Adı; “Kavacık”…

Dünyadaki şöhret etiketi; “Alphonse Lavallee”…

Fotoğrafı bile ağızları sulandırıyor!

Ha’ni bakışlarıyla kalpleri delip geçen…

“Üzüm Buğusu” gözler vardır ya…

“Kavacık” öyle bi’nimet yani…

Şu yaşlı dünya üzerinde…

Tek vatanı var!

Son derece özel “toprak yapısı” nedeniyle…

İzmir’in Karabağlar İlçesi’ndeki…

Meşhur “Kavacık” köyü…

Yani, sadece Kavacık Köyü’ne özel…

İyi ki…

Karabağlar’ın CHP’li Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu…

Tanrı’nın biz insanlara lütfu…

Bu “Kavacık Üzümü” için…

Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan…

Coğrafi işaret belgesi almış…

Bu belge…

İzmir’e özel o “mor sultan” nimetin tapusu!

***

Biz yetiştiği toprağa baygınız…

Fransa…

Bizim Kavacık’a…

Bizden önce…

Üşenmiyor uluslararası isim yakıştırıyor:

“Alphonse Lavallee” yani “Soylu Vadi”…

En başlarda…

Fransızlar, bizim Kavacık’a “delicieuse” diyordu…

Yani…

Tek kelime ile “Enfes”…

Kıskandıran “lezzet salkımı” Kavacık, işte bu kadar özel…

***

Başkan Selvitopu…

2014’te göreve geldikten altı ay sonra…

Kavacık Üzüm Festivali’ni gerçekleştirdi…

Böylece Kavacık’ı…

Bilmeyen, tanımayan ve tatmayan kalmadı…

Morumsu - laciver rengi, iri taneleri ve…

Olağanüstü lezzetiyle…

Sofraların baş tacı oldu…

***

Türk Patent ve Marka Kurumu…

Kızıldağlar üzerinde…

Ve de denizden 30 kilometre uzaklıktaki…

Kavacık Köyü’nde yetişen bu “mor üzüm” türünün…

Kendine özgü lezzeti…

Damakta burukluk oluşturmayan…

Tadı başka üzümlere benzemeyen “Kavacık” için…

Dikkat çekici bi’ayrıntıyı masaya koydu…

Kavacık…

Erken olgunlaşıyor ve uzun süre bozulmadan kalabiliyor…

***

Karabağlar Belediye Başkanı Selvitopu…

Kavacık Üzümü’nü dünyaya tanıtmak ve…

Kırsaldaki kalkınmayı desteklemek için adeta çırpınıyor…

Mesela, yarın…

“Kavacık Üzüm Festivali” başlıyor…

Cumartesi ve Pazar…

İki gün süren bir “Lezzet Durağı” için hazırlıklar tamam…

Hava açık ve güneşli…

Mor lezzet damlası Kavcık Üzümleri…

Salkım salkım İzmirlileri bekliyor…

***

Bitiriyoruz…

Karabağlar Belediye Başkanı Selvitopu’nun…

Kavacık Festivali’yle ilgili duygularıyla…

Kıdemli Başkan…

Yıllarca sürmesini dilediği o festival için diyor ki:

“Türkiye’de Kavacık Üzümü’ bilmeyen kalmadı…

Batı alemi hepimizinden iyi tanıyor bu toprakların Mor Güzeli’ni…

Tanımakla kalmıyor; şapka çıkarıyor lezzetine…

Hedefimiz, bu özel ürüne sahip çıkarak…

Yerel üreticimizin cebine üç beş kuruş daha fazla girmesini sağlamak…”

Nokta…

Sonsöz: “Şikayet ettiğimi sanma sakın, sevgilinin ayakları altında ezilen üzüm gibi… Lal rengi şaraba dönüştüm ben, bu yüzden razıyım ezilmeye… / Zülfü Livaneli – Müzisyen, senarist, politikacı, yazar ve film yönetmeni…”