Berivan KAYA – Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – İzmir’in eski semtlerinden biri olan Gültepe, son günlerde tünel çalışmaları sebebiyle gündem oldu.
'80 öncesinde "kurtartılmış bölge" olarak nitelendirilen ve “solun kalesi” olarak bilinen Gültepe’nin Atamer Mahallesi’nin Buca ile Bornova arasında yapılan Onat Tüneli inşaatı ile kaderi değişti. Yapımı 2018 yılında başlayan ve 2026 yılında açılması planlanan tünelin inşaatı sırasında tünel güzergahında bulunan Atamer Mahallesi’ndeki evlerde çatlaklar meydana geldi.
Sanki derin bir sarsıntıyla deprem olmuş gibi meydana gelen derin yarıklar sonrasında mahalleli çatlakların sebebinin tünel inşaatı sebebiyle oluştuğunu belirtti. İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde de çok kez gündeme gelen konu sonrasında mahalleyi yerinde dinlemeye gittik.

MAHALLELİDEN TEPKİ: TEK YAPTIĞINIZ FOTOĞRAF ÇEKMEK
Elimizde fotoğraf makinesi ve farklı giyiniş tarzımızla mahalleye girince her mahalleli bizi Büyükşehir Belediyesi çalışanı zannedip öfkelerini dile getirdi. ‘Tek yaptığınız çatlakların fotoğrafını çekmek, artık bir şeyler yapın’ diyerek tepkilerini dile getiren mahalleliye gazeteci olduğumuzu söylediğimizde ‘Kusura bakmayın’ diyerek yaşadıkları sorunları anlattı. Mahallede 7’den 70’e herkesin aynı sorunları dile getirdiği çatlaklar sadece evlerle de sınırlı kalmış durumda değil. Yolların ve kaldırımların şişip çatladığı mahallede, mahallenin çocukları bu şişen yollar üzerinde farklılığı anlar biçimde oyunlar oynuyorlar.
MAHALLELİNİN İDDİASI: SU DEPOSU PATLADI, TOPRAĞA SIZDI
Sorunlarını dile getiren mahalleli tünel yapımında kullanılan patlayıcılar sebebiyle mahallede bulunan su deposunun patladığını ve tonlarca suyun yer altına sızmasından dolayı zeminin yumuşadığını belirttiler. Zemin yumuşamasıyla beraber evlerin temellerinde zararlar oluştuğunu bu yüzden kayma ve çatlaklar olduğunu anlatan mahalleli, “50 metre aşağıdan gitmesi gereken tünelin 30 metre yukarı çıktığı söyleniyor. Belediye sen neredesin? Su deposu patlamış ve aylarca ilgilenmemiş. Bu sebeple zemin yumuşuyor ve binalar kayıyor. Beton betondan ayrılır mı? Bizi mahveden su deposu ve kontrolsüz çalışma. Burada dinamitle çalışma yapmışlar” dedi.
GENÇLER BELEDİYEDE ÇALIŞINCA GÖRÜNMEK İSTEMİYORLAR
Mahalle gençlerinin birçoğunun İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Konak Belediyesi’nde işçi olarak çalışmasından dolayı mahalleliler isimlerini dile getirmek istemiyorlar. Mahalleli, gençlerin belediyede çalışmasından dolayı yapılan eylemlerde ve ziyaretlerde görünmemek için evlerde kaldıklarını ve eylemleri evin anne babaların sürdürdüğü anlattı.
