HABERLER>GÜNCEL
26 Ağustos 2021 Perşembe - 08:36

İZDEDA'dan odalara 'emsal artışı' tepkisi: O parayla pavyona gitmeyeceğiz!

30 Ekim depremi sonrası depremzedelerin sıkça gündeme getirdiği emsal artışı ile ilgili itiraz edenlere tepki gösteren İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan, "Şimdi emsal artışını da mahkemeye taşıyacaklarmış. Biz emsal artışını alıp 5 katın üstüne 3 kat daha yaptırtıp, o para ile pavyona gitmeyeceğiz. Depremzedeyiz biz, mağduruz. Depremzedeye vurmayın, gidip o bölgedeki  yüksek katlı inşaatlara vurun, vurabiliyorsanız" dedi.

İZDEDA dan odalara  emsal artışı  tepkisi: O parayla pavyona gitmeyeceğiz!

EGEDESONSÖZ - İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan, Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Yazar Muhittin Akbel'in sorularını yanıtlayan Özkan, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

30 Ekim günü deprem anında yaşadıklarını anlatan Haydar Özkan, "Biz iyi kötü okuyup, dünyaya karşı duyarlı olan insanlarız. Geçmişte hep okurken deprem anında şunları yapacaksınız, gibi şeyleri çok dinledik ancak deprem anında hiçbiri aklınızda kalmıyor. Ben deprem esnasında tek başıma evdeydim. Normalde salonda olurdum. 9 metrelik koridor üzerinde kuruluydu evim. O gün yalnızdım, ütü yapayım dedim ve gelin olan kızımın eski odasına gittim. Oraya neden gittim, nasıl gittim, ben de biliyorum. Belki de o anı yaşamam lazımdı. Sallanmaya başladık, sonrası bizim yan binamızın birleşim noktasının açılıp kapandığını gördüm. Aklıma gelen şeyler; cep telefonum yanımda değildi, sonra nereye yatarım da kendimi korurum, dedim. Beni acaba salonda mı, yoksa başka bir oda da mı bulurlar, diye düşündüm. Deprem çantamız vardı, onu bile bile alamadım. Aklıma gelmedi. Bence deprem çantası binanın içinde bile olmamalı, binanın dışında herkes için bir alan oluşturulmalı deprem çantası yerine. İndik aşağıya, benim evim 6'nci katta ancak çatlak dahi yoktu. İnerken alt katlarda asıl sorunları görmeye başladık. Orada insanları karşı tarafa geçirmek istedik. Karşı tarafa geçirdik ki bina insanların üstüne yıkılmasın. Telefonlar kesildi ve telefonlar geri geldikten sonra sosyal medya devreye girince, İzmir'de bir şeyler vardır diye düşündük. Allah düşmanımın bile başına böyle bir şey vermesin" ifadelerini kullandı.

BAKANLIKTAN TEST YAPILSA, KİMSE O APARTMANDA OTURMAZDI
2017 yılında binalarını kontrole soktuklarını ancak apartman sakinlerinden dönüşümü için itiraz geldiğini belirten Özkan, "Ben 2004 yılında İzmir'e tayin oldum ve geldim. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gidip sorduğumda test yaptırmak istediğimi bildirdiğimde, ‘Müteahhit ile anlaştınız mı?’ dediler. ‘Sizin eviniz 99 öncesi yapılmış, büyük ihtimalle riskli yapı olarak çıkacak, biz de size, yıkıp yeniden yapın diyeceğiz’ dediler. Biz de normal firmaya karot testi yaptırdık. Beton seviyesi sıkıntılarından kaynaklı biraz sıkıntılı, demir karkası ise iyi durumda çıktı. O dönemler evini yeni almış ablamız ben kesinlikle yıktırmam, kesinlikle krediyi ödeyemem demişti. Aynı kişi, depremin olduğu gün gelip bize evi yıktıralım, dedi. Şu anda yaptırmış olduğumuz gibi bakanlık testleri yapılmış olsaydı kimse o apartmanda oturmazdı" diye konuştu.

DERNEĞİMİZİN KURULMASINA, BAŞKAN SOYER VESİLE OLDU
Depremzedelerin dernekleşme süreci ile ilgili de bilgi veren Özkan, o dönemi şöyle anlattı:

"Dernek çok fazla aklımızda yoktu. Devlet memurluğundan geldiğim için böyle bir şeyin içinde olmak fikri yoktu. Böyle bir fikir aklımın hiç kenarında dahi olmadı. Biz sadece kendi sorunlarımız ile uğraşırken, AFAD'a gittiğimde 65 yaş üstü amcamızın orada yalvardığını gördüm. Görevliye ‘Beni Çevre ve Şehirciliğe gönderme, orada beni ciddiye almıyorlar, adam yerine koymuyorlar’ diyordu. Arabası yoktu, gidip gelemiyordu. Bayraklı Belediye Başkanımız Serdar Sandal, deprem noktasına ilk geldiğinde kurduğu bir grup vardı; yöneticiler ve kapıcılardan oluşan. Herkes oradan bir şey bekliyordu. Ben de burada kendi kendimize olduğumuzu söyledim. Şehircilik bakanlığının görevlisi, bana, ‘Sorununuz mu var?’ dedi. Ben de ‘Sorunumuz var ama siz kendinizi geliştirdiniz mi?’ diye sordum. Çünkü o görevli, hiçbir şey bilmiyordu. Baktım sorunlarımızı çözemeyecekler, biz de yöneticiler ile birlikte bir platform kurduk. Oradan bir şeyler konuşmaya başladık ancak insanların yaş grubu yüksek olunca okumuyorlardı. Ben de video çekip atmaya başladım. Bizim platformdaki kişi sayısı 700-800'e geldiğinizde Bayraklı Belediyesi’nden randevu istedik. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile görüşmeye gittiğimizde, 2-3 cümle sonra Tunç Bey bize ‘Dernek kurun’ dedi ve öyle dernekleşeme süreci aklımıza yerleşti. Özetle, dernekleşmemize Tunç başkanımız vesile oldu. Zaten Sayın Soyer bize çok yardımcı oldu, hem dernek binamız, hem elektrik, su konusunda...  Biz dernekleşme öncesinde Sayın Valimiz ile de randevu almıştık. Sayın Valimiz gelecekti bize ancak tam o sırada sel oldu. Derneğimizi, işimiz bittikten sonra feshetmeyi planlıyorduk. Fakat gördük ki, bu işler öyle 3 yılda bitecek gibi değil. Sonuçta 79 bin hasarlı konut var bölgemizde. "

EMSAL ARTIŞI VE PROJE ALANI MASAYA YATIRILMALI
Sorunlarını ilk etaptaki 3 konu ile özetleyen Özkan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bizim için ilk etapta 3 konu önemli. Birincisi, proje alanı. Burada 1500 konut yapılıyor. 7 proje alanı var. Bize göre alınan yanlış bir karar var. Cumhurbaşkanımızın depremden önce yapmış olduğu; ‘İstanbul’a yazık ettik, yatay mimariye geçelim’ diye bir açıklaması vardı. 7 katlar 5 kata düşürülünce, bu, yüzde 40 oranında küçülme demekti. Bu uygulandı proje alanında.  Bakanlığın, alan artışı yaptık, demesine rağmen benim 130 metrekarelik evim 82 metrekareye düştüyse, ben güceniyorum devletime. Kura usulü olması da ayrı bir sorun. Yani 7'nci kattaki biri 1'nci kata düşerse, burada da bir sıkıntı var. Proje alanında artık 7'nci kata çıkma fikrini kabul etmiyorlar. İkincisi, yine proje alanında 2 ödeme şekli var; ağır hasarlı olarak yıkılan bina yapılırken buradaki ödeme şekli, ağır hasarlı için yüzde 50'sinin ödenmesi ve 2 yıl ödemesiz 18 yıl geri ödemeli.  Bu normalde devlet tarafından tamamen ödenmeli. Biz de diyoruz ki proje alnındaki herkesi aynı kefeye koyun ve 2 yıl ödemesiz 18 yıl geri ödemeli yapın. İlk isteğimiz bu. Projenin dışındaki alanlar ödeyemeyecek. Bir evin inşası 450 binden başlıyor. Ben bunu ödeyemem. Bir emsal artışı gerçekleştirirsek yüzde 30'luk, bunu müteahhide verirsek, bu para 200 bine düşerse, devlet de 2 yıl ödemesiz 25 yıl şeklinde ödemesiz yaparsa, ancak bizim işimize yarar. Ben borcu bitmiş biriyim ancak bir de evini yeni almış, ev borcu ödeyen, şu anda evi ortada olmayan kişiler var. Borcu birleştirmek isterse de banka, eskiden 0,60'tan çektiysen şimdi 1,50'dan çekmen lazım diyor krediyi. Birilerinin bir şey yapması lazım.  Emsal artışı konusu ve proje alanındaki insanlarla bir araya gelip bir ortak noktaya oturtulabilir."

REKLAM PARASINI BİZE VERSE DAHA FAZLA REKLAMLARI OLURDU
Deprem öncesi vatandaşların yaptığı DASK sigortası için firmaya ateş püskürten Özkan, ağır eleştirilerde bulundu:

"DASK'ın bize hiç yardımı olmadı. Reklam firmalarına daha fazla desteği oldu. Reklama çıkan sanatçılar için seviniyoruz, iyi paralar aldılar herhalde. Biz bu dünyada DASK'a hakkımızı helal etmiyoruz. Ağır hasarlı evi yıkılmış insanlara parasını vermek için DASK, 4 ay ayak diretti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verdiği hasar kaydını kabul etmiyor, kendilerine ait ekspertizin görmesi gerektiğini söylüyor. Bir de burada hasar ayrımı var. Orta ve hafif hasarlı binalar için ‘Ben sizin evinizi eski haline getiririm’ diyor. Ancak ev soyulmuş zaten, bina yok ortada… Onda da 6 bin TL veriyor. 200 TL gibi komik rakamlarla, 13 bin TL gibi rakamlar aldı orta hasarlı binalarımız. Hafif hasarlı 1000 TL aldı badana parası olarak. Reklamlara verdikleri parayı bize verseydi DASK, biz daha fazla reklamını yapardık bu kurumun.”

VURUYORSANIZ DEPREMZEDEYE DEĞİL, YÜKSEK KATLI İNŞAATLARA VURUN
Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman'ın K planları ile ilgili kendisini örnek göstermesi ile ilgili soruya da yanıt veren Özkan, "K planları işe yarıyor. Burada bir sıkıntı varsa, benim daireme geldi. Ben çıkarcı biri olsaydım, benim evim 96 metrekareden 60 metrekare düşüyor ancak bu sadece benim. Bu yüzde 1'lik duruma denk geliyor. K planları işe yaradı, yarıyor. 7 kattan 5 kata düştü proje alanında. Burada bu sıkıntı yaşamasın diye belediye akıllıca bir şey yaptı ve plan notunu hayata geçirdi. Burada sıkıntı sadece benim binama denk geldi. Biz emsal artışını istiyoruz, diyoruz ki; sizin için çözüm değil, sizle birlikte Kahramanlar’dan çıkalım bir gün yola. Sağ taraftan Türkerler’den girelim ve Folkart’a kadar gidelim, orada bana neden 5 katlık bina 7 kata çıkamazmış söyleyin. Bana bir tane sosyal donatı alanı gösterin. Siz bunları mahkemeye verdiniz mi? Veremediniz. Mahkemeye veremediniz de tetikçiniz Ankara'ya mı mahkemeye verdirttiniz? Şimdi emsal artışını da mahkemeye taşıyacaklarmış. Biz emsal artışını alıp 5 katın üstüne 3 kat daha yaptırtıp o para ile pavyona gitmeyeceğiz. Depremzedeyiz biz. Depremzedeye vurmayın gidip oradaki yüksek katı inşaatlara vurun, vurabiliyorsanız."

BİZİM AMACIMIZ BAĞCIYI DÖVMEK DEĞİL SORUNU ÇÖZMEK
Konutları az hasarlı olarak tespit edilen vatandaşların depremzededen sayılmamasını eleştiren Özkan’ın bu konudaki sitemleri şöyle:

 "79 bin arızalı alanımız var. 1500 tanesini proje alanında yapıyor devletimiz. Proje alnında mimar çizimi yaparken yatak odasına çift kişilik yatak sığdıramamış! Boyutları böyle evler var. 2 bin 500 civarında da depremzedenin ağır hasarlısını görüyor devlet, gerisini görmüyor. 75 bine düştü bu sayılarla. 75 binin, 7 bin civarında olanını Dünya Bankası kredisinin kurtaracağını düşünüyoruz. 68 bin de az hasarlı olarak kalan ancak evinde oturamayan vatandaşlar var. Bunları depremzede olarak görmüyor devlet. Bu derneğin en güzel tarafı, aksaklıkları ortaya çıkarması. Bakanımız ile görüşüyoruz. Bizim amacımız kavga etmek değil, sorunları çözmek. Biz sadece mağduruz. Akıllıyız seyrediyoruz, kimle, bizim için ne yapılıyor, ona bakıyoruz. Ancak 9,5 aydır bir tane çivi çakılmadı. Rezerv alandaki yerlerle ilgili bakanımızın açıkladığı 8 bin 500 konut yapılması konusu var. 3 bin tanesi ağır hasarlılara verilecek, dediler. Proje alanı dışındaki kişilere yapılmış bir haksızlık var burada. Bizim bu konuyla ilgili çözüm önerilerimiz var; yüzde 50'si değil de yüzde 60'ı ile satılsa ne olacak? Biz orada dışarıdan biri istemiyoruz. Benim yan komşum kiracıydı, şimdi onun günahı ne? Bu alamaz mı oradan? Biz hiçbir konutu ücretsiz alamıyoruz, devletimiz tüm konutlarını satıyor. Rezerv alandakiler de yüzde 50 devlet yüzde 50 biz ödeyeceğiz. Mecburiyetten rezerv konut alanlarına da talep var."

GEREKİRSE CUMHURBAŞKANININ KAPISINDA YATARIM
Tüm partilerin milletvekillerine de 'destek' çağrısında da bulunan Özkan, "Siyasete kesinlikle karışmak istemiyoruz. Onlarda bunu biliyorlar. Biz siyaset yapmak istemiyoruz. İzmir milletvekili sayımız 28… Bizle ilgilenen AK Parti'den Necip Nasır, Hamza Dağ, CHP'den de Atilla Sertel Bey ilgileniyor. Diğerlerinin hiçbiri ilgilenmiyor. Biz onlara, gelmeyin, demiyoruz, halimizi hatırımızı sormadan hakkımızda depremzede öyle şöyle demeyin, diyoruz. Bizim yanımıza gelin diyoruz. Belediye başkanları arasında bizimle birlikte olan Sayın Serdar Sandal var. Bizimle en çok ilgilenen ilçe belediye başkanı kendisidir. Fakat çözüm noktasında kilitleniyor. Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer de yanımızda bu konuda. Kredi çalışmalarının olduğunu biliyoruz ancak bunla ilgili bir takım çatışmalar var, biz bu konulara girmek istemiyoruz. Biz siyaset yapmıyoruz ancak 9,5 ay geçti. Acaba konuşmak çok mu zor? Biz dedik ki, bir araya gelin, bana depremzedeler kızdı; ‘Niye yalvarıyorsun?’ diye. Ben Cumhurbaşkanımızın kapısına gidip yatmaya razıyım, yeter ki sorunumuz dinlensin. Biz her yerden ulaşmaya çalışıyoruz kendisine ancak randevu alamadık. 2 klasör dilekçe ve 1 mektup yazmıştım, Cumhurbaşkanımıza iletildi dendi Necip Nasır vekilimiz tarafından ancak sonuç alınamadı."

