HABERLER>YEREL YÖNETİMLER
20 Mart 2024 Çarşamba - 09:43

Tunç Soyer: Genel başkanlık beklentim yok!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, seçim sonrası CHP'de bir kurultay olacağı ve genel başkan adayı olacağı yönünde iddialara ilişkin olarak "Ben de duyuyorum böyle şeyler. Ama bu yolculuk koltuk için yapılmaz. Bütün samimiyetimle ve bütün kalbimle söylüyorum. Genel başkanlık, koltuk beklentim yok. Böyle bir gaye için de çalışmıyorum. Ben mevcut siyaset tablosunun bu ülkenin en büyük sıkıntısı olduğunu düşünüyorum" dedi. Soyer ayrıca İzmir'de CHP ile AK Parti arasındaki oy farkında azalış olduğunu ve bunun anketlere yansıdığını söyledi.

Tunç Soyer: Genel başkanlık beklentim yok!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Serbestiyet'ten Hilal Köylü'ye verdiği röportajda 31 Mart Seçimleri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Soyer, CHP kulislerinde en çok konuşulan ve genel başkan olmaya çalıştığı mesajı taşıyan iddialarına ise “Bütün kalbimle, samimiyetimle söylüyorum ki; genel başkanlık beklentim yok” yanıtını verdi.

Soyer şunları söyledi:

İzmir’de AK Parti’nin farkı kapattığını söylediniz. CHP’nin yanlış aday gösterdiği iddialarına, anketlere, CHP’nin rakibi kampanyalara dayanarak mı söylüyorsunuz? Dayanağınız nedir?

Benim İzmir’de durumu nasıl gördüğümün ötesinde adayımız Cemil başkan (Cemil Tugay) farkın 3-4 puan olduğunu söyledi. Cemil başka yüzde 10 fark gösteren araştırma olduğunu da söyledi. Sonra genel başkanımız Özgür Özel bu farkın 5 – 5.5 olduğunu söyledi. Dolayısıyla, AKP ile CHP arasındaki oy farkının azaldığı reel bir durum var. Ben 2019’da yüzde 20 farkla seçilmiştim. Şu anda böyle bir fark yok. Cemil başkanın kampanyasında giderek daha aktif olmaya çalıştığını görüyorum ama bu kadar.

Ben belediye başkanı olarak görev yapıyorum. Benim yerime göreve gelen adayın yanlış olduğunu söylemem söz konusu olamaz. Sadece bir durum tespiti yapabilirim. Durum tespiti de, bu farkın kapandığını gösteriyor.

Cumhur İttifakı adayı Hamza Dağ’ın kazanma şansı var mı, kampanyasını nasıl buluyorsunuz?

AKP ile CHP arasındaki oy farkının kapanmasında Hamza Dağ’ın kampanyasının da etkisi olmuş olabilir. AKP çok uzun süredir İzmir’de yenildiği için AKP adayı çok asılıyor tabii. Onlar açısından bir fırsat gözüküyor oy farkın kapanması. Geçmişe göre daha çok asıldıklarını görüyorum.

İyi Parti adayı Ümit Özlale’nin kampanyası nasıl etkiliyor seçmeni, sahayı? Onun şansı nasıl?

Özlale çok donanımlı bir aday. Uluslararası saygınlığı olan bir makro ekonomist. Çok önemli bir bilim insanı. Kampanyaya da çok erken başladı. Kimsenin adayı ortada yokken Özlale çalışmaya başlamıştı. O günden beridir de ciddi olarak çalıştığını gözlemliyorum.

DEM adayı Akın Birdal da, Saadet Parti’sinin adayı da, diğerleri de çok önemli isimler.

Kısacası bütün bu faktörler bir araya geldiğinde aradaki farkın kapanıyor oluşunun cevapları da çıkar içinden. Adayların hiçbiri hafife alınmayacak, ciddi adaylar.

