GEDESONSÖZ – İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü Ümit Yaldız ile Gazeteci Fatih Yapar, SONSÖZ TV’de gündemi değerlendirdi.
Programda İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait İZSU, İZDOĞA, İZBETON ve İZULAŞ’ta örgütlü Türk-İş'e bağlı Belediye İş Sendikası İzmir Şubeleri arasında krize neden olan yüzde 42’lik zam pazarlığı ve “toplu işten çıkarma” restleşmesi ile Genel Sekreter Ramazan Tezcan’ın yerine Zeki Yıldırım’ın getirilmesi konusu vardı.
TUGAY DÖNEMİNDE ALINAN PERSONEL SAYISI BİN 500’DEN FAZLA!
Gazeteci Fatih Yapar, sendika ile İzmir Büyükşehir arasında Soyer döneminde imzalanan toplu sözleşme konusunda restleşme yaşandığını dile getirdi. Bu yıl için toplamda yüzde 42’lik zammın yüzde 30’a çekilmesini isteyen belediyenin aksi durumda işçi çıkarmak zorunda kalacağına ilişkin sendikaya bildirim yaptığını kaydeden Yapar, Tugay dönemindeki personel alımına da dikkat çekerek şunları söyledi:
“Büyükşehir Belediye Başkanı diyor ki, sendika bizden çok zam istiyor. O parayı vermemiz için işçi sayısını azaltmamız lazım. Sonra deniyor ki, benden önceki Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, aday olmadığını bile bile, toplu sözleşme zamanı geldiği için yüksek zamları verdi, ben bu zamların üzerinden masaya oturuyorum. Ben patron değilim, sanayici değilim, diyor. Bana yüksek zam talebiyle geliyorsanız, insan çıkaracağız, dedi. Toplam 1500 kişilik liste değerlendiriliyor. Sendika buna tepki gösterdi. Başkan, peyderpey çıkaracağız açıklaması yaptı. Bir yıl içinde belediyeden ayrılan insan sayısı 2 bin… Bu rakam meclis toplantısına da yansıdı. Cemil Tugay döneminde işe alınanların sayısının da 1500’ün üzerine çıkmış durumda olduğu söyleniyor. Dolayısıyla azalma olmuyor” açıklamasında bulundu.
ETİK AÇIDAN SORUNLU BİR DURUM VAR
Ümit Yaldız, işten çıkarma konusunda şu görüşlere yer verdi:
“İş demek, ekmek demektir, kutsaldır. Aziz Kocaoğlu, 15 yıl İzmir’i yönetmiş bir belediye başkanı olarak Cemil Tugay’a, radikal bir karar almalı, dedi. Grev de olabilir, iş hakem heyetinde de sonuçlanabilir. Kocaoğlu döneminde pek çok sözleşmenin hakem heyeti tarafından yapıldığını biliyoruz. Kocaoğlu da kendi döneminde hiç vermediği zam oranlarını imzalayıp gitti mesela. Bu konu etik açıdan da sakıncalı. Görevde olmayacak başkanların, son düzlükte, kendisinden sonraki başkanları bağlayacak kararlar almamaları, imza atmamaları gerekir. Bu yönde bir düzenleme gerekebilir. Velev ki atarsa, yeni başkan, kurumsal işleyişte sıkıntı görmesi durumunda hukuksal olarak geri alma hakkına sahip olmalı. Mesela, Burhan Özfatura, çok saygı duyduğumuz bir başkan. Seçimi kaybetti, mazbata törenine bir gün vardı. 16 Nisan’da Ahmet Piriştina mazbata alacaktı, Özfatura 15 Nisan’da, bugün Özdilek AVM’nin ruhsatını verdi. Orada bir gökdelen varsa, Özfatura’nın giderayak attığı imzadan dolayı var. Aziz Kocaoğlu, yüksek zam verdiğinde Tunç Soyer için sorun olmadı, çünkü belediyenin mali yapısı çok güçlüydü. Fakat şimdi sorun oldu. Soyer de yaptı ve sorun oldu. Cemil başkan göreve başlayalı, neredeyse 1,5 yıl oldu. Vatandaş, ne kadar zam verdiniz diye sormayacak. Ne iş yaptınız, hangi yatırımı yaptınız diye soracak. İşçi, işveren, sendika, sözleşme tartışması, İzmir gündeminden çıkmalı.”
TUGAY ‘KİMDEN TELEFON GELİRSE GELSİN, KİMSEYİ GERİ ALMAYACAĞIM’ DEMELİ
Zaman zaman İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin eski başkanı Aziz Kocaoğlu'nun da değerlendirmelerde bulunduğu personel çıkarma konusuyla ilgili Gazeteci Yapar şunları söyledi:
“Aziz Kocaoğlu, ne dedi? Bunu insanlara anlatacaksınız, biz bu parayı ödeyemeyiz, diyeceksiniz. Halk inanmalı. İnanmış bir halkı arkanıza alırsanız, sizin arkanızda durur. İşten çıkarılanlar oldu, hepsi geri alındı. Bu kadar insanı çıkarabilecek mi başkan? 1000 kişi çıkaracaksınız, bunu ilan ettiniz. Neye göre karar verdiniz, neye bakarak bu listeyi hazırladınız? İşe giriş tarihine göre mi, yeterli bilgi birikim durumuna göre mi? Performansına göre diyorlar. Performansı kim ölçtü? Bu listeyi kim yaptı? Bu listeyi Başkan Cemil Tugay, mantıklı bir şekilde İzmirlilerin önüne koyacak, şeffaf bir şekilde açıklayacak ki kamuoyu da destek versin. Bir Malatyalı işçiyi çıkardın, Veli Ağbaba telefon açtı, Burhanettin Bulut aradı. Geri almayacak mısın o Malatyalıyı? Bir partilinin ,delegenin yakını, bir milletvekilinin yakını olsa geri almayacak mısın? Tugay diyecek ki, kimden telefon gelirse gelsin, kimseyi geri almayacağım! İnsanlar, o zaman Tugay’ın arkasında duracak!”
CEMİL TUGAY, RAMAZAN TEZCAN ATAMASINDAN DERS ÇIKARMIŞTIR DİYE DÜŞÜNÜYORUM
Programda ayrıca Büyükşehir Belediyesi Ramazan Tezcan’ın yerine Zeki Yıldırım’ın geçmesi konusu ele alındı. Gazeteci Yazar Ümit Yaldız, Genel Sekreterlik görevine Zeki Yıldırım’ın getirilmesi, Ramazan Tezcan’ın görevden alınması konusundaki son gelişmelerle ilgili şunları söyledi:
“Bu ayrılık biraz sancılı oldu gibi. Barış Karcı’nın ayrılığını çok yakından takip ettim. Karcı, Belediye başkanından gelen mesajı kendisine ileten Ramazan Tezcan’ın mesajını, 10 dakika içinde yanıtladı. Başkan benimle çalışmak istemiyorsa, buna saygı duyarım, deyip istifa mektubunu yazdı, imzaladı. Ama bir aydır Ramazan Tezcan gitti mi, direniyor mu, istfa mı edecek, görevden mi alınacak, bunu konuşuyoruz. Demek ki iki ayrılık arasındaki fark budur. Kurumsal saygı başka bir şey, ama hiç tanımadığınız, CV’sine kanarak atadığınız, Bayındır’ın haritada yerini gösteremeyecek birine çok önemli payeler verdiğiniz kişide bu durum başka bir şey. Ben Cemil Tugay’ın, Ramazan Tezcan atamasından çok büyük dersler çıkardığını düşünüyorum. Bundan sonraki atamalarında da bu süreç etki edecektir. Tanımadığı, bilmediği biriyle çalışmama konusunda dikkatli olacaktır. Dilerim yeni genel sekreteriyle sorun yaşamadan çalışır. Zeki Yıldırım’ın da bir yıldır Büyükşehir’i öğrendiğini düşünüyorum, başarılar diliyorum.”
