İZMİR - Tanrıkulu yaptığı açıklamada; “Hükümetin yanlış ve ekonomik olarak hesapsız dış politikaları sonucu daha önce Libya, Mısır, Irak ticaret kapıları kapanmıştı.
Şimdi ise Suriye ile tüm sınır kapılarımız kapanmıştır. 2008 yılında Mısır’a yönlendirilen Türk girişimcilerinin halen yaşadığı mağduriyet gibi, 2005 yılından itibaren hükümetin aktif bir şekilde Suriye sınırına yakın olan bölgelere yerli yatırımı teşvik etmesi ve harcanan yüz milyonlarca TL’lik yatırımlar, alınan bu kapanma kararı ile şimdi atıl olarak bölgeden gelecek iyi haberleri beklemektedir.
Kapanan bu kapılar; bizim Güney, Güneydoğu ve Doğu illerimizden Suriye ve Suriye üzerinden Körfez ülkelerine yayılan çok büyük bir üretim ve ticaret kapısı durumundaydı. Nitekim; hükümetin almış olduğu bu kapatma kararı ile Arap ülkelerine örneğin, Ürdün’e gidilebilmesi için Suriye’den 550 km. katedilirken, aynı yol Irak üzerinden 1890 km’ye çıkmaktadır.
Diğer yandan Dış Ticaret Müsteşarlığı verilerine göre, Türkiye-Suriye ticaret hacmi 2010 yılında 2,5 milyar dolar seviyesinden, Ocak-Mayıs 2012 döneminde 302 milyon dolara düşerek adeta dış ticarette bir sonbaharın yaşanmasına neden olduğu görünümü vermektedir. Bu hazin sonbahar ihracatta transit taşımacılığımıza da yansıyarak; Suriye üzerinden 9 ülkeye yaptığımız ihracat geçen yıl Ocak-Mayıs döneminde 19 bin 288 iken % 70 gerilemeyle 5 bin 757'ye düşmüştür.
Düşen bu genel rakamların yanı sıra Güney, Güneydoğu ve Doğu illerimizdeki girişimcilerimizin de feryatları yükselmeye başlamıştır. Örneğin; Hatay’ın 2 sınır kapısından 2 yıl önce yılda 2,5 milyon kişi giriş- çıkış yaparken, Suriye olayları nedeniyle turistik amaçlı giriş-çıkışların sıfırlanması bu ilimizdeki özellikle taşımacılık ile uğraşan birçok girişimcimizi, iflasın eşiğine getirmiştir. Diğer illerimizde de bu yönde gelişmeler ileriki günlerde dile getirilecektir.
Bu kapılardan ticaret yapan farklı illerdeki girişimcilerimizin de taşımacılık maliyetleri artacak belki de pazar yolları kapanabilecektir.
Şu an zor durumdaki bölge girişimcilerimiz vergi, prim ve diğer ödemeyle ilgili yükümlülüklerini yerine getirememektedirler.
Tüm bu olumsuzluklara neden olan hükümetin tutarsız ve öngörüsüz Suriye politikalarının biran önce gözden geçirilmesi ve bu politikalardan çok ciddî olarak olumsuz etkilenen ülkemiz girişimcisine, bu süreçte teşvik ve katkı sunulmasını TBMM’de iki Bakana vermiş olduğum yazılı soru önergesiyle talep etmiş bulunuyorum.
Artık milletimizin çıkarlarını ön plânda tutan, ayakları yere basan ve öngörüsü bütün ülkece kabul gören dış politikalar devreye sokulmalıdır. Zira bu alandaki sorumsuzluğa itibar kazandırmaya yönelik söylenen diplomatik söylemlere, milletimizin artık itibarı kalmamıştır.” diyerek, biran önce Suriye yüzünden zarar gören ülkemizin tüm girişimcilerinin taleplerine çözüm getirilmesini istemiştir” dedi.