İzmir’de kuvvetli rekabetin olduğu bir yarış var. Son tahlilde İzmirlilerin CHP’ye sahip çıkma iradesinin kuvvetli olduğunu düşünüyorum. İzmir’de çalışan anketler İzmir’de yüzde 15’lik bir kararsız seçmenden bahsediyor. Seçimi kararsız seçmenler belirleyecek. Seçim yüzde 3-4 farkla da, 10 farkla da bitebilir.

Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşüyor musunuz? Ona da ulusal siyasette öne çıkmak istediğinizi söylediniz mi?

İki kez görüştüm.

Değişim sloganının altının boşaltıldığını söylediniz. Parti devlete karşı mücadelede umuda ihtiyacın olduğunu, umudun da tek öznesinin halk olması gerektiğini söylediniz. Bunları konuştunuz mu Kemal Bey’le?

Hayır. Ben şunu düşünüyorum. Türkiye’de o -parti devlet- saptamasıyla beraber aslında bir seçim siyasetinin de buna paralel yürüdüğünü söylemek lazım. Bu -parti devleti- oluşturan şeyin bir seçim siyaseti tercihinden kaynaklandığını düşünüyorum. Siyasetle seçim siyaseti arasında bir fark olduğunu düşünüyorum. Siyaset eğer dünyayı korumak, hayatı iyileştirmek, güzelleştirmek bunlara dair bir irade ortaya koymaksa, orada sorumluluk ve vicdanla beraber yürüyecek bir yolculuk vardır.

Ama seçim siyaseti dediğiniz zaman; bu, seçim siyaseti sadece bir seçim kazanma faaliyetine endekslenir ve siyasetin giderek siyasetsizleşmesi sonucunu doğurur. Ve bu da sadece parmak sayma faaliyetine, kriterlerin- değerlerin çok da fazla ortaya konmadığı bir yarışın sahnelenmesine yol açar. Bu da bir;  yenme – yenilme faaliyeti haline gelir. Siyaseti seçim kıskacından çıkarmak lazım.

Siyasetin daha kapsayıcı, daha toplumun talepleriyle buluşan, bir yandan o parti devletinin iktidarını sınırlayan, bir yandan ona muhalefeti kurmaya gayret eden bir noktaya taşınması lazım. Bu nedenle CHP’nde dönüşümün çok daha ideolojik, çok daha içeriği tanımlanmış bir dönüşüm olması gerekir.

CHP’de değişim sloganının tutmadığını savunuyorsunuz, niye tutmadı peki?

Değişim için hani diyorlar ya mesela; daha çok genç, daha çok kadın aday var. Ama bu değişim cinsiyet ve yaşla sınırlı kalmamalı. Ben; siyaseti seçim siyasetinden çıkaracak, gerçek siyasetin ilkelerine, değerlerine, erdemlerine yönelecek, daha sosyal demokrat, daha demokrat, daha soldan bir perspektifle ülkeyi tarif edip ona dair çözümler ortaya koyacak bir değişimi, bir dönüşümü kastediyorum. Bugün yaşanan o dönüşümün,  o içerikten yoksun olduğunu görüyorum. Yani sadece yaş ve cinsiyetle tarif edilen bir değişim var maalesef.
O nedenle içinin boşaltıldığını söylüyorum.

İzmir ilçe adayları belirlenirken sizin fikrinize başvuruldu mu?

Hayır. Orada da sorulmadı.

Peki normal miydi bu sizce?  

Bence normal değil. Beş yıldır büyükşehir belediye başkanlığı yapıyorum. Belediye başkanlarının performanslarıyla ilgili bir fikrim var elbet. Keşke beni de dinleselerdi. Beğenirsiniz, beğenmezseniz ama en azından aday belirlemede bir fikir verebilirdi.

İmamoğlu’nu ziyaret ettiniz. Cemil Tugay başta olmak üzere birçok kişi İzmir’de çalışmayıp, başka yerde çalıştığınızı söyledi. Niye size sitem ettiler, niye kızdılar? Siz niye kızdırdınız onları?

Burada bir empati ihtiyacı var. Yani ben aday gösterilmediğim bir görevde istenmediğim sonucunu çıkartırım. Bu da kişisel, öznel bir değerlendirme de olmaz. Aday gösterilmediğime göre bu görev için uygun görülmemişim. Uygun görülmeyen bir kişinin, uygun görülen bir kişinin yanında, onun kampanyasına destek vermesi çok da anlaşılır bir durum değil.

Dolayısıyla ben benim birikimime, deneyimime ihtiyaç duyan başka yerlerde parti için ne yapabilirim, onu aramaya çalıştım. İstanbul’un sonuçları Türkiye’nin kaderinin belirlenmesinde önemli bir yer tutacak. Benim orada destek verme iradem yanlış bir şey değil. 15 yıl boyunca biriktirdiğim deneyimi Ekrem başkanın kazanması için kullanmaktan daha doğal bir şey olamaz.

İzmir’e de desteğimi sürdürüyorum. Birçok proje, ilçe etkinliğine katılıyorum. Önümüzdeki hafta da Rize’ye gideceğim örneğin.

-Kurultayda Kılıçdaroğlu’nu değil de Özgür Özel’i destekleseydim başkanlık görevim sürerdi- diye düşünüyor musunuz? Partiden tasfiye edildiğini düşünenlerle aynı fikirleri paylaşıyor musunuz?

Bu soruların muhatabı ben değilim. Kararı veren ben değilim. Tasfiye edildiğimi de düşünmüyorum. Yani bizim partiyle olan ilişkimiz koltuklar nedeniyle değildir ki.

Yani o koltukların bir kıymeti yok bence. Sonuçta biz bu ülkenin aydınlık geleceği için bir mücadele veriyoruz. Bunu koltuksuz da verebiliriz, başka koltukta da verebiliriz.

31 Mart’tan sonra CHP’de bir kurultay olacağı beklentisi var. Sizin de genel başkan olmak istediğiniz yönünde değerlendirmeler yapılıyor? Genel başkan mı olmak istiyorsunuz?

Ben de duyuyorum böyle şeyler. Ama bu yolculuk koltuk için yapılmaz. Bütün samimiyetimle ve bütün kalbimle söylüyorum. Genel başkanlık, koltuk beklentim yok. Böyle bir şey söz konusu değil. Böyle bir gaye için de çalışmıyorum. Ben mevcut siyaset tablosunun bu ülkenin en büyük sıkıntısı olduğunu düşünüyorum. Sadece seçim siyasetine indirgenmiş bir siyasetin çözüm üretmekten uzaklaştığını düşünüyorum. Bu nedenle siyasetin değerlerini ve erdemlerini değerlendirebilecek bir siyasi yolculuğa ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.
Bunun da daha sosyal demokrat, daha sol değerlerle buluşan, daha demokrat bir parti yapılanmasıyla ancak mümkün olacağına inanıyorum. Dolayısıyla benim yolculuğum böyle bir yolculuk. Bu yolculukta nasıl görevler alınıp, verileceği o günün koşullarıyla belirlenir. Şimdiden hiçbir önemi yok.

DEM Parti sizin İzmir’de “gönülleri fethettiğinizi” söylüyor. Sizce, CHP’nin DEM’le ilişkisi nasıl?

İzmir’de bizim gerçekten bir gönül bağımız vardı. Ben Seferihisar belediye başkanıyken Diyarbakır Sur belediyesiyle kardeş ilçelerdik. Sur’a kayyum atandığında, ben bir basın açıklaması yapıp bunun yanlış olduğunu söylemiştim. İzmir’de acil çözüm ekipleri kurduk ki, şehrin arka sokaklarındaki en yoksul mahallelere hizmet gitsin. Oralarda pekişen bir gönül bağımız var.

CHP’li adayların DEM Parti’ye yönelik “ırkçı, ayrımcı” açıklamalar yaptığına dönük değerlendirmeler var. Hatta CHP’de bir “Burcu Köksal krizi” yaşandı. İmamoğlu “kendine yeni iş, yeni parti bulacak” diye müdahale etti. Siz, kimden yanaydınız o krizde?

Ben de ırkçı, ayrımcı söylemleri, yaklaşımları doğru bulmuyorum. Bunlar bu memleket için barışı, kardeşliği, çözümü, refahı getirecek şeyler değil. Söylenenler; ayrışmayı körükleyen, barışı zedeleyen sözler. Doğru bulmuyorum.

Sizce seçim sonrası barışı getirecek bir çözüm süreci başlar mı? DEM Parti’nin bu süreç için muhatap olarak Erdoğan’ı işaret etmesi, CHP’yi işaret etmemesi ne anlama geliyor? Sizin beklentiniz nedir?

Ben 1 Nisan’dan sonra yeni bir Türkiye’nin kurulacağına inanıyorum. Türkiye’nin geleceğini çok aydınlık görüyorum. Şimdi tüm siyasi partilerde bir çürüme var. Bu çürüme hem parti devletinin yarattığı sonuçlar nedeniyle hem de seçim siyasetine indirgenmiş siyasetsiz bir siyaset nedeniyle.
Siyasetin değerlerle icra edilmesi gerekiyor. Ben halen vatandaşın büyük çoğunluğunun çürümeden etkilenmemiş, iyi ahlaklı, iyi insan olduğunu düşünüyorum. Bütün mesele; onlara öncülük edip, onların beklentileriyle buluşan bir irade ortaya koyabilmekte.

Kadın, çevre, doğa, eğitim, gençlik, engelli hareketleri gibi sivil toplum kuruluşları, dernekler, vakıflar, platformlar Türkiye’deki siyasi partilerin bu alanlarda ve bu konulardaki fikriyatının da, faaliyetlerinin de ilerisinde. Ve bunların ürettiği fikriyat, siyasi partiler tarafından örnek alınıyor. Toplumsal sivil muhalefetin arkasındaki dayanışmayı kuvvetlendirerek Türkiye’de yeni bir siyasi kanal yaratılıp yaratılmayacağını göreceğiz. Ben, bunun mümkün olduğunu düşünüyorum.

Ve bu eğer mümkün olabilirse, Türkiye’de siyasetin bir makas değiştireceğine ve gerçek siyasetin değerleriyle yürütülen siyasetin ortaya çıkacağına inanıyorum.

 
Yalova açıklarında 3,5 büyüklüğünde deprem
 
CHP Menderes adayı Çiçek'ten otopark müjdesi
YORUMLAR
Toplam 30 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Ali Osman 21 Mart 2024 Perşembe 09:43

Geçen dönem %20 ile seçilirken önceki dönemim mirasını yediniz eğer gerçekten fark azalıyorsa bu sizin başarısızlığınızı gösteriyor.

Yorumu oyla      3      0  
koltuk 21 Mart 2024 Perşembe 08:53

koltuk için yapılmaz mı? tüm yalaka liyakatsız tipleri koltuklara sen getirdin! izmir linin 5 yılını koltuğa oturduğun yalakalar mahvetti

Yorumu oyla      2      0  
20 Mart 2024 Çarşamba 22:59

Mustafa, aşağılık dediklerinden oy beklemek nasıl bir kafa yapısıdır?

Yorumu oyla      0      0  
Mustafa 20 Mart 2024 Çarşamba 21:12

Bunun gibi tipler chp nin oy kaybına ooh diyecek tipler kk karektersizliginden kaynaklı, turkiye geneli chp nin oy kaybetmesini bekliyorlar ,hatta izmirde kaybetsinlerdiye ,kk cılar chp ye oybile atmazlar ,bu kadar asagiliklar ,tunç delege ağalığı yapcan a dürüst samimi ol akp den destekleniyor olabileceğini dusunuyorum

Yorumu oyla      3      3  
Yorgun demokrat 20 Mart 2024 Çarşamba 19:51

Belediyedeki yoneticilerini ve daire baskanlarini da al git bıktik usandik her yer liyakatsizlik kokusmusluk torpil kayirma

Yorumu oyla      5      1  
Baris 20 Mart 2024 Çarşamba 18:41

5 yıldır kendini anlatıyorsun yazıyorsun ciziyorsun sürekli ama ben söyleyim ben böyle bakıyorum ben şöyle yaptım ben ben ben ben.. Çünkü kimse seni yazmiyor büyük hikayeler büyük iz birakanlar kendini anlatmazlar başkaları onları yazar konuşur takdir eder Buna ulasamayanlar da kendi kendilerini yüceltir büyütür Anlamı yok yazdiginin yaptiklarinla konusulacaksin ya da konusulmayacaksin bu kadar fazlası değil yani

Yorumu oyla      5      4  
xvb 20 Mart 2024 Çarşamba 17:30

İzmiri leş gibi kokan bir mega köy haline getirdiğiniz için AKP'nin oyu artıyor. İnsanlar AKP'ye bayıldığından değil sizden bıktığı için.

Yorumu oyla      6      3  
Akıl tutulması 20 Mart 2024 Çarşamba 17:09

Özgür Özel bile genel başkan oluyorsa, Soyer niye olmasın? Adama Avrupa'da başkanlık koltuğu verdiler, biz ise sırf kurultay nedeniyle başarısız ilan edip, aday yapmadık. Kendi partisi, kendi belediye başkanını başarısız ilan ediyor ama Soyer CHP aleyhine çalışıyor öyle mi?

Yorumu oyla      4      4  
Alpin 20 Mart 2024 Çarşamba 14:55

Izmir ve Yorgun Demokrat yorumlarına da katılıyorum. Birincisi, ittifak vardı, şimdi yok demeye diliniz varmıyor. İkincisi evet, sanki kaybedilse sevinecek izleniminizi güçlendiriyorsunuz. 15 yıl başkanlık ettiniz, yakışmıyor. Kemal dene güzel ifade etmiş; olmayan durumu bir gündem varmış gibi konuşturuyorsunuz. Nereden çıktı genel başkanlık filan, biraz gerçekçi olmak lazim. Hırs gözünüzü karartmasın Tunç bey

Yorumu oyla      4      4  
izmirli 20 Mart 2024 Çarşamba 14:46

Sen hamza dağ a oy vereceksin belli, parti seni buralara getirdi Tunç efendi, sen bağımsız girsen o aldığın oyun yüzde 1 ini alırdın ancak

Yorumu oyla      7      8  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Tunç Soyer yazdı… Reçete: Toplumsal Birleşik Muhalefet!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, dünya ve ülke siyasetine ...
Söke otogarı Duman konseriyle açıldı!
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun Söke'ye kazandırdığı ...
İzmir büyük iftar sofrasında buluştu
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin her sene Ramazan sofralarında bereketi ...
 
Çerçioğlu'na Bozdoğan'da sevgi seli!
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Bozdoğan ilçesinde ...
Başkan Soyer: İzmir’e 4 yeni fabrika kazandırdık
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinden İzDoğa’nın yeniden kurduğu ...
İZSU'dan Torbalı mesaisi... İçme suyu hatları yenilendi!
Torbalı’da ekonomik ömrünü tamamlayan içme suyu hatlarının yenileme çalışmalarını ...
 
Karşıyaka’da Robotex rüzgarı
Karşıyaka Belediyesi, geleceğin teknolojisi robotik alanında önemli bir ...
Aydın'da Çanakkale Zaferi coşkusu
Aydın Büyükşehir Belediyesi, Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünde özel bir konser düzenledi.
Soyer mal varlığını açıkladı!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer mal varlığını açıkladı.
 
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Netameli bir tür
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Emek kutsaldır çünkü...
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Yumuşama mı, oyun kurmak mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bitki kıyameti
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Gerçek annelik
Kemal ARI
Kemal ARI
Şirince’de Manoli’nin izinde (1)
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Türkçem benim
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva