"Ne yazsam eksik kalır...

İzmir ve özellikle Alsancak ne anlatsa duygulanır ama  bir noktada eksiklik kalır! 

Kimi sorsanız o semtin sokaklarında Altay kokusu içine sinmiş; kime dokunsanız Altaylılık alacağınız insandır O!

Bir zamanlardı elbet!

Şimdi bir başka gerçek var...

Ama...

Yine de Altay, İzmir'in Altay'ı...

Ve Altaylı olmak farklı bir şey!

İçindeki Altay sevgisi bitmeyen ve savunan...

Geleceği ışıltılı kılmak için savaşım veren tüm yüreklere...

Renkdaşlara, kulüp sevdalılarına...

Nice nice yıllar..."

Bu satırların sosyal medyada paylaşıldığı günlerde Altay 100. yılını kutluyordu...

Bir asırlık kulüp olmanın gururunu taşıyorlardı ama...

3. Lige düşmüşlerdi ve hüzünlü bir gururdu bu!

Bir arada yaşanamayacak duygular!...

Altay şimdi 109. yaşını kutluyor...

Kutluyor ve aynı duygular içinde sevenleri...

Çünkü o gurur duydukları kulüp...

Yokuş aşağı freni boşalmış araç hızıyla yuvarlanıp gidiyor!

Tutanı yok!

Borç yükü artık kimsenin ödeyemeyeceği ya da herhangi bir planlama ile bile ödeyemeyeceği boyuta gelmiş!

Kulübün tüm çalışanları; eski-yeni futbolcusu, teknik adamı, aşçısı, hizmetlisi vs. kim varsa alacaklı!

Vergi, SSK borçları yığılmış; eski yöneticilerin temlikleri gelirlerin önünü kesmiş; maç kazansan ödülünü bile alamıyorsun!

Tribüne seyirci gelse, hasılatı göremiyorsun!

Teknik Direktör Sinan Kaloğlu yakınıyor ya:

"Anı bileti bastık onu bile almaya gelmediler" diye...

O denli ilgisiz kalmış artık herkes...

Taraftar bu yokluk günlerinde ucuz bilete maça gitmenin dışında bir şey yapamıyor...

Camia sessiz: ıssız!

Yani...

"Altay Mahallesi"nde tık yok!

E durum böyle olunca...

109 yıllık çınar da bir köşede göz göre göre kuruyor!

Altay bir meçhule doğru gidiyor da...

Geçmişte adından yararlanmak için başkan olmak, yönetime girebilmek için yarışanları ara ki bul bakalım, bulabilirsen!

Altaylılıklarını unuttular sanki!

Neredeler?

Kimileri de çıkmış...

Kendilerinin olmayan Gaziemir tesislerini kat karşılığı TOKİ'ye devredip borçların ödenebileceğini söylüyor ya...

Pes doğrusu!

Sinan Kaloğlu bağırıyor:

"Altay gidiyor... Camia daha ne kadar sessiz kalacak; İzmir uyumaya devam edecek mi?..."

İzmir'den ve Altay camiasından "tık" yok!

Ve Altay...

Bu ıssızlıkta 109. yaşını kutluyor!

Yalnızlık içinde...

Nasıl kutluyorsa?