Işıl Öztürk BULUT
'Haber Al(ama)ma' Hakkı
25 Aralık 2013 Çarşamba

Zor şartlarda görev yaparlar...
Sıcacık evimizde otururken, ülkenin dondurucu soğuğunu ekrana taşırlar...

Klimalı evinizde sıcaktan ferahlarken, onlar yakıcı sıcağa aldırmazlar...

Hırsızı, arsızı, katil zanlısını, kazazedesini, görüntülerler; yazarlar.

Yolsuzunu, rüşvetçisini, görevini kötüye kullananı, kanun kaçakçısını…

“Çekme lan” sözünün herdem muhatabıdırlar!

‘Sen benim kim olduğumu biliyor musun’ sözüne de en az polisler kadar tanıdıktırlar!...

En çok da "Patronun kim" sualiyle tanışıktırlar...

Tehditlerin hedef noktasında otururlar.

Yanakları okşanmaktan değil, dayaktan kızarır.

'Bildiklerim öğreneceklerimin yanında hiçbir şey' sözüyle ilerlerler...

Yardıma vesile olduklarında sevilir,
olayları görüntülemeye kalktıklarında tabir yerindeyse itilir kakılırlar...

Ve hatta vurulurlar!

Ve hatta ölürler!

Ertesi gün yeni olaylara gebe olduğundan, y
aşadıkları günden sonraya kin, nefret, şahsi haysiyet beslemezler...

Siz, biz ve onlar; habersiz kalmayalım, haber hakkımızı alalım ve özgürlüğümüzü doya doya yaşayalım diye gazeteciler yani muhabirler işte böyle yaşarlar.

***
Mesleğimiz açısından son günlerde şahit olduklarımız çok ama çok önemli.

Gazetecilerin emniyet binalarına giriş yapmaları yasal düzenlenme ile yasaklandı.

Neden böyle bir karar alındığı aslında hepimizin malumu...

Bu konuda ne yazacağımızı ve ne paylaşacağımızı düşünmek yersiz.

“Gazetecilerin emniyet binalarına girişleri yasaklanmış!” Mesele tam manasıyla budur!

‘Nerede şimdi daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük, daha fazla hak’ diyenler?

Hak ve hukuk işleyişi neden güçlünün elindedir acaba?...

Evet, gazeteciler emniyet müdürlüklerine giremiyorlar. Kendilerine çok önceden ayrılmış çalışma odalarına dahi...

Demek ki önceden “daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük varmış”...

***

Bakar mısınız, alınan karara göre gazeteciler ancak davet edildikleri takdirde emniyet binalarına giriş yapıp ‘istek üzerine haber’ yapmalarına müsaade edilecekmiş...

İstek üzerine haber! Cila veya güdümlü kalem!

Bu, meslek ahlakı taşıyan tüm meslektaşlarım için bir çeşit hakarettir!

Gazeteler, televizyonlar ve radyolar bundan sonra şöyle manşet atıp haber verecek besbelli;

“Muhterem okuyucularımız, değerli izleyicilerimiz, sevgili dinleyicilerimiz; şimdi sıra da bürokrasimizin istediği haberlerden derlediğimiz yurttan haberler kuşağımız var, buyursunlar efendim!"

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Neden fakirleştik?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Afyon üstünden Akşehir’e... (Gezi notları)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bardak boş mu dolu mu?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Büyük Altaylılar haydi kongreye!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva