HABERLER>GÜNCEL
13 Temmuz 2021 Salı - 07:25

Seçimi ikinci kez kazanan Baro Başkanı Yücel: İktidardakiler beni severse problem var demektir!

İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, hukuk dışı gördükleri şeylere doğayı ve çocukların geleceğini korumak için dava açtıklarını ve bu yüzden iktidar partisine mensup kişiler tarafından sevilmediğini söyledi. Yücel konuyla ilgili, “İktidardakilerin sevmelerine ihtiyacım yok. Severlerse problem var demektir. O zaman yanlış yerde miyim diye düşünmeye başlarım. Eğer severlerse başka bir şeydir o. Bu kadar hukuka aykırılık varken, her şey ayyuka çıkmışken; sessiz mi kaldım acaba, bir şeyi atladım mı diye düşünmeye başlarım” dedi.

Seçimi ikinci kez kazanan Baro Başkanı Yücel: İktidardakiler beni severse problem var demektir!

EGEDESONSÖZ- İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, 11 Temmuz’da gerçekleştirilen baro seçimleriyle birlikte yeniden başkan seçilmesinin ardından SONSÖZTV’ye konuk olarak ve Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.

Genel kurul başvurularının pandemi sürecinde Yüksek Seçim Kurulu tarafından 5 defa reddedildiğini söyleyerek o dönemde yapılan diğer toplantılara dikkat çeken Yücel, “Eğer siyasi partiler kongrelerini yapabiliyorsa, lebalepler mümkün oluyorsa barolar neden seçim yapılamıyor? Aynı işlem için taraflardan birine onay verir, diğer tarafı engellerseniz; bu pandemi kararı olmaz. Siyasi partiler, yaptı da sendikalar, bizler neden yapamadık? 6'kez başvuran tek baroyuz. Kimi barolar 2'nci ve 3'ncü de pes etti yoruldu. Biz 5 kez reddedildik” dedi.

PANDEMİ BAHANE EDİLDİ
Başvuru dönemiyle ilgili başta tazminat olmak üzere her türlü konuyu gündeme getireceklerini aktaran Yücel, “Yer ayarlıyorsunuz, hazırlık yapıyorsunuz, personel çalıştırıyorsunuz… Sonuncuda; 6'ncı başvuruda gerçekleştirdik. 1 ay önce ile şimdi arasında ne fark vardı? 4 Nolu holde yaptık, bir tarafta sandıklar diğer tarafta sıralar… Herkes birbirinden uzaktı, ilçe seçim kurulu gördü. Bu demokrasiye karşıdır.  Bizlerin talebini yok sayarak kanunu yok saydılar. Seçim kanunu da bir kanun, genel ve yerel seçimlerde iktidarı kaybedeceğini gören iktidar pandemiyi bahane gösterip bu seçimleri de ertelemek isterse ne yapacağız? Bir kanun hükmünü genelge ile yok sayabiliyorsanız, bu da bir kanun... Seçim kanunu. Bu yüzden baroların seçimlerine sahip çıkması lazım demiştik” diyerek ertelenmenin diğer bir sebebini “Feyzioğlu’nun ömrünü uzatmak” olarak değerlendirdi.

AVUKATLAR TAKIM TUTAR GİBİ GRUP TUTMAZLAR
Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun yaptığı seçim hesaplarının avukatların emeğini yok saymak olduğunu belirten Yücel, “Ben hep söyledim, matematik ile seçim sonucu belirlenmez. İki gruptuk seçim sonucunda ‘geçen sene şu oyu almıştık, bu sene şu kadar toplarsak şu oyu alacağız’ dediler. Bu avukatların emeğini yok saymaktır. Avukatlar vicdanlı insanlardır, 2 buçuk senede yapılanları görmedi mi avukatlar? Genel kurulda da söyledim, avukatlar takım tutara gibi grup tutmazlar. Ben çok gururluyum şu an. Biz demek ki meslektaşlarımızın sevgisini kazanacak işler yapmışız, üstelik geçen sene alınan oyun 2 katını aldık. Benim ilk seçildiğim günden itibaren 3 bin civarı yeni avukat katıldı” dedi ve seçimdeki katılım oranın az olmasıyla ilgili, “Normalde İzmir barosu seçimleri yüzde 75-80 oranında katılım olur. Bu sefer biraz daha düşük evet, ancak pandemi, yaz, ertelemeler ve tatil nedeniyle oldu. İki arkadaşımız nikahlarından sonra geldi oy kullanmaya. Katılım daha fazla olsaydı, oy farkı daha çok açılırdı” şeklinde konuştu.

AVUKATLARIN YANINDA HEP DURDUK
Yücel, seçimin genel değerlendirmesini yaparak şu sözleri söyledi:

“İzmir Barosu mensuplarından oy aldık, bizim karşı tarafımız yok, seçime farklı gruplardan girmiş kişilerden oy aldık diyebiliriz. Geçmişte farklı gruplara oy vermiş olabilirler ancak onları özü İzmir barosudur, avukat olmalıdır. ‘Sizin matematik hesabınız tutmayacak’ derken, ‘sandığın başına gittiğinde vicdanı ve aklı ile oy kullanacak arkadaşlarımız’ derken tam olarak kastettiğim buydu. Bütün faaliyetler boyunca, 2,5 yıl boyunca Türkiye'yi peşimize taktığımız çok şey oldu. İstanbul seçimleri için gittiğimizde oraya sadece Çağdaş Grup gitmedi, tüm arkadaşlarımız gitti. Burada yapılan Cumhuriyet Bayramı kutlamaları… Orada da grup ayrımı yapmaksızın İzmir Barosu vardı. Yargı bağımsızlığı için Yargıtay'a biz gitmiyoruz sizde gitmeyin derken onu destekleyen arka çıkan İzmir Barosu üyeleriyiz. Yapılmış ayrıştırmanın parçası değiliz, biz avukatlar için çalışıyoruz. Diyorlar ki barolar siyaset yapıyor… Biz bu dönem avukatlar için çalıştık, hiçbir meslektaşımızı yalnız bırakmadık… Yönetim kurulu hattından 4 bin 500 meslektaşımıza yardım etmişiz. Duruşma salonları… ‘Duruşma salonları egonuzu tatmin etme yeri değildir’ diye açıklamamız oldu, yani avukatların yanında hep durduk. Bunların yanında hiç taraf tutmadan, bütün hukuka aykırılıklara, bütün insan hakları ihlallerine tepki gösterdik.

MAĞDUR OLDUKLARINDA GELECEKLERİ NOKTA YİNE BİZİZ
Anlamadıkları ya da anlamazlıktan geldikleri şu; biz hukuka aykırılıklara laf söylüyoruz. Diyanet işleri bakanı orada bir açıklama yapmış bunu kime söyleyeceğim? Size mi diyeceğim? Tabii ki Diyanet İşleri Başkanına söyleyeceğim. Kim hata yapıyorsa tabii ki onlara söyleyeceğim. Anlamadıkları konu şu, yarın siyasi iktidar değiştiğinde, başka bir yetkili olduğunda onlarda aynı şeyi yaparsa, İzmir Barosu onlarında karşısında olur. Onlar mağdur olursa da gelecekleri nokta yine biziz. KHK'lı avukatlar var. Neredeyse hiçbir baro bunları kabul etmedi. Biz dedik ki kabul ediyoruz. Çünkü kanun böyle bir karar gerektirmiyor. İhraç edilmiş ancak ne ile ihraç edilmiş? Hakkında soruşturma dahil açılmamış…

Mesele KHK ile atmak kanun düzenlemesi değildir, o listeyi kimin oluşturduğunu bilemekte mümkün değildir. Eğer iddian varsa açarsın soruşturmayı zaten ceza alırsa ben alamam. Kanunda yazmayan bir şey için ihraç edeceksin ve ben eyvallah mı diyeceğim? İzmir Barosu'nda öyle bir dünya yok. Kanun ne söylüyorsa biz onu yapıyoruz, kanuna hukuka ayıkırı bir şey beklemesinler bizden. Diyanet İşleri Başkanına laf ettik bize kızdılar. Bir tek din adamları konuşsun Diyanet İşleri Başkanlığı ile… Diyanet İşleri Başkanı’na ne toplumun bir kısmını ötekileştirmek? Şu insanlar hastalığı yayıyor falan demek nedir? Sağlık Bakanı mı o? Biz onların keyfine sözüne göre hareket etmeyiz. Baştan beri söyledik bunları. Biz iktidarın ağzı ile konuşuyor olsak çok rahat ederdik. İktidarın ağzı ile konuşmadığımız, onların değirmenine su taşımadığımız için hedef tahtasındayız.”

YİNE GÖNDERİRİM!
Seçme ve seçilme hakkının anayasal bir hak olduğuna dikkat çeken Yücel, seçimlerde farklı illere barodan avukatların gitmesinde aracı olduğunu aktardı. Yücel, “Bu haklarını yurttaşların özgürce kullanmasını sağlama; baroların ve hukukun içinde yok mu? Ben İzmir'de de sandıklara üye gönderdim. İstanbul'da gönderdim, yine gönderirim. İstanbul'da bir ilçede İzmir Barosu’nun avukatları vardı sadece. Bir ilçe bizden soruldu sadece, yine gönderirim. Ben bir parti için gitmedim, yurttaşın seçme ve seçilme hakkı için gittim. Oradan AKP çıksa ben sandık sonuçlarını mı yakacaktım? Ne söylemek istiyorlar? Ancak şu rahatlıkta oldu herkes, İzmir Barosu geldi sandık başındaydı ve düzgün bir seçim gerçekleşti. Ne rahatsız ediyor onları? Niye bu rahatsızlık? Diyanet İşleri Bakanı o açıklamayı yapacak, başka bir yerde ayrımcı sözler kullanılacak…” diye konuştu.

BİZ GÖREVİMİZİ YAPACAĞIZ
Türkiye içinde birçok hukuksuzluk olduğunu iddia eden Yücel, bu hukuksuzluklara her daim karşı çıkacaklarını belirtti. Ayrıca iktidar partisi mensupları tarafından sevilmeye ihtiyacı olmadığını vurgulayan Yücel konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

“Bütün ülkeyi, doğayı talan etsinler, şirketlerin kar hırsı için yaşanacak bir ülke bırakmasınlar geleceğe ve biz sessiz kalalım öyle mi? Sağlıklı ve temiz bir çevrede yaşamak insanların hakkı değil mi? Doğayı babaların malı sanıyorlar ancak biz doğayı çocuklarımızdan emanet aldık doğayı ve geleceği temiz bırakmalıyız. Bu hukuk değil mi? Tam da hukuk. Sağlıklı bir şekilde yaşama hakkı eğer anayasal bir haksa, bu da hukuk. Bunu ihlal eden herkese karşı… Şimdi bas bas bağırıyorlar müsilaj var diye… Biz yanlışlık tespit ettiğimiz tüm işletmelere dava açıyoruz. Bu da mı hukuk dışı? İşine gelmeyenler elbette ki bunu söyleyecekler. İktidardakilerin sevmelerine ihtiyacım yok. Severlerse problem var demektir. O zaman yanlış yerde miyim diye düşünmeye başlarım. Eğer severlerse başka bir şeydir o. Çünkü severlerse aslında bu kadar hukuka aykırılık varken, her şey ayyuka çıkmışken; sessiz mi kaldım acaba, bir şeyi atladım mı diye düşünmeye başlarım.”

KONUŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Suç örgütü lideri Sedat Peker’in son dönemde yaptığı açıklamalarının ardından bu konuların soruşturulması gerektiği konusunda ısrarcı olduklarını aktaran Yücel, “Sedat Peker iddiaları için kimse bir şey demedi biz dedik, ‘bunları soruşturmayacak mısınız’ dedik. ‘Bu kadar çirkin iddialar varken bunları soruşturmayacak mısınız’ dedik, gene boyumuzdan büyük iş mi yaptık? Kimse kusura bakmasın, kim bize kızarsa kızsın boyumuzdan büyük işler yapmaya devam edeceğiz. Onlara göre boyumuzu aşan işler asıl bizim için boyumuzun işleri. Hukukçu bu konularda susarsa, o zaman ne barodan ne de hukuktan bahsedebiliriz. Biz konuşmaya devam edeceğiz” dedi.

YUH OLSUN SİZE! BARO EMİR VE TALİMATLAR İLE KURULUR MU?
Açılan 2’nci barolar hakkında konuşan Yücel, “Siyasetin barolara girmesine yol açacak demiştik, açılış törenine baktığınızda hukukçular değil siyasetçiler vardı... Ankara'da ikinci baroyu kurmak için girişimde bulunanlar, tweet atarak 'bilgi verdik emir ve talimatlarını aldık' demişti. Yuh olsun size! Baro emir ve talimatlar ile kurulur mu? Bizi sevmeyenlerin yaptığı girişimdi, İzmir değerlerine, demokrasiye, cumhuriyet değerlerine sahip çıkar demiştik. Bana göre çoklu baro bu ülkeye yapılmış ne büyük ihanettir. Ele geçiremedikleri avukatlar kalmıştı. Savcılar, hakimleri istedikleri gibi değiştirebiliyorlardı, bir tek baroların ağzını kapatamadılar, susturamadılar. Bakın bir hele kurdukları ikinci baronun yönetiminde yer alanlara he akşam yandaş kanallarda açıklama yaparken bulur musunuz, bulmaz mısınız görürsünüz… Siyasetin göbeğinde yer alan barolardır onlar, kimse bize siyaset yapıyor demesin. Siyasi parti falan değilim, gidip kimse için seçim zamanı oy istemeyeceğim” diye konuştu.

ÜLKEDE YER YERİNDEN OYNUYOR ANCAK UMURUNDA DEĞİL!
Meslektaşlarına bir söz verdiğini aktaran Yücel, bu görevin başındayken hiçbir siyasi olguda yer almayacağını vurgulayarak, Türkiye Barolar Birliğine şu eleştirileri yöneltti:

“İzmir Barosu başkanıyken bırakıp hiçbir yere gitmem, Bu makamı tüm makamların sütünde tutarım demiştim. Beni, İzmir Barosu başkanıyken şu partiden aday oldu diye duymanız mümkün değil. Benim baroma, şehrime biz sözüm var. Biz bu mücadelenin içinden geliyoruz, bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz. Bunu bırakıp hiçbir yere, ne verilirse verilsin, hiçbir yere gitmem.

Ben İzmir Baro başkanıyım şu anda İzmir Barosu’ndaki avukatlara onları yalnız bırakmamak ve birlikte mücadele edeceğimin sözünü verdim. TBB'nin avukat düşmanı, hukuk düşmanı bir anlayışı var. Türkiye'de tek adam neyse TBB yönetimi de aynı. Buna son vermek kaçınılmaz. Avukatların özlük haklarına, işçi avukatlar için bütün mücadelelerin başlayacağı yer orasıdır ancak ortada yok. Sedat Peker açıklamaları üzerine Barolar Birliği ne açıklama yaptı? Ülkede yer yerinden oynuyor ancak umurunda değil, sanırım lavanta yetiştirmeye başlamış. Ancak memleketin düzeni ile ilgili bir açıklama yok. Hukuku teferruat sayan anlayışına gidilir mi? Biz bu anlayışa ileriye gidilebileceğini düşünüyorum. Demokrasiye giden yolun açılmasında, barolar birliğinin büyük bir işlevi vardır ancak bu yönetim nedeniyle bu işlev yerine getirilemiyor, sadece avukatlar için değil ülkemiz için değişmesi lazım.”

BEN YAPABİLİRSEM TBB DE YAPABİLİR
Yücel, 5 bin üzeri üyesi olan barolardan olan İzmir Barosu’nun seçimini bitirdiğini söyleyerek “İki baronunda Ekim ayına kaldı. Onlarda bitirince hadi bakalım diyeceğiz. Barolar birliğinde bu pervazsızlık devam ediyor muymuş açsınlar sandığı görelim. Demokrasiyi uygulayabileceğimiz tek yer sandık. Ben 11 bin avukatın olduğu baro üyesiyim, ben yapabildiysem 376 delege ile de TBB yapabilir diye düşünüyorum. Kaçmak için pandemiye saklanır mı? Her şeyi yapabilir. Partiler yaparken baroları engellemenin arkasında başka bir şey var” dedi.

YAPIYI DEĞİŞTİREMEZSEM KENDİMİ BAŞARISIZ SAYACAĞIM
Baroların kanun gereği ödenmesi gereken pul paraları dışında gelirinin olmadığını söyleyerek, kendine başarı kriteri koyduğunu aktan Yücel, “TBB kimsenin babasının çiftliği değil. Oradaki ekonomik güç de bizlere ait. O yüzden TBB avukat düşmanı derken kastettiğim bu. 150 üyesi olan yere 750 kişilik konferans salonu yapacaksınız ancak 11 bin üyesi olan bir baronun konferans salonu yok. Çok mu iddialı olur biliyorum ancak ikinci dönemde benim başarı kriterim bu. Eğer oradaki yapıyı değiştiremezsem kendimi başarısız sayacağım. Mesele lider seçmek meselesi değildir, anlayışı belirlemektir. Bunu oturttuğunuzda ismin değişmesi çok önemli olmaz. Biz bireyler öne çıkmasın, sistem öne çıksın ve bu da avukatlar için olsun istiyoruz.

Bıraktığımız yerden devam edeceğiz, yaptığımız hiçbir şeyi terk etmeyeceğiz. Komisyonlarımız tam hızıyla çalışacak. Hangi gruba oy verirse versin, çünkü biz komisyonlar için elem yapmıyoruz ki gelip bende çalışacağım burada demesi yeterli bizim için. Kimse sanması 11 yönetim kurulu üyesi bunları yapıyor… Arkadaşlarımızı üretiyor bizde bunların servisini yapıyoruz. Bana kazandın dediklerinde hayır siz kazandınız dedim. Geçin aynanın karşısına kendinize kocaman sarılın dedim. O kadar arkadaş geldi ki şimdiye kadar Çağdaşlara oy vermemiştim ancak çalışmalarınız çok güzel size oy verdim diyen. Ben sabah arkadaşların gözlerini gördüğümde zaten kazandığımız anladım. Biz bunu devam ettireceğiz. Hep birlikteliği, birlikte çalışmayı devam ettireceğiz” diye konuştu.

13 AYDIR ONAY BEKLİYORUZ
CMK için yeni bir sistem geliştirdiklerini ancak bir türlü onay alamadıklarını belirten Yücel, "Sınav olacak dertler bitecek diyordu Feyzioğlu… Böyle bir şey yok. Fakülte sayısı neden bu kadar çok? Bir zamanlar soruyorduk, İlahiyat fakülteleri niye bu kadar çok diye… Neden bu kadar hukuk fakültesi var? Şu an 89 sayı, 139 üniversite de hukuk fakültesi açmak için izin var... Bütün bunlar avukatlığın sorunları. Arkadaşlarımız CMK görevi yapıyor, paralarını aylar sonra alıyor. Bir program hazırladık, biz artık süreci 1 haftada raporunu okuyup arkadaşımızı imzaya çağıracak noktaya getirdik. Bir çalışma yaptık savcılık ile birlikte elektronik olarak tutanaklar imzalanacak. Sonra savcılık bakanlığa yazı yazdı, her koşuldan daha uygun diye ancak 13 aydır olur yazısı bekliyoruz. Bu sisteme olur dediğinde, arkadaşlarımız 15 haftada parasını alabilecek. Defalarca bakanlığı aradık, acaba bunu UYAP üzerinden yapabilir miyiz diye düşündüler ancak ben dedim ki onu yapabilirseniz yapın ancak önde elinizin altındakini açın dedim... 13 aydır uygulanması mümkün bir uygulamaya onay bekliyoruz."

