Engin ÖNEN
Moderniteye isyan olarak kadın cinayetleri
30 Ağustos 2019 Cuma

Gündemimizden düşmeyen ve her geçen gün artan bir bela kadın cinayetleri… Zaman zaman insanın algısını zorlayan vahşet düzeyinde görüntülerle sarsılıyoruz sık sık... Normalleştirmeye ya da en azından kadının davranışları ile bu cinayetlere hafifletici sebep arayanlar olsa da, kamuoyunun tahammül sınırları çoktan aşılmış bulunuyor…

Bazen araştırma ve yöntem derslerimde öğrencilerime farklı sorular yöneltirdim. Kanaat ve görünenlerin bizi bazen yanıltabileceğini anlatmak için…

Sorularımdan biri şuydu: “İmam Hatip Liselerinde erkeklere göre kızların daha fazla olduğu iller hangileri olabilir?” İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli gibi metropoller mi yoksa Konya, Erzurum, Yozgat, Trabzon gibi muhafazakar eğilimli şehirler mi?

Yanıt genellikle ikinci grup yönünde olurdu. Sonra bunun tersini gösteren resmi rakamları verirdim. Sıra gelirdi bunu yorumlamaya. Neden böyle?

Haber ya da bilgi kadar bunu yorumlamak da önemliydi çünkü.

İmam olamayacakları halde bu kadar çok sayıda kız çocuğu neden İmam Hatip Lisesi (İHL) gönderilirdi? Nedenlerden biri, bu okullara gidenlerin eğitim sırasında destek görmeleri ve buradan elde edilen diplomanın kamuda iş bulmada avantaj sağlayacağı beklentisi olabilir…

Ama aile açısından kızlarını İHL’ne göndermede başka bir değişken belki de daha önemliydi… Bu aileler şehirli ve orta sınıf aileler olmaktan ziyade, kente göçmüş yoksul kırsal göçmen aileleriydi. Eğitimde destek aradıkları gibi, metropolün kaosu/anomik ortamı karşısında kız çocuklarını gelenek ve inançla donatmak istiyorlardı. Bir nevi modern hayata karşı geleneksel savunma yapıyorlardı…

Ülkemizde önemli bir sosyal ve insani sorun olan kadın cinayetleri konusunu da benzer bir teorik çerçevede düşünmüşümdür.

Nitekim meslektaşım ve dostum İhsan Çetin, konuyla ilgili makalesinde bu durumu modernite ve gelenek çelişkisi olarak açıklamaya çalışmıştı. Ona göre bu cinayetler “namus ve töre cinayeti” olmaktan ziyade moderniteye başkaldırı olarak tanımlanabilirdi…

İhsan, kadın cinayetleri istatistiklerini analiz ederken, bunların çok azının gerekçesinin töre ve namusla ilgili olduğunu ama buna karşılık, büyük bölümünün kadının bireyselleşmesi ile alakalı gerekçelere dayandırıldığını açıklamaktadır...

Yani modernleşme süreci olarak kentleşme, kadının işgücü ve kamu alanına giderek daha fazla katılması sonucu elde ettiği yeni statü, gelenek (ataerkillik) ile gerilime neden olmaktadır…

Sayılar korkunç ama sadece son dönem medyada ağırlıklı olarak yer bulan bazı örneklere de bakılınca, cinayet gerekçesi olarak aldatmadan ziyade, kadının boşanma ve ayrılma tavrı öne çıkmaktadır. Oysa gelenekte kadın birey değildir ve ayrılma ya da boşanma tercihi erkeğe ait bir haktır…

Küreselleşme karşısında kimliği ve geleneği teşvik eden eğitim, medya ve diğer siyasi kurumların kadın cinayetlerine ortam hazırlayan iklimde payı var şüphesiz. Bunun üzerinde sıkça durmak gerekir…

Her ne kadar biz, “Cumhuriyet’le yurttaş olduk” ya da “Modern toplum haline geldik” desek de, bu o kadar kolay olmayacak. Zaten bu hedefti ama ne yazık ki, modernleşmenin de yarattığı sıkıntılar karşısında uygun ortam bulan modern öncesi yapı ve değerlerin direnişi, en çarpıcı şekilde “kadın cinayetleri”nde karşımıza çıkıyor…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Sarı Çizmeli Memed'A. 30 Ağustos 2019 Cuma 16:05

Kadın cinayetlerinin bilimsel veya avamsal hiçbir gerekçesi/nedeni/aması/şusu busu olamaz..Bu cinayetler tam bir kalleşlikle/hayvanlıkla ve planlı programlı işlenmektedir... İşleyen namussuzların insanlıkla en ufak bir ilgisi dahi yoktur..... İdam ve işkence dışında, ömür boyu sürecek en ağır cezalara çarptırılmalıdırlar.

Yorumu oyla      4      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Keser döner sap döner!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Siperdeki foto nasıl canlandı?
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'Cehaletin tek korkusu kadındır…'
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bodrum’un Gayıkları
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Sorun, sadece seçmenin öfkesi mi?
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
Papi Mehmet
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Türk kimliğine husumet beslemek
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
İmamoğlu’nun el uzattığı Somalı köylüler
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva