Depremde el ele can vermişlerdi... İkizlerin hayalleri gerçekleşiyor!

Seferihisar ilçesinde 30 Ekim 2020'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde hayatını kaybeden 117 kişinin bıraktığı anılar, aradan geçen 2 yıla rağmen tazeliğini koruyor.

Rızabey Apartmanı'nın enkazında yaşamlarını yitiren ikizler Çınar ve Sayra Alpgündüz de Kemalpaşa ilçesindeki Cennet Bahçesi Mezarlığı'nda yan yana yatıyor.

Baş uçlarında Türk bayrağının dalgalandığı ikizlerin kabirlerinin yanı başında annesinin yaptırdığı çeşme bulunuyor. Buraya gelenleri çeşmeye asılan ikizlerin gülümseyen resimleri ve rüzgar gülleri karşılıyor. Çınar ve Sayra'nın mezarı ise çok sevdikleri çiçeklerle kaplı...

Depremi haber alır almaz iş yerinden çıkarak arabayla eve dönmeye çalışan, trafikte sıkışan arabasını bırakıp kilometrelerce koşan, evlatlarının bulunduğu binanın yıkıldığını görünce felç geçirip 4,5 ay boyunca hiç yürüyemeyen anne Tülin Batmaz ise Çınar ve Sayra'yı her gün ziyaret ediyor.

"Cennet Bahçesi"ni çocuklarının çok sevdiği rüzgar gülleriyle çiçeklerle donatan anne Tülin Batmaz, onlardan ilham alarak başlattığı "İyilik İkizim" adlı sosyal sorumluluk projesiyle de yüzlerce çocuğa ulaşıyor.

Sayra ve Çınar'ın adını yaşatmak amacıyla başlatılan çalışmalar kapsamında fidanlar dikiliyor, Afrika'da ve Asya'da su sebilleri hizmete açılıyor, SMA hastaları destekleniyor ve sokak hayvanları besleniyor. Bu kapsamda öğrencilere burs veren "İyilik İkizim" gönüllüleri, pilot olmak isteyen Çınar'ın ve doktor olmak isteyen Sayra'nın hayallerini yaşatmak için pilotaj ve tıp eğitimi alan birer öğrenciye de eğitim desteği sunuyor.

Deprem konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlayan hareketin gönüllüleri, 2 Kasım'da "Sayra ve Çınar ev sahipliğinde" dans, spor, drama eğitimi ve müzik gösterilerinin yer aldığı "Geride Kalmak" adlı bir etkinlik düzenleyecek.

Anneleri ikizlerini güler yüzleriyle anıyor

Anne Tülin Batmaz, AA muhabirine, yaşadığı acının tarif edilemeyeceğini, hayatının birkaç saat içinde dönüşü olmayan şekilde çocuklarıyla birlikte elinden kayıp gittiğini söyledi.

İkizlerini hep güler yüzleriyle hatırladığını ifade eden Batmaz, "Çocuk gibi ağlamadılar. Bir şey isteyip tutturmadılar. Hep pozitif çocuklardı. Hep iyilik yapmayı severlerdi. Hep gülen gözleri ve yüzleri aklımda." dedi.

Her gün evlatlarını mezarlarında ziyaret ettiğini anlatan Batmaz, şöyle konuştu:

"Küçük dokunuşlar yaptık burada. Doğum günlerinde burayı ağaçlandırdık. Zaten niyet çok temiz olunca tüm kurumlar da destek oluyorlar. Her gün mezarlığa geliyorum. Çocuğunuza nasıl bakarsınız? Her gün onlarla iletişiminiz olur. Onu yemeğini yedirmeden yatıramazsınız, üstünü değiştirmeden uyutamazsınız. Mutlaka onunla vakit geçirmek sorumluluğunuzdur. Sanki o sorumluluk devam ediyor. Gelmediğim gün 'Bekliyorlar mıