
 
BİRAZ İNSAF
AK Partili Bilal Doğan’ın eleştirileri üzerine söz alan Başkanvekili Sırrı Aydoğan, “Doğan öyle şeyler söyledi ki, bunları inanarak söylediyse gerçekten üzülüyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi bütçesi Türkiye’de örnek bir bütçedir. Başkan’ın bu zamana kadar yaptıklarını sayarsak ileriye dönük hizmetler olduğunu görürüz. Eleştiri olur. Fakat öyle şeyler söylendi ki hiç bir şey yok. Biraz insaf. İnsan bir defa şu çok güzel olmuş der. Bu belediyenin mali yapısını tüm dünya biliyor. Bu mecliste particilik olmaz. Hepimiz yardım edeceğiz. Bu mecliste doğruya doğru eğriye eğri demek lazım... Ben eleştirileri dinlerim, bir şeyler çıkarmaya çalışırım. Ben bir şey anlamadım” dedi.
 
ÇAKAR’DAN ZAM VE DÖNÜŞÜM DEĞERLENDİRMESİ
Eski AK Parti’li Meclis Üyesi Yusuf Kenan Çakar da, bütçenin uygulanabilirliğine ve yatırımların gerçekleşme oranına vurgu yaparak, zamların ise makul seviyede olduğunu söyledi ve “Hükümet her yıl bir bütçe yapar. Ve her yıl enflasyon oranında her türlü vergiye ve harca zam yapar. Yapmadığı takdirde hükümet yürümez, hizmetleri yerine getiremez. Hem merkezi hem de yerel yönetimde esas olan hizmetlerin sürekliliğini sağlayabilmektir. Türkiye’de enflasyon oranı yüzde 7-8 iken, İZSU’daki yüzde 5’lik zam aslında bugünlerde hiç konuşulmaması gereken bir şeydir. Türkiye’de her yerde atık su bedeli alınıyor. Çevre yatırımları ancak bu tür yatırımlarla, bu gelirlerle sürdürülebilir. Önemli olan bu çevre yatırımlarının sürdürülebilmesidir” diye konuştu. Çakar ayrıca, 6306 sayılı kentsel dönüşüm yasasının kentsel dönüşümü zorlaştırdığına ve dönüşümün önünü tıkadığını belirterek, düzenlemenin anayasaya aykırılıklar içerdiğini söyledi. Dönüşümle ilgili detaylı değerlendirme yapan Çakar, “Mevcut yasanın kaldırılarak, vatandaşın mülkiyet haklarına uygun yeni bir yasa çıkartılmalıdır. Bu yasal düzenlemeler nedeniyle hem bakanlık, hem de belediyeler uygulama yapmakta zorlanmaktadır. İzmir çok katlı gecekondu yapılardan oluşan, yani mevzuata aykırı yapılaşmaların fazla olduğu bir kent” sözleriyle merkezi hükümete önemli görevler düştüğünü dile getirdi.
 
ALDINIZ… ALDINIZ… GİTTİNİZ!
AK Parti grubundan gelen eleştirilere toplu yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu “Bu memleketin valisi İl Özel İdare mallarını dağıttı. O zaman niye gelip, diğer belediyelerin başı kel mi diye sormadınız? Aldınız, aldınız gittiniz… Biz de dağıttık. Tüm ilçelere adaletli dağıtım yaptık. Bu konuda insaflı olun. Kimsenin bana ayrım yaptırmaya gücü yetmez. Ayrım yapmadan geldim, ayrım yapmadan gideceğim. İlçelere yapılan yardımlar adildir” dedi ve eşit hizmet çağrılarına “İzmir’in malları” söylemiyle yanıt verdi.


 
KOCAOĞLU KENTSEL DÖNÜŞÜME NE YANIT VERDİ?
İzmir’de kentsel dönüşüm ile ilgili herhangi bir adım atılmadığı, vatandaşların mağdur olduğunu dile getiren AK Partililer, elle tutulur bir şey olmadığını söylediler. Bununla ilgili cevap veren Kocaoğlu, “Problem belli. Gayet basit... İki başlılık söz konusu. Biz Kadifekale’de yüzümüzün akı ile çıktık. Heyelan bölgesi olmasa çıkamazdık. Uzlaşı ile bir bölgede belirli aşamaya geldik. İnşaat ihalesine çıkacak aşamadayız. Türkiye’de gerçek kentsel dönüşüm örneği yok. Yapılanlar, diğer örnekler kentsel dönüşüm değil. Sosyal donatı alanı yok, 100 metrekareye bina dikiliyor. Bu kentsel dönüşüm değil, bina yenilemek. Ne olduğu belli değil… Kimse aksini söyleyemez. Diğer büyükşehirlerde de yapıldı. Ankara’da TOKİ yaptı. İstanbul’da Fikirtepe’de denendi, vatandaşla müteahhitler karşı karşıya geldi. İzmir’de bizim 6 bölgede çalışmamız var. Çok büyük zorluk çekiyoruz. Uzlaşı ile, ikna ederek yapıyoruz. 300 hektar alanda uğraşıyoruz. İlk çalışmayı yaptığımız Cennetçeşme’deki 531 hektar riskli alan edildi. Geldiler, gittiler… Uygulanamayacağı görüldü. Uygulanması da mümkün değil. 40 bin bina var. Burası riskli diye nasıl yıkacaksınız? Ne böyle bir kuvvet var, ne böyle bir vicdan var… Bu sadece tek tek binalarda müteahhit arkadaşların işine yarar. Dönüşüm, uzlaşmaya dayalı olur. Öbür türlü uygulanması mümkün değildir. Ben de fazlasını isterim. Ama gök bedava dediğinde yer çatlıyor… Öbür türlü hadi herkesin gönlü olsun dediğimizde bugünkü sağlıksız kentleşmeden daha büyük sorunlar ortaya çıkartır” dedi.
 
VADESİ GEÇMİŞ BORCUMUZ YOKTUR
Kocaoğlu borç polemikleriyle ilgili yaptığı değerlendirmede ise “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin borcu yoktur yanlış bir tabirdir. Borçsuz belediye değil, vadesi geçmiş borcu yoktur. Bizim hazineye borcumuz yok. Yeni bağlanan belediyelerden de 10 milyon lira borç devraldık. Uluslararası finans kuruluşları nezdinde de kredi notumuz ortadadır. Borçlanma gücüm var, her türlü projeyi gerçekleştirebiliyorum. Ben ticaret adamıyım, ben sanayiciyim. Nerede nasıl borçlanacağımı bilirim. 13 yıldır borcumu ödedim, sistemi götürüyorum. İlçe belediyelerimize de eşit destek sunuyorum. Finans yönetimi konusunda ne yaptıklarımız herkesin malumudur. Bu Maliye Bakanlığı’nın da Hazine’nin de malumu. Gayrimenkul satmadık. O rakam Uzundere’de aldığımız, elimizde kalan, yazılı olarak söz verdiği halde TOKİ’nin bize vermediği yerlerdir. Yine Buca’da yapılan konutlar da vatandaşı mağdur etmemek yaptığımız, ancak elimizde kaldığı için satışa koyduğumuz konutlar. Kendi ürettiğimi satıyorum. Ben ne yapacağım… Satmıyorum… Suç da değil” diyerek yanıtladı.
 
BİZİM LALEYLE İŞİMİZ YOK
Yapılan “vizyonsuz” eleştirilerine cevap veren Kocaoğlu, “Otopark yatırımları devam ediyor. Para da yerinde duruyor. Lale devri bizim işimiz değil. Biz lale dikmiyoruz. Lale İstanbul’da dikiliyor, onlar biliyor. Bizim laleyle işimiz yok. Paramızı düzgün kullanıyoruz. Mezbaha konusuna gelince, bir çalışma yapalım. Şu Tansaş mezbahası çürümesin. Bu para İzmir’in parası, niye çürüyor? Ne olur, bu mezbaha çalışsa ne olur. Allah rızası için ya… Yerelde kalkınma yedi milyon değil, sırf süte 25 milyon lira veriyoruz. Konsere 7 milyon lira harcanıyor dediniz, bunlar İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin zorunlu olarak yaptığı etkinlikler. Bu bütçenin binde kaçı bir bakın, değer mi, değmez mi… Harmandalı’ya ayrılan para belli. Katı Atık Bertaraf Tesisi’nin yapılması ayrı bir şey. Hiçbir iş parasız kalmaz.”


 
TÜRKİYE’YE ÖRNEK BELEDİYEYİZ
Kocaoğlu zamlar ve yatırımlarının yetersiz olduğu ile ilgili eleştirilere de, “İkiçeşmelik’te gerçekten sıkıntı yaşadık. Tescilli ve kaçak yapılar vardı. Eskisinden iyi durumda. Ama yine de istediğimiz şekilde değildir, doğru. Ama Kemeraltı’nı, Agora’yı ayağa kaldırmak için çalışan bir belediyeyiz. Kent konseyi bize bağlı değil. Yasa var, yönetmelik var, yardım yapıyoruz. Sasalı Doğal Yaşam Parkı’nın Avrupa’da, dünyada örneklerine gidin bakın. Girişi en az 30 dolardır. Denemesi bedava… İzmir, kültür sanat başkenti oluyor. Türkiye’de örnek belediyeyiz. Bunu dünya söylüyor” dedi.