BU BİRLİKTELİK TÜRKİYE YE ÖRNEK OLACAKTIR
Emsal artışı konusunda İzmir'deki partilerin il başkanlarından sonra İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yer alan 4 partinin grup başkanvekiline de çağrıda bulunana Özkan,  şunları söyledi:

"Biz dedik ki hep, görüşün… Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İl Başkanı Deniz Yücel, AK Parti İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’yi ziyarete etti. Bu görüşmenin mimarı biziz. Tesadüfen AK Parti İl Başkanlığı’ndan gittiğimizde öğrendik, Tunç Bey kendilerini çağırmış. İkinci görüşmeden sonra ümitlerimiz arttı. Çünkü emsal konusu gündeme geldi. Emsal konusunu Necip Nasır vekilimizle görüştüğümüzde dedik ki ‘CHP tarafı emsal artışını getirirse, sizin tarafınızdan itiraz olur mu?’. ‘Hayır’ dedi, ‘Devlet tarafından itiraz gelecek mi?’ ‘Hayır’ dedi. Görüyoruz ki durum şu an Cumhuriyet Halk Partisi'nde. Biz 10 aydır bunu bekliyoruz. Ne olursunuz, İl başkanları bir araya gelin, çözün diyoruz. Şimdi de bekliyoruz ki grup başkanvekilleri gelip bizi ziyaret etsin ve neden bunu istediğimizi söyleyelim. Bu sorun bir an önce halledilse… Biz grup başkanvekillerini bekliyoruz. İl başkanları zaten görüşecektir. Bu konuda İzmir demokrasisi Türkiye’ye örnek olacaktır."

BİZİM DE CANIMIZ YANDI, ONLARI İYİ ANLIYORUZ
30 Ekim'in devre arasında Ankara'ya giderek eylem yapma niyetleri olduğunu dile getiren Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz eylem planımız hazırlamıştık. Temmuz 31'de plan yaptık miting için. Temmuz'dan önce de Türkiye'nin her tarafında yangınlar başladı. Sonra sel felaketleri yaşandı. Bizler de zaten 'zedeyiz'. Oradaki insanlara haksızlık olurduk, mitingi düşürdük, zaman dilimini kısalttık ve temsilci olarak basın açıklaması yaptık.  Bizim canımız yandığı için onları çok iyi anlıyoruz. Bizim o eylememizden sonra hareketlilik başladı. Eylül ayından itibaren eylemlere devam edeceğiz. Eylül ayında ilk olarak belediyelere gideceğiz, Ekim'de de Ankara'ya gideceğiz.  Eğer isteklerimiz ile ilgili bir hareket olmazsa, depremin yıldönümünde, 30 Ekim’de Ankara'ya gideceğiz. Biz vekillerimizi sıkıntılarımızı çözmek için Ankara'ya bekliyoruz. Bazı depremzedelerin okula gidecek çocuklarına kıyafet bile alamadığını söylemek istiyorum. İleriki dönemde okula gidecek öğrencilerin kıyafetlerini bile alamayan depremzedelerimiz var, bunlar için ücretsiz konser verelim diyen sanatçılarımız var. İleriki süreçte bu önerileri değerlendireceğiz, çünkü biz de ne yapılması gerekiyor çok bilen kişiler değiliz sonuçta, depremzedeyiz yani. "

GEREKİRSE TÜM BELEDİYELERİN ÖNÜNDE EYLEM YAPARIZ
İzmir'de bulunan 30 ilçe belediye başkanına da depremzedeler adına çağrıda bulunan Özkan, sözlerini şöyle tamamladı:

 "Bayraklı belediye başkanı bizimle ilgileniyor dedim ancak bütün ilçe başkanları depremin İzmir'de olduğunu bilsin ve o depremzedeleri kapısından kovmasın. Bu insanlar duygusal insanlar, evini kaybetmiş insanlar. Belediyenin personeli ayak ayak üstüne atarak, küstahça depremzedeyle konuşmasın. Aksi halde gidip her belediye önünde eylem yaparız. Herkes bir ay yardım etti, doğrudur. Hepsine çok teşekkür ediyoruz, haklarını helal etsinler. Ancak bir ayın sonunda bizlerle tek ilgilenen, Serdar Sandal başkan oldu.”

 
Türk askerinin tahliyesine başlandı
 
Bornova'da aşure buluşması
YORUMLAR
Toplam 8 yorum var, 8 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Oğuz Kaan 27 Ağustos 2021 Cuma 08:42

Emsal artışı kente ihanettir. Bunun aması maması olmaz. Günü kurtarmak için geleceği karartan çözümler kabul edilemez. Meslek odaları aklın ve bilimin rehberliğinde raporlar hazırlarken, menfaatlerine dokunduğu kimselerin saldırısına maruz kalıyor. Depremzedelere devlet doğrudan yardım etsin.

Yorumu oyla      2      3  
Twitter vekilliği 26 Ağustos 2021 Perşembe 14:33

Marmara'da büyük deprem olsa ne olacağı aşağı yukarı belli oldu. Temel atma şovları bitti, yetkilileri ara ki bulasın. Tweet atan vekiller, tweet atmaya devam.

Yorumu oyla      2      3  
Güldogdu Akgün 26 Ağustos 2021 Perşembe 14:04

Dask zorunlu tutuluyor ev alırken ev satarken .ama iş dask''ın görevini yapmasına geldiginde dask amacının dışında davranıyor. Dask yaptırırken alacağınız evin m2 si üzerinden yaptırın.cunki dask ödemeyi poliçe üzerinde ne yazıyorsa onu ödüyor.m2 ile birim fiyatı çarpılarak belirlenmesi gerekiyor poliçe üzerinde yazan teminat tutarı. Ama çoğunlukla ödenmesi gerekenin altında yazılıyor policeye. Dask kullanmayı bilmeyince de yazana razı olunuyor.Ben depremden 9 ay sonra alabildim teminatimi çok zor bir süreç oldu.

Yorumu oyla      3      3  
Güldogdu Akgün. 26 Ağustos 2021 Perşembe 13:50

Merhaba Kusadasindan.Izdeda Başkanımız Haydar Özkan bey durumu çok güzel anlatmış.Tesekkur ediyorum. 30 Ekim depreminde kusadasinda 386 bina hasar aldı.fakat izmirde binalar yıkılınca biz gündeme dahi gelmedik.9.5 aydır Evlerimizi yeniden nasıl yaparız diye düşünüyoruz muteahitler yüksek fiyatlar istiyorlar krediler yüksek depremzede zaten kira yükünün altında ekonomik kriz var işsizlik var.depremzedelerin çoğunluğu emekli ve dul maaşıyla geçiniyor. Aylardır uğraşıyoruz belediyeye gittik emsal artış talep ettik bize mevzuat değişikliği gerekli dendi.istiyoruz ki fazladan verilecek kat fazlasını muteahite verelim ve inşaat maliyetini azaltalim cunki ;450 500 bin tl lik yapım maliyetini karşılayamayiz. Emsal artışın ada bazlı olacağı söylendi Sayın İzmir AKP millet vekilimiz Necip Nasır tarafından ama bu biz depremzedeler için uygun değil Evlerimizi k.donusume götürebilmek için o Adada bulunan tüm binalardan imza almak zorundayız.imza verirlerse onlarda K.Donusume girmek durumunda kalacaklar bazıları yeni olabilir onay vermeyeceklerdir. Biz Parsel bazlı emsal artisi istiyoruz ki kimsenin imzasına ihtiyacımız olmasın. PARSEL BAZLI imar artışı RANT değil iyi bir çözümdür depremzedeler için. "Depremden hasar almis, Agir hasarlı,çürük, kullanım ömrünü tamamlamis,karot testlerinde binanin kullanılmasının risk oluşturacağı belirlenmiş binalarda uygulanmak üzere %30 (parsel bazlı)emsal artisi verilmelidir bu RANT değil iyi bir cozumdur"Tesekkurler.

Yorumu oyla      2      3  
26 Ağustos 2021 Perşembe 12:15

DASK bir işe yaramıyorsa niye zorunlu? Daha bu yılın başlarında 250 lira yatırdım.

Yorumu oyla      3      3  
Emine Vildan Çetingöz 26 Ağustos 2021 Perşembe 11:42

Çok tşkrlr sayın haydar Özkan başkanımıza bizim ihtiyacımız olanı çok güzel dile getirmiş lütfen ne olur sayın cumhur başkanımız sayın millet vekilleri duyun bizi bize bir çözüm yolu bulun artık 1 yıl olacak kiralarımız artacak eşim SSK emeklisi bir emekli maşı var kiramı verelim kredimi ödeyelim siz kendinizi bizim yerimizde olarak düşünün ne yapacak bu sene üniversiteye gidecek oglum birde onun masrafları var nasıl karşılıyacaz ölelimmi hayat devam ediyor ihtiyaçlar var yoksa ailece. Ne yapacağımızı şaşırdık lütfen bir çözüm bulun yolumuzu tıkamaya çalışmayın bize yol açmaya çalışın Allah rızazası için çok tşkrlr

Yorumu oyla      2      3  
banu 26 Ağustos 2021 Perşembe 11:37

aynen katılıyorum mımarlar odası fesıh edılmelı kendılerı sadece vatandaşa zorluk cıkarmaktallar

Yorumu oyla      2      5  
mühendis 26 Ağustos 2021 Perşembe 09:09

mimarlar odası ve şpo asla ciddiye alınacak odalar değil, konu mimarlar odasını ilgilendiren bir konu bile değil, neye istinaden kendilerine pay çıkarıp şponun alanına girdiklerini bile anlamak mümkün değil, ayrıca bu iki oda amaçsız muhalefeti çok sever, emsal azalışı istiyoruz diye çıkın, azalış olmaz artış olması lazım derler...

Yorumu oyla      5      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türk askerinin tahliyesine başlandı
Milli Savunma Bakanlığı çeşitli temaslar, mevcut durum ve şartlar değerlendirilerek ...
Pentagon'dan Kabil Havalimanı açıklaması
Pentagon Sözcüsü Kirby, "ABD ayrıldıktan sonra havalimanında kontrol Taliban'a geçecek" dedi.
MSB: Türk askeri Afganistan'dan dönüyor
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) çeşitli temaslar, mevcut durum ve şartlar ...
 
İzmir'de korkunç son... Annesini asılı halde buldu!
Tire'de kızı ve damadıyla yaşadığı öğrenilen 57 yaşındaki kadın, kendini ...
Cezaları kesinleşen Çevir Bir ve Çetin Doğan'a sağlık kontrolü
28 Şubat davasında cezası kesinleşen ve cezaevinde bulunan emekli generaller ...
'Kurşun fabrikası ÇMO'ya sponsor oldu' iddiasına odadan açıklama
İzmir gündemi meşgul eden Gaziemir’deki nükleer atıklarının temizlenmesi ...
 
Caniliğin bu kadarı! Köpeğin üzerine kaynar su döktü!
Adana'da bir sitede çalışan güvenlik görevlisi M.E.K., sokakta yatan köpeğin ...
Alaçatı'daki gece kulübü önündeki cinayette 2 tutuklama
İzmir'in Çeşme ilçesinde bir gece kulübü önünde çıkan, Alpay Kalyon'un ...
İzmir'den afetzedelere canlı hayvan ve yem bağışı
İzmir'deki hayırseverler, orman yangınlarında büyük kayıplar yaşayan Antalya ...
 
Fatih YAPAR
Fatih YAPAR
AVM krizinde kim kazandı?
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Alkışlayalım mı? Eleştirelim mi?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Bumerang!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Netameli bir tür
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Yumuşama mı, oyun kurmak mı?
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Bitki kıyameti
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Gerçek annelik
Kemal ARI
Kemal ARI
Şirince’de Manoli’nin izinde (1)
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
'İzmirlilik nedir?'
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva