Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi Menemen'de Menemen Belediyesi eski Başkanı Serdar Aksoy'un tutuklanması ile başlayan süreç sonrası yaşanan tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Hakkında çıkan suçlamalar sonrası partisinden istifa eden ve kısa bir süre içinde de tutuklanan Serdar Aksoy sonrasında Menemen Belediyesi'nde Başkan Vekilliği seçimi tartışmalara neden olmuştu.
Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı arasında yaşanan Başkan Vekilliği krizinde ilk seçimlerde CHP'den 3 fire çıkarken kuraya giden seçimlerde fanustan çıkan isim Millet İttifakı adayı olmuştu. Yaşanan kura çekimi sonrası kuranın yapılışına Cumhur İttifakı'ndan itiraz gelirken, gerçekleştirilen kura mahkeme kararı ile iptal edildi. Mahkemenin iptal kararını açıklamasından önce Menemen'de yeniden Başkan Vekilliği seçimi gerçekleştirilirken, gerçekleştirilen kuradan çıkan isim Cumhur İttifakı adayı olmuştu.
Yaşanan gelişmeler sonrası ise Cumhuriyet Halk Partisi'nde '3 fire' tartışmaları yaşanmıştı. Süreç başında 1 CHP'li Meclis Üyesi istifa ederken, geçtiğimiz ay gerçekleştirilen ilçe belediye meclisinde ise CHP içinde yeni bir 'fire' tartışması daha çıkmıştı.
ÖNCE DİSİPLİN, SONRA İSTİFA
Başkanvekili Aydın Pehlivan'ın 65 milyon lira borçlanma yetkisi talebi Meclise sunulurken, yetki talebi Cumhur İttifakı Üyeleri ve 3 CHP'li ismin oyları ile kabul edilmişti. Cumhuriyet Halk Partisi'nde 3 ismin grup kararına aykırı oy kullanması sonrası ise parti içinde eleştiriler üst seviyeye çıkarken, Menemen Belediyesi Meclis Üyeleri Hasan Ünal, Rasim Yigit Özge, Ali Aydın disipline sevk edilmişti. 15 Mart günü disiplin sürecinin tamamlanmasını beklemeden partiden istifa ettiklerini açıklayan Meclis Üyeleri, yayımladıkları istifa metni ile çok sert açıklamalarda bulunmuştu.
MECLİSTE ÇOĞUNLUK GİTTİ
Üç ismin istifası sonrası ise 2019'da gerçekleştirilen yerel seçimlerde Menemen Belediyesi'nin yönetimini kazanan ve sonrasında kura sonucu yönetimi kaptıran Cumhuriyet Halk Partisi, Meclis'te bulunan çoğunluğunu da kaybetmiş oldu.
Yaşanan gelişmeler üzerine gazetemize konuşan Cumhuriyet Halk Partisi Menemen Belediyesi Meclis Üyesi Deniz Karakurt, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
GENEL MERKEZ YÜZDE 99 TESPİT ETMİŞTİ, BORÇLANMADA HER ŞEY ORTAYA ÇIKTI
CHP Menemen Belediyesi'nde 3 Meclis Üyesi'nin istifasını değerlendiren Deniz Karakurt, "Burada iki konu var aslında. Aynı arkadaşlarımız Başkan Vekilliği seçim gününde de aleyhimize oy kullanmıştı. Bunun ilk tespitini Genel Merkez yapmıştı ama yüzde 99'luk bir tespitti. Bu 3 isim için borçlanma yetkisinde ne yapacaklarını görmek istediler işlem yapmadan önce. Şu an yüzde 100'lük tespit yapılmış oldu bu olayın ilk boyutu. Bir diğeri de borçlanmaya ilişkin yetkiler yasaya aykırı bir durum. Bunun yasaya aykırı olmasına rağmen AK Parti yani Cumhur İttifakı ile ortak bir hareketle verilmiş bir karar var. Sonuç olarak ortada bir grup kararı vardı ve grup kararında bu oylamada kullanılacak oyun gerekçeleri de belliydi. Buna rağmen böyle bir hareket ettiler. Ayrıca o Meclis'te sadece borçlanmada değil, farklı bir madde de ortak karara aykırı bir oy kullanımı oldu. Eleştirilerin hiçbir altyapısı yok. Sonuç olarak CHP'ye daha önce Başkan Vekilliği seçiminde ihanet edenlerin bu tarz açıklamaları tamamen gündemi saptırmak ve yapılanları örtbas etmek için yapılmış" dedi.
CHP'Lİ OLARAK BUNA GÖZ YUMMAMIZ MÜMKÜN DEĞİL
İstifa eden isimlerin kendisi hakkında ortaya attığı “daha önce grup kararına aykırı davranmıştı” açıklamalarına değinen Karakurt, "Ben isim olarak arkadaşlarımızın Cumhuriyet Halk Partili olduklarına inanmıyorum. Benim faaliyet raporuna hayır dediğim noktada haklı olduğumun sonuçları ortaya çıktı. Aslında orada yapılması gereken diğer arkadaşlarımızın da faaliyet raporlarına hayır demesi gerekiyordu. Çünkü ortada ne olursa olsun yaşadığı bir işlem vardı. Cumhuriyet Halk Partili olarak buna göz yummamız mümkün değildi. Bu konuda benim ile ilgili herhangi bir şikayet olmadı. Benim hakkımda da şikâyet olsaydı benim hakkımda bir disiplin süreci işletilirdi ve ona göre karar verilir ya da verilmezdi. Biz bu konuda ceza alabilir ya da aklanabilirdik ancak zaten bunları göze alarak bu kararı verdik. Amacımız CHP'yi korumaktı. Yani aslında niyet çok önemliydi" diye konuştu.