GÜLTEPE SOLUN KALESİ, DENİZE DÜŞTÜK YILANA SARILDIK
Süreç içerisinde mahalleye AK Partili siyasetçiler geldiler ve mahallelinin sorunlarını dinlediler. Mahalleli, AK Partili siyasetçilerin ‘şov’ yapmak için geldiğini belirterek, “CHP’nin vekilleri konu ile alakalarının olmadığını söylüyor. Nasıl yok? AK Parti Konak İlçe Başkanı buraya gelip şov yapıyor. İnsanlarda denize düşmüş yılana sarılıyor, medet umuyor. Gültepe solun kalesidir. Burada vatandaşlar anneden babadan gelen evlerinde oturmuyor. Kendi tırnaklarıyla yaptı. AK Parti’den medet umar hale geldik. Burayı rant olarak görüyorlar. Burada kentsel dönüşüm yapamıyorlar. Rahmetli Aydın Ertem burayı garibanlara verdi. Solcu, demokrat, halkı düşünen belediye başkanı gelmedi. Cemil Tugay, Karşıyaka’da ne yapmış ki İzmir’e yapacak. Geçenlerde İl Başkanlığı’na gittik. Gültepe’de bir tane mahalle sorumlusu, meclis üyesi yok mu?” dedi.
‘KAT MÜLKİYETİ OLMADIĞI SADECE ARSAYA PARA VERİYORLAR’
Alınan kararla birlikte 2 milyon 700 bin TL rayiç bedel ile çatlayan ve yaşamaya uygun olmayan evlere bedel veriyorlar. Neredeyse 100 civarında evin çatladığı belirtilirken, parayı alan mahallelinin evleri yıkılıyor. Binalarda kat mülkiyeti olmadığı için sadece arsa bedeli üzerinden fiyat belirlendiğini belirten mahalleli, “2 milyon 700 rayiç bedeli var. Burada kat mülkiyeti yok. İmardan da faydalanmamışlar. Sadece arsaya bedel veriyorlar. 4 ailenin oturduğu evler var. 4 aile nereye gidecek? Halkçı olsalardı biraz daha üstüne koyar ve milletin gazını alırlardı. Evi yıkılanlar parayı aldılar. Biz direnmeye çalışıyoruz ama muhatap bulamıyoruz” diyerek yaşadıkları sorunları anlattı.
‘BİRİNCİ AĞIZDAN ANLATIN, BİZ BURADA İNSAN YEMİYORUZ’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile görüşmek istediklerini belirten bir mahalleli, “Bahçemin ortasına paravan koymak istediler. Zaten bizim psikolojimizi bozdular, çocukların psikolojisini bozacaklar. Bize gelin birinci ağızdan geliyoruz diyorlar. Birinci ağız onlar değil. Biz burada insan yemiyoruz. İnsanları aptal yerine koyuyorlar. Bizi buradan götürdükten sonra yapıp geri getirmeyecekler. Yerinde dönüşüm dedikleri de kandırmaca. Tünel üstüne yapı olmaz diyorlar ama yerin altından metrolar geçiyor. Neden olmasın?” diyerek çağrıda bulundu.
‘TAŞINMAK 100 BİN TL’Yİ BULUYOR’
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mühendis ve çalışanlarının mahalleye gelip ölçüm alıp gittiklerini ancak kendilerine bilgi vermediklerini anlatan mahalleli, “Buraya kentsel dönüşüm yapacağız diyorlar ama altımız kayıyor. Bu nasıl olacak. Mağdur insan çok var. 100 hane mağdur edildi. En kötü ev 25 bin lira, 25 bin lira nakliye, depozito derken 100 bin lira gerekiyor. Bazı taşınan hanelere daha parasını vermediler. Biz sonuna kadar oturacağız, içinde biz de gideceğiz. Başka çaremiz yok” dedi.
‘MECLİS ÜYELERİ SATILIK DEĞİLSE…’
Atamer Mahalle Muhtarı Şenay Korkmaz, mahallenin prefabrik ev talebi olduğunu aktararak, “Bu bir gasptır. İnsanlar evlerini vermek istemiyor. Halk buraya prefabrik ev istiyor, taşınmak istemiyor. Ancak belediye gecekondu evi bile bir çatlak görüp tehlikeli diyerek boşaltıyor. Belediye burayı boşaltıp, kendi de zahmete girmeyip müteahhit ile vatandaşları baş başa bırakmayı hedefliyor. Tünel üstü yapı olmaz, yeşil alan diyecekler. Sonra yasal olmayan plan uygulayacaklar ve burada dikey yapılaşma olacak. Buradaki vatandaşı müteahhitle yüz göz edecekler. Müteahhit ise, ‘senin arsan daireyi karşılamıyor, ya borçlanacaksın ya da taşınacaksın’ diyecek. Şu an mahalleden gidenler kiraya gidiyor. 20 bin lira kira yardımı geliyor ama o paraya nerede ev bulacaklar? 12. Ayda meclise bu konu gelecek. Meclis üyeleri satılık değilse prefabrik ev talebini kabul ederler. Art niyetleri yoksa prefabrik talebimizi karşılarlar. Meclis üyeleri halktan yana olsalar, belediye başkanın adamı, gücün adamı olmasalar bu sorun çözülür” ifadelerini kullandı.
‘DELİL KARARTIYORLAR’
Su deposunun dibinin patlamasının araştırılmadığını ve delil karartıldığını iddia eden Korkmaz, “Tünel çalışmaları sırasında patlayıcı kullandılar, su deposunun dibi patladı ve zemine zarar verdi. Şu anda biz alt yapının araştırılmasını istedik ancak yapılmıyor. Delil karartıyorlar. Su deposunu iptal ettiler. Yukarıya su basılıyor ve oradan dağıtılmaya başlandı. Alt yapıyı araştırsalar bilecekler suçlu olduklarını. Bu sebeple gelip bakmıyorlar” dedi.
MUHTAR GÖRÜŞMELERİ ANLATTI… ‘MURAT BAKAN ‘BEN TUGAY’IN SEKRETERİ DEĞİLİM’ DEDİ’
Siyasiler ile yaptıkları görüşmeleri açıklığıyla anlatan Korkmaz, “2 hafta önce Çağatay Güç geleceğini söyledi ama gelen giden yok. Murat Bakan’ı aradım, ‘Ben Cemil Tugay’ın sekreteri değilim’ dedi. Ceyda Bölünmez Çankırı buraya geldi, ‘ben size avukat ayarlayacağım’ diyerek numaraları aldı. Sonra dönmedi. Hakan Yıldız’ı aradık, ‘araştırıyoruz, size döneceğiz’ dedi ama o da dönmedi. Bizi mecliste malzeme yapıyorlar ama dönüş bile yapmıyorlar. Şebnem Bursalı gelince CHP’liler rahatsız oldu. Onlar gelmezse başkaları doldurur. Senin başkanın, vekilin, meclis üyen gelmezse adamlar doldurur. Önceden buraya korkarak giremeyen AK Parti İlçe Başkanı şimdi alkışlarla giriyor. Buradan yüzde 70 oy alan Cemil Tugay ise kendi gelmeyip, çevik kuvvet ve zabıta gönderiyor. Özgür Özel bile Cemil Tugay’dan çekiniyor. Genel Başkan bile bize dönmüyor. Bana verilen numaralara mesaj atıyorum. Sesimizi duyurmaya çalışıyorum. Deniz Yücel’e yazdım. Gökan Zeybek’i, ‘Onat Tünel mağdurları’ grubuna aldım, kendini dışarı attı. Kimse telefonlarımızı açmıyor. Mesajlarımıza da dönmüyorlar” dedi.
‘BAŞKAN TUGAY’IN BURADA NE İŞİ VAR? DİYOR BÜROKRATLAR BİZE’
Son olarak bölgeye gelen bürokratları dile getiren Korkmaz, şu ifadeleri kullandı:
Mahalleli üzgün ve tedirgin. Uyuyamıyor. Genel Sekreter geldi, Tugay’ın geleceğini söyledi. Bürokratlar buraya gelerek, ‘onun ne işi var burada, o gelmez. Ben geldim ya’ dedi. Burada kaderine terk edilen insanlar var. 100 tane ev hasarlı. Obruklar oluştu. Ancak bu durumu araştıran bakanlık ya da belediye yok. Karşıyaka’da ve Bornova’da alt yapının dayanıklılığı araştırılıyor, burada neden araştırmıyorlar? Deprem buraya zarar vermedi, tünel zarar verdi. İzmir depreminde burada bir çatlak çıkmadı.




