İzmir’de faaliyet gösteren Amerika merkezli TPI Composites’te çalışan 2800 işçi, insanca yaşam ve çalışma koşulları talebiyle 13 Mayıs’tan bu yana grevde.
Cumhuriyet Gazetesi'nden Ece İçmez'in haberine göre, Petrol-İş Sendikası İzmir Şubesi üyesi işçiler, yıllardır kâr açıklayan şirketin kendilerine düşük ücret ve zor koşullarda çalışmalarını istediğini belirtti. İşçiler Türk-iş önünde buluşarak tabut eşliğinde Alsancak garına yürüdü. Aralarında 9 aylık hamile işçi Mihriban Turgun'un da olduğu işçiler sık sık "Bakanlık uyuma işçilere sahip çık" ,"Hak, hukuk, adalet", "Bize ekmek yoksa size pasta yok" sloganları attı.
TPI Kompozit işçileri, yaklaşık 6 aydır süren grevlerini sürdürüyor. Rüzgar türbini kanadı üreten işçiler, yıllardır sektöre emek vermelerine rağmen düşük ücretlerle çalıştıklarını söyledi. İşçiler adına konuşan Altay Özgür, yaptığı açıklamada, “Yıllardır bu sektörde emek vermemize rağmen, fabrikamız dünyanın birçok bölgesine üretim yapmasına rağmen aldığımız ücretler sadece 25 bin lira. Biz çocuklarımıza, ailemize iyi bir yaşam sağlamak için bu greve çıktık” dedi.
2300 İŞÇİNİN HAKKI GASP EDİLİYOR
Özgür, şirketin milyon dolarlık üretim kapasitesine rağmen işçilerin haklarını alamadıklarını belirterek, “Bugün TPI Kompozit sermayesi ayak oyunları ile tam 2300 işçinin hakkına çökmek istiyor. Yasadışı lokavt ile 2300 işçinin işine son verdiğini açıklıyor. Çalışma Bakanlığı’na gittiğimizde ‘Bunu yapabilir, siz de dava edersiniz’ deniyor. Bu ülkede 2300 kişinin, aileleriyle beraber yaklaşık 7 bin kişinin hakkını gaspetmek bu kadar kolay mı?” dedi.
VALİLİK ÖNÜNE GİTMEK ENGELLENDİ
Özgür, işçilerin haklarını savunmak için valilik önüne gitmek istediklerini dile getirerek, “Bu kentte yasadışı yollarla 2300 işçinin hakkı gaspediliyor, valilik neden duymuyor? Gözünüzün önünde gerçekleşen bu sorunu çözmek adına en ufak bir adım atmıyorsunuz” dedi.

HAKKIMIZI VERMEYENLERE HESAP SORACAĞIZ
Özgür, TPI işçileri olarak hak gaspını kabul etmediklerini vurgulayarak, “Biz işçiyiz, emekçiyiz, bu ülkenin gerçek sahipleriyiz. Bugün bize yapılan yarın sizlere de yapılmayacak mı? Hak verilmez, alınır. Vazgeçmeyeceğiz. Bizi baskılarla, yasaklarla susturamayacaksınız” dedi.
İŞÇİ SINIFINA ÇAĞRI
Altay Özgür, işçi sınıfına seslenerek dayanışma çağrısında bulundu: “Bugün TPI, yarın Şık Makas, Temel Conta, Digel Tekstil. Omuz omuza verdikçe, birleştikçe kazanan TPI olacak, Temel Conta olacak, Digel Tekstil olacak, Smart Solar olacak, Şık Makas işçileri olacak. İşçi sınıfı olacak” dedi.
Özgür açıklamasını, “Haklarımızı gasp edenlere ve buna çanak tutanlara hesap soracağız. Adım atın ya da biz TPI işçileri adımlarımızı büyütmeye devam edeceğiz” sözleriyle noktaladı.
"İSTEDİĞİMİZ TEK ŞEY İNSANCA YAŞAMAK"
İşçiler adına konuşma yapan emekçi Gamze Anar ise yaptığı açıklamada, “Bizim payımıza 23 bin 500 TL çıplak ücret, astım, bel fıtığı ve ciğer hastalıkları düşüyor. İstediğimiz tek şey insanca yaşanacak bir ücret ve çalışma koşullarıydı” dedi. Anar, toplu sözleşme sürecinde şirketin yüzde 30’luk teklifini artırmayarak işçileri greve zorladığını belirterek, “Şimdi, yıllardır kâr eden TPI, ‘iflas’ bahanesiyle fabrikayı geçmişi belirsiz XCS Composites adlı bir firmaya devretti. Bu devrin amacı açık: İşçilerin haklarını gasp etmek ve sorumluluktan kaçmak” dedi.
Anar, “Finansal bir kriz yok, planlı bir hak gaspı var. TPI patronu hiçbir sorumluluk üstlenmezken, bizleri belirsizlik ve umutsuzlukla cezalandırıyor” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DEKİ TÜM EMEKÇİLER İÇİN ÖRNEK MÜCADELE
Gamze Anar, TPI’de yaşanan sürecin sadece kendi işçilerinin değil, Türkiye’deki tüm emekçilerin sorunu olduğunu vurgulayarak, “Bugün TPI, yarın başka bir fabrika… Aynı oyun, aynı mağduriyet” dedi.
Anar, Temel Conta, Digel Tekstil ve Şık Makas işçileriyle dayanışma içinde olacaklarını belirterek, “Haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Ne patronların keyfine, ne yasal boşluklara teslim olacağız” dedi.
Açıklamanın sonunda Anar, “Yaşasın TPI işçilerinin onurlu mücadelesi! Yaşasın iş, ekmek ve adalet mücadelemiz!” ifadelerini kullandı.
“HAKKIMIZI İSTİYORUZ, ARTIK BOŞ VAATLERE KARNIMIZ TOK”
TPI Composites’te çalışan işçiler, Mayıs ayının 13’ünden bu yana süren grevlerini sürdürüyor. Hamileliği nedeniyle zorlu bir süreç yaşayan işçi Mihriban Turgun, emekçiler adına yaşadıkları mağduriyeti dile getirdi.
Mihriban Turgun, “Mayıs sonuç itibariyle greve çıktık. Eşimle birlikte aynı şirkette çalışıyoruz. Eşim 5 yıldır bu şirkette çalışıyor, ben 4 yıldır çalışıyorum. Bizim suçumuz şu an 2024’te çıkmamış bu fabrikaya sahip çıkmamız mı?” dedi.
HAKLARIMIZ VERİLMİYOR
Turgun, yıllardır çalışanların haklarının verilmesine rağmen kendilerine hak verilmediğini belirterek, “Neden 2024’e kadar olan insanların hakları verildi de bizim olan haklarımız verilmiyor?” diye sordu. Hamilelik sürecinin grev nedeniyle olumsuz etkilendiğini belirten Turgun, “Mayıs ayından beri hamilelik sürecim kötü gidiyor. Tansiyonum sürekli yükseliyor. Ben ya da benim gibi mağdur olan insanlar biz bunları neden çekmek zorundayız?” dedi.
BİLİNMEYEN BİR MUHATAP SORUNU
Turgun, “Neden bakanlık bizim sesimizi duymuyor? Neden kimse bize yardımcı olmuyor? Her yerden sesimizi ulaştırmaya çalışıyoruz ama bir türlü sonuç alamıyoruz” dedi.
HAKKIMIZI İSTİYORUZ
Toplam 2800 işçi olduklarını belirten Turgun, hem beyaz hem mavi yakalı işçilerin mağdur olduğunu vurgulayarak, “Şu an burada yürümemize bile izin vermiyorlar. Bakanlık hiçbir şekilde yanımızda olmuyor. Sendikadaki Süleyman Başkan bile bize destek olmuyor. Biz sadece sesimizin duyulmasını ve paralarımızın ödenmesini istiyoruz” dedi.
Turgun, “Benim haftaya doğum sürecim başlıyor. Eşim de burada çalışıyor, ben de burada çalışıyorum. Bizim elimizi ayağımızı bağladılar. Başka bir işte çalışamıyoruz. İşsizlik maaşı alamıyoruz. Fondan yararlanamıyoruz. Biz ne yapacağız? Çalalım mı, çırpalım mı, fabrikaya mı girelim, ne yapalım? Karşımızda bir muhatap yok. Avukatlarını arıyoruz, açmıyorlar” dedi.
Turgun açıklamasını, “Biz sadece hakkımızı almak istiyoruz. Başka hiçbir şey istemiyoruz. Artık boş vaatlere karnımız tok” sözleriyle noktaladı.