BELEDİYE BAŞKANININ TUTUKLANACAK OLMASINI ÖNGÖRMEK MÜMKÜN DEĞİL
Sözlerine Aksoy döneminde faaliyet raporuna neden ret oyu verdiğini söyleyen Karakurt, "Cumhuriyet Halk Partili olmadıkları… Özellikle öyle cümleler kullanılmış ki sanki başkanın gitmesi için gerekli zemin hazırlanmış gibi… Türkiye'de hiçbir belediye başkanı bu suçlama ile tutuklanmıyor. Yolsuzluk yapılan dosyalar var, hatta yakın dönemde yaşadık mental yorgunluk dendi, görev değişikliği dendi… Tutuksuz yargılanan belediye başkanları var. Belediye başkanının tutuklanacak olmasını öngörmek mümkün değil. Zaten savcılıktaki bu konuyla ilgili dosyalar bizim elimizde de yoktu. Biz sadece bununla ilgili duyumlarımızı ilettik ve itirazlarımızı gerçekleştirdik. Parti organlarına bunu ilettik ve parti organlarımızı da bizi haklı buldular ve müfettiş gönderdiler. Biz o dönemde haksız olsaydık parti bu incelemeyi yapmazdı. Biz yasal süreci aslında başlatıp yargının önünü açmış olduk. Hukukun gereği buydu. Borçlanma yetkisinde de, bu yetki yasaya aykırı. Ben Serdar başkan döneminde de faaliyet raporunu yasaya aykırı olduğu için hayır demiştim. Yasaya aykırı olan bir şey için oy kullanmayan birini disipline sevk edemezsiniz. Yani benim durumum çok farklı. Yasaya aykırı olduğu için hayır demiştim ben. Ancak burada yasaya aykırı olan durum, Cumhur İttifakı ile bir olup kabul oyu veriliyor. Başkan Vekilliği döneminde de arkadaşlarımızın gerçek tavrı da ortaya çıkmıştı" ifadelerini kullandı.
AZINLIKTA KALSAK DA GERÇEK CHP'LİLER OLARAK NİTELİKLİ BİR ÇOĞUNLUK İLE KALDIK
Menemen Belediyesi'nde Meclis Üyeleri sayısında azınlığa düşmelerini de değerlendiren Karakurt, "Olanlar bizim için çok üzücü fakat nitelikli çoğunluk önemlidir. Biz azınlıkta kalsak da gerçek CHP'liler olarak nitelikli bir çoğunluk ile kaldık. Sonuna kadar mücadelemizi de sürdüreceğiz. Zaten Başkan Vekilliği seçimlerin hukuksuz olarak gerçekleştirildiğini bütün Menemen halkı biliyor. Üç sene sonra eğer bu dönem içinde yargı bizim lehimize karar vermediği ya da farklı bir gelişme olduğu takdirde, yeniden seçim olacak. Halk her iki durumu da değerlendirecektir. Hem hukuksuz olarak bizden alınan, gasp edilen oylarımızı da değerlendirecektir, hem de biz içimizde yaşadığımız bu 'aklanmayı' da halk değerlendirecektir. Cumhuriyet Halk Partili olarak bizler hiçbir partinin yapamadığı bir şekilde mücadele ettik. Kendi belediye başkanımıza karşı bir mücadele verdik ve yanlış yapan insanları kendi aramızdan ayırma yoluna gittik. Bir tane belediye kaybetmemiz hiç önemli değil, onu tekrar alırsınız. Ancak biz bile bile yapılana göz yumsaydık asıl o zaman kendi partimize ihanet ederdik. Biz göm yummadık ve bunun içinde azınlığa düştük. Bu hiç önemli değil. Bir tane belediye eksik olur, fakat CHP'nin ilkeleri burada devam eder ve bir sonrası dönem yeniden seçim alınır" dedi.
MENEMEN BELEDİYESİ'NİN KASASINDA YETERLİ GELİR VARDIR
Menemen Belediyesi'nde gerçekleşen haciz ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Karakurt, konu hakkında siyaset yapılmaması gerektiğini vurguladı. Karakurt, "Belediyenin borçlu olduğu bilinerek alındı. Bizim dönemimizde de hacizler vardı. Bu borç ödemelerine ilişkin gerekli incelemeler ve hassasiyet gösterilirse, maliyete uygun bir planlama bütçede yapılırsa borçlar ödenemeyecek durumda değil. Menemen Belediyesi'nin kasasında aslında yeterli gelir vardır. Eğer bu icra dosyalarına ilişkin gerekli hassasiyet gösterilip avukat arkadaşlara gerekli ödeme planı çıkarılsaydı bu hacizler gerçekleşmezdi. Oradan kaldırılan televizyon ve koltuk 2 milyonluk borcu karşılanmaz. Bunlar bazen avukatların zorlama amacı ile yaptığı hacizlerdir, psikolojik baskı yapmak için yapılır. Bunun önüne geçmek Başkan Vekili'nin elindeydi. Avukatları çağırıp bir ödeme planı yapılıp bu hacizler gerçekleşmez ve hiç bu konuda gündeme gelmezdi, böyle bir konu üzerinden de siyaset yapmanın bir anlamı yok" ifadelerini kullandı.