Bakmayın, o koltuğun gücüne, şaşalı oluşuna…

Belediye başkanları…

Aslında hep yalnızdır(!)…

Çevresindeki kalabalığa rağmen “ıssız” olmak alın yazılarıdır!

Çoğu kez…

Her kafadan bi’ses çıkar; bunalır Reis…

Vicdanının sesi, en yakın arkadaşıdır…

Bu yüzden…

Çoğu kez o “insan yumağı” içinde “harbi” konuşanları arar gözleri…

Bulunca da…

Siyaset’en “ayrı teller”den çalsalar da o arkadaşla…

Yiğidin hakkını yiğide vermenin…

Dayanılmaz mutluluğunu yaşar…

Bu dünyanın her yerinde “özlenen tablo” olarak anılır…

İşte, o tablolardan birinin…

İzmir gibi…

Bir hoşgörü başkentinde ete kemiğe bürünmesi…

Tesadüf olamaz…

***

Başlığa bakıp, az buçuk da olsa…

İki tarafın da gurur duyması hakkıdır…

Çünkü…

Daha içten olanını görmedim…

***

Manzara şu:

İzmir’in Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü…

Koltuktaki 500 gününü anlatıyor…

Bunun için…

Sivil Toplum Kuruluşları’nı da çağırıyor…

Bu kentin siyasi parti temsilcilerini de…

O gün, karşısında…

AK Parti İzmir İl Yönetimi var…

17 yaşından beri…

Hayatını siyasete adamış Çiğli’nin 39 yaşındaki Reisi Utku Gümrükçü…

Pekala biliyor ki…

“İlk günden itibaren rozetimi çıkardım” demek, yeterli değil…

O’nu zaten her belediye başkanı gözünü kapatıp yapıyor…

Önemli olan hemşehrisine dokunabilmek; sevgiyle…

Anlatıyor, sular seller gibi…

Bir buçuk yıla neler sığdırdığını…

San’ata, spora ama hepsinden önemlisi…

Eğitime nasıl kocaman destekler verdiğini dile getiriyor…

Şeffaf yönetimin yarattığı mutluluğun…

Çiğli’yi nasıl sarıp, sarmalarken gururlandığını anlatıyor…

Ve, diyor ki…

“Biz, bunların tamamını belediye meclisimizde siyaset’en tek yürek olduğumuz için başardık…”

Son derece mütevazı…

Adeta…

“Kalp’ten kalbe bir yol vardır…” dercesine…

İnşaat mühendisi ya(!) biliyor, gönüllere nasıl köprüler kurulacağını…

***

Sırada…

AK Parti’nin kurumsal bakışı var, Çiğli’nin 500 gününe…

Üstelik…

Kürsüdeki isim…

İktidar Partisi’nin İzmir İl Başkan Yardımcısı Ali Aslan…

Önemli bir ayrıntı var…

AK Partili Ali Başkan, Çiğli’de yaşıyor…

Ha’ni neredeyse, Utku Başkan’dan daha Çiğlili…

Nefesler tutuluyor…

Acaba AK Parti, 500 günün neresine eleştirecek?

***

AK Partili Ali Aslan…

CHP’li Utku Başkan’ın gözlerine bakıyor ve…

Yüreğinden taşan samimi duygularını seslendiriyor:

“Parti rozetini çıkarmakla kalmamış, kendini resmen Çiğli’ye adamış… Bütün siyasi partilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla iyi ilişkiler geliştirmiş… Çiğli’de gerçek bir uzlaşı ortamı yaratmış... Hizmetlerini takdire şayan buluyoruz…”

Vay… Vay… Vay…

Bugünün “göz çıkartan” siyasi atmosferinde…

Kolay mı, bu duyguları seslendirmek?

Değil ama…

Doğrusu bu…

Türkiye, buna hasret…

Eğreti değil, gönülden konuşmaya hasret…

Övgü de eleştiri de…

“Yaşanmışlıkla” eş değer…

AK Partili Ali Aslan, Çiğli’ye yapılanların yakın takipçisi…

Özel emek sergilemesine gerek yok…

Çünkü şu sözleri her şeyi açıklıyor:

“Ataşehir Mahallesi’nde oturan bir vatandaş olarak çok memnun oldum, gurur duydum…”

***

Ha’di, Çiğli’ye hizmeti bi’kenara bırakalım…

AK Partili Ali Aslan’ın asıl şu sözlerine kulak verin…

Çünkü…

İzmir’in tarihine geçecek:

“Utku Başkan, çok dürüst ve çok çalışkan... Ne mutlu Çiğli’ye… Halk içerisinde ötekileştirme yapmadan, herkesi kucaklayarak hizmet üreten bir başkana sahipler... Utku Başkan gibi belediye başkanlığı yapanlar Cumhuriyet Halk Partisi’ni yüceltiyor... CHP’ye gönül verenler de Utku Başkan’la gurur duymalı…”

AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Ali Aslan’ın…

Bir cümlesi var ki…

Bugüne değin duyulmuş değil:

“Çiğli’ye yapılan tüm bu hizmetleri göz önünde bulundurarak beş yıl sonunda vatandaşlar olarak sandığa gidip notlarımızı vereceğiz… Siyaset, daha iyi hizmet üretme yarışıdır... Utku Başkan ne kadar çalışırsa çıtayı o kadar yukarı taşır… Biz de en fazla AK Parti olarak, Utku Başkan’dan daha fazlasını yapabiliriz iddiasında bulunuruz… Her şey Çiğli için, Utku Başkan’ın başarısı için olsun…”

***

Bitiriyoruz…

Bilmece gibi bir soruyla…

İlginiz varsa, şöööyle bi’bakın çevrenize…

Türkiye’nin siyaset arenasında…

Sizce…

Kaç tane Ali Aslan, kaç tane Utku Gümrükçü vardır?

***

Masal değil, hakikat…

Reklam değil, candan…

Riya değil; siyasi ders…

Biliyorum; “Arzular Şelale” ama…

Darısı…

“Siyaset yapıyorum…” diyen, herkesin başına…

Nokta…

Sonsöz: “Siyaset’te doğru, her zaman biraz geç söylenir... / Yahya Kemal Beyatlı – Şair, yazar, siyasetçi ve diplomat…”