Mehmet KARABEL
Bu fotonun ağzı dili olsa!
3 Nisan 2022 Pazar

Bugün Pazar...
Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...
Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...
Bir kez daha...
Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...

Ancak…

Bunu yaparken…

O enfes öyküyü farklı bir yazı diliyle bugünlere taşıyan…

Tolga Aydoğan’ı…

Saygıyla analım…

***

Üzgün bir insanı mutlu etmenin en etkili yolu nedir?

Mesela…

İçten, sımsıkı bir sarılmaya ne dersiniz?

Olmadı mı?

Ya, kocaman bir gülümseme?

O da mı olmadı?

O zaman, kestirmeden gidip…

Üzüntü kaynağını “yok etmek” en doğrusu…

Bu öykü…

Belki de akıllara en son gelecek…

İnsanı mutlu etmenin “altın” örneklerinden sadece biri…

***

Çooook yıllar öncesiydi…

İstiklal kahramanı Maraşal Fevzi Çakmak’ın kızının…

Masal gibi düğününde…

Bi’ara…

Atatürk’ün gözüne…

Davetliler arasında fotoğraf çekmeye çalışan bir genç ilişti…

Arı gibi çalışkandı o delikanlı…

Yanına gidip, elini çelimsiz delikanlının omzuna koydu…

“Adın ne senin çocuk?”

Fotoğrafçı şaşırdı…

Gazi Paşa, yanına kadar gelip adını soruyordu…

Titreyen sesiyle:

“Efendim, benim adım Ali Rıza…” diyebildi…

Atatürk gülümsemeye başlamıştı:

“Bilir misin, benim babamın adı da Ali Rıza, nerelisin peki?”

“Üsküplüyüm paşam…”

Cumhurbaşkanı, belki de babasıyla adaş olduğundan…

Kanı kaynamıştı genç adama…

Anında karar verdi ve şöyle dedi:

“Madem öyle, sana bundan böyle (Sarı) diyeceğim… Artık hususi (özel) fotoğrafçılarımdan olacaksın, anlaştık mı?”

Delikanlının gözleri parladı:

“Emredersiniz paşam!”

Gencecik Ali Rıza için…

Yepyeni bir dünyanın kapıları açılıyordu…

Bunun daha büyük gurur olabilir miydi?

***

Fotoğrafçı Ali Rıza’nın hayatı değişmişti…

Atatürk neredeyse…

O da oradaydı…

Yüzlerce kez deklanşöre bastı…

Gazi’nin…

İnanılmaz güzellikteki fotoğraflarına imza atmaya başladı…

Ancak…

O fotoğraflardan birinin tarihe geçeceğini söyleselerdi…

Acaba inanır mıydı?

***

Atatürk’ün…

Meclis’in önünde Devlet Erkanı’yla birlikte göründüğü bir fotoğraf…

Sarı Ali Rıza’nın kaderini nasıl değiştirdi?

İşte, o fotoğrafın kısa ama duygu yüklü öyküsü…

***

Tarih; 29 Ekim 1929…

Cumhuriyet Bayramı coşkuyla kutlanıyor…

Atatürk ve yanındakiler…

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden çıkarken…

Gazeteciler o pozu yakalamak için…

Adeta birbirlerini eziyor…

İşte, o itiş/kakış arasında Sarı Ali Rıza yere yuvarlanıyor…

Takdir edersiniz…

Ayağa kalkıp, kadrajı ayarlayıp fotoğrafı çekene kadar…

Gazi ve beraberindekiler…

Çoktan Meclis’in önünden ayrılmışlardı…

Ali Rıza’yı merak ediyorsunuz di’mi?

N’apsın, fotoğrafçı Sarı?

O tarihi anı görüntüleyemediği için…

Üzüntüsünden…

Bir taşın üstüne çöküp, hüngür hüngür ağlamaya başlar…

Az sonra…

Uzaktan Atatürk’ün sesini işitir:

“Hey Sarı! Söyle bakalım neden ağlıyorsun?”

Ali Rıza ayağa kalkar; gözyaşlarını silerken…

Fotoğrafı çekemediğini anlatır…

Atatürk, karşılık verir:

“Canını sıktığın şeye bak bre çocuk!”

Sonra, arkasına döner, büyük bir olgunlukla…

Devlet erkanına seslenir:

“Arkadaşlar tekrar içeri girip yeniden çıkacağız… Sarı bizim fotoğrafımızı çekecek!”

Ayaküstü de olsa…

Bakanlar, vekiller yaşananları garipser ama…

Eksiksiz, yeniden Meclis’e girip, çıkarken aynı pozu verirler…

***

İşte, dünyanın beğendiği…

Tarihe mal olan o fotoğraf…

Sırf Sarı Ali Rıza üzülmesin, gözyaşı dökmesin diye…

Atatürk’ün emriyle…

Bir kez daha yeniden çekilir…

***

Bitiriyoruz…

O fotoğrafın öyküsü…

Ulu Önder Atatürk’ün…

Nasıl da altın bir kalbe sahip olduğunun kanıtıdır…

“Sarı”…

Yani, Ali Rıza Tuncay…

20 yıl önce…

94 yaşında İzmir’de hayata gözlerini yumdu…

O sırada o fotoğraf…

Evinin başköşesindeydi…

Son nefesini…

Atatürk’le geçirdiği unutulmaz anıların eşliğinde…

Bu topraklarda verdi…

Nokta…

Sonsöz: “Mutlu olmak istiyorsan, başkalarının mutluluğu için de çalış… Bunun sevinci seni mutlu etmeye yetecektir… / Ludvig van Beethoven – İşitme engelli Alman piyanist ve besteci…”

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Cesur ve kararlı!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Katılımcı değil, kayırmacı belediyecilik...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Tüketim cehenneminde gündelik hayat
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Köylüler tarımı bırakmaya başlayınca neler oldu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmirli bir hukuk kahramanı: Bekir Behlül
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Düzen
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Ülkeme adalet diliyorum, gönüllere vefa!
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
İmamoğlu’nun suskunluğu!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva