2019 Slow Food’a gönül verenler için özel bir yıl… Çünkü 10 Aralık'ta Slow Food'un 30. yıldönümünü kutlayacağız…

 Slow Food hareketinin 30 yıl kutlama Manifestosu "Our Food, Our Planet, Our Future"- yani "Yemeklerimiz, Gezegenimiz, Geleceğimiz"…

Slow Food  gönüllüleri gıdanın ve dünyanın geleceğini birlikte düşünürler tavırlarını ona göre alırlar…

Şu günlerin en değerli hedeflerinden biri , “15 yeni Yeryüzü Pazarı” açılmasıyla ilgili… Şu anda dünyada 69 tane Yeryüzü Pazarı var… Belki 70’nci belki de 71’ncisi Tarsus’ta açılacak. Buna kesinlikle inanıyorum. Bu yıl 3. Kez düzenlenen Tarsus Gastronomi Günlerinde ilk deneysel örneğine tanık olduğumuz Tarsus Yeryüzü Pazarı gerekli formalitelerin tamamlanmasından sonra bölgenin önemli bir gastronomik ve turistik zenginliğine dönüşecek. Ne güzel.

Hazır sırası gelmişken Earth Market veya Yeryüzü Pazarı mevzuunu birazcık açalım.

Yeryüzü Pazarları, Slow Food felsefesini izleyen kurallara göre kurulan çiftçi pazarları. Bölgenin Slow Food Birliği tarafından yönetilen bu pazarlar, yerel üreticilerin doğrudan tüketicilere adil fiyatlarla sağlıklı, kaliteli yiyecek sundukları ve çevresel olarak sürdürülebilir yöntemleri garanti ettiği önemli sosyal buluşma noktaları.  Yerel yemek kültürünü korumak ve biyolojik çeşitliliğin korunmasına katkıda bulunmak gibi fonksiyonları da var.

Üreticiler, Yeryüzü Pazarında  satış yapmalarına izin verilmeden önce uygunluklarını kanıtlıyorlar. Tavır net: Ürünler pazara en çok 40 kilometre uzaktan üreticinin kendisi tarafından getirilmeli.

 Üreticilerden çalışmaları için adil bir fiyat talep etmeleri ve çalışanlarına adil davranmalarını taahhüt etmeleri istenir.

Yeryüzü pazarları genellikle çok çeşitli taze ürünler, konserveler, et ve süt ürünleri, yumurtalar, ballar, tatlılar, ekmek, yağ ve içeceklerden oluşuyor. Tüm ürünler, iyi, temiz ve adil Slow Food ilkelerini yansıtan belirli kalite kriterlerini karşılar.

İyi yani: taze ve mevsimlik (asla turfanda değil), sağlıklı, lezzetli..

Temiz yani çevresel açıdan sürdürülebilir ekim ve üretim süreçleri, GDO'lu ürün asla bulunmaz  yerel.

Adil yani tüketiciler için erişilebilir fiyatlar ve üreticiler için adil üretim.

***

Tarsus Gastronomi Günleri gerçekten çok yararlı ve keyifli zamanlar geçirmemizi sağladı bu yıl da. Tarsus’un tüm bileşenleri işin içindeydi. Yerel yönetimler ve iş dünyası ile Tarsus’taki slow food birliğimizin elele verip güzel işler yaptığını gördük.

Tarsus Ticaret Odası Başkanı Ruhi Koçak en başından beri bu işin değerli destekçilerinden ve üyelerinden biri. Etkinlik boyunca arkadaşları ile birlikte hep alanda gördük.

Sarıulak zeytini bölge için çok değerli bir endemik tür. Bu türün yaşatılması için gösterilen çabalar başta Gaziantep olmak üzere her yere herkese örnek olsun…

Ve Tarsus Slow Food Birliğimiz. Yasmina Lokmanoğlu liderliğinde çalışan sevgili gönüllülerimiz. Onlar da coğrafyanın büyük zenginliğini, birbirinden değerli lezzetlerle sundular… Zaman ayırdılar, işlerini güçlerini bırakıp bu etkinlik için kolları sıvadılar ve başarıya imza attılar.

Tarsus gerçek bir gastronomi merkezi olarak hak ettiği noktaya daha da yaklaştı. Sevinçliyiz.