BUYURSUNLAR YARGILASINLAR
İzmir'de savcılığın kararı ile ilgili bazı CMK ücretlerinin ödenmeyeceğini duyurması sonrası kendilerinin net bir tavır takındığının altını çizen Yücel, "Cumhuriyet Başsavcılığı… Konuşarak çözdün bir çok şeyi. Konuşarak çözüm bulamıyorsak o zaman sertleşiyoruz ancak biz konuşmaktan kaçmıyoruz. Ne adalet komisyonu ne savcılık ile çok büyük bir problem yaşamadık. Biz kavga etmek için uğraşmıyoruz. Özkan yücel kalktı sabah kiminle kavga etsem diye düşündü diye bir şey yok. Konuşarak bir şey çözebileceksek eyvallah… Bakanlık geçen gün Antalya ya yazı göndermiş 'bazı CMK'lar için ödeme yapamazsınız' diye. Yememiş içmemiş, savcılık bunu İzmir'e uyarlamış. Hemen yanıtı verdik. Size avukat göndermiyoruz bu uygulamadan dönene kadar diye. Ücret ödenene kadar avukat göndermeyeceğim, yapabiliyorlarsa kendileri yapsınlar. Barolar dışında da avukat bulamazlar. Ben barolara kayıtlı avukatların haklarını koruyorum. Hem benden avukat isteyeceksin hem ücret ödemeyeceksin… Biz buna izin verir miyiz? Avukatın emeğini bu kadar ucuzlatmak, avukatlığı bu kadar değersizleştirmeye çalışmam mümkün değil. Yazdık cevabı gönderdik bozulmuşlar bize, cevabımızı bekleseydiniz sosyal medyadan paylaşmadan önce diye… Yargılanırım, avukat göndermedi diye ancak gerekirse avukat göndermesini tümüyle kapatabilirim. Yargılarlar beni, buyursunlar yargılasınlar."

GELİRSE TABİİ Kİ SOHBET EDERİM
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün İzmir'de olduğunun hatırlatılması üzerine, kendisinin bakanla görüşmek isteyip istemeyeceğinin sorulması üzerine de konuşan Yücel, "Gelirse, bu ülkenin bakanı ve meslektaşımız sonuçta. Gelirse neden sohbet etmeyeyim. İzmir deki eksiklikler ile ilgili söyleyeceklerimiz var" diye konuştu.

Bakan'a kendisisinin görüşmek için gidip gitmeyeceğine de değinen Yücel, "Bende giderim gerekirse tabii ki. Fiziken gitmek konusunda çekincem yok. Bende mümkünse günümü sorunsuz geçirmek isterim" dedi.

AVUKATLARIN CEBİNE BİR ŞEY GİRMEDİ, İŞİ 2 KAT ARTTI!
Yapılan bazı çalışmaların kendileri için yarardan çok zarara yol açtığını belirten Yücel, "Bir düzenleme geçti bizde dahiliz dediler… CMK görevleri için çocuk mahkemeleri için ayırıp KDV oranını yüzde 8'e düşürdüler, avukatın cebine bir şey girdi mi? Hayır, ancak bizi iki tak iş yükü verdi. Geçenlerde tevkifat ile ilgili bir iş yapıldı, açıkça bir madde var vekalet ile yürütülen işler buna dahil değildir diye. Biz bunu dediğimizde Barolar Birliği'nin tevkifat yapılması yönündeki yazısını verdiler."

GÖREV İLFİTADA TABİİ DEĞİLDİR!
Bir izleyici tarafından yöneltilen 'TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nun yaptığı hiç mi iyi bir şey yok' sorusuna da yanıt veren Yücel, "Yeşil pasaportu söyleyeceklerdir ancak zaten hakkımızdı. Bir parmak yeşil pasaport çalıp ağzımıza kaybettiklerimizi, yapamadıklarımızı kimse unutturmaya kalkmasın. Vekâletnameleri neden avukatlar hazırlayamıyor? Niye noterlere gitmek zorunda kalıyoruz? Nende ihtarname gönderemiyoruz? Biz bunların hepsini söylüyoruz. Görev gereği yapılan şeyler iltifata tabii değildir. Zaten yapmanız gereken bir şeydir. Ben raporları okumam lazımken okusam bundan iltifat mı beklemem gerekiyor? Zaten benim işim. Hiç mi iyi bir şey yok diye düşünürsek, aklımda bir şey yok" diye konuştu.

 
Gemi söküm tersanesinde feci kaza: 1 ölü 1 ağır yaralı!
 
Hastanede yangın faciası: 44 ölü, 67 yaralı!
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
bucalı 13 Temmuz 2021 Salı 17:27

Tamam tamam ilk seçimde CHP den vekilsin. ....

Yorumu oyla      2      3  
haydar haydar 13 Temmuz 2021 Salı 08:24

seçimi kazanıp göreve gelmişsin ilk işin iktidarı eleştirmek olmuş. biraz soluklansaydın keşke görüşüp istişare etseydin belki ortak bir nokta bulurdun. ne geçecek eline şimdi?

Yorumu oyla      5      4  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Gemi söküm tersanesinde feci kaza: 1 ölü 1 ağır yaralı!
İzmir'in Aliağa ilçesindeki gemi geri dönüşüm bölgesi içinde, gemi sökümü ...
İzmir Mavi Treni 15 ay sonra yeniden yola çıktı
Koronavirüs tedbirleri kapsamında geçen yıl mart ayından bu yana ara verilen ...
Çarşı Grubu davasında flaş karar!
Yargıtay'ın beraat kararlarını bozmasının ardından Gezi Parkı olaylarına ...
 
İzmir'de otobüs ile TIR çarpıştı: 3 yaralı!
İzmir'in Tire ilçesinde otobüs ve TIR'ın çarpışması sonucu 3 kişi yaralandı.
Bilimden belediye binası raporu: Yıkım tavsiyesi!
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz Ayı Oturumu'nda İzmir Büyükşehir ...
Erdoğan açıkladı: Bayram tatili 9 gün!
Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesinin değerlendirildiği kabine toplantısı ...
 
MİT operasyonuyla Türkiye'ye getirilmişti, tutuklandı!
MİT operasyonuyla Türkiye'ye getirilen FETÖ'nün sözde Orta Asya sorumlusu ...
Karataş Sahili'nde ceset bulundu!
İzmir'de, denizde hareketsiz yatan kişinin yapılan kontrolde öldüğü tespit ...
Kazada can vermişti... İzmir depreminde 10 kişinin kurtarılmasına yardım etmiş
2002 yılında madendeki iş kazasında babasını kaybederek yetim kalan ve ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Acil çözüm şart!’
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Beyaz tren...
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
'Memleket' küçülüyor!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Afyon üstünden Akşehir’e... (Gezi notları)
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Çıkışlar kapalı
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Çocuklukta yaşamsal sorunlar üzerine
Ümit YALDIZ
Ümit YALDIZ
Değişimin ayak sesleri!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
19 Mayıs'tan Lozan'a...
Dr. Hakan Tartan
Dr. Hakan Tartan
Tasarruf öyle olmaz; böyle olur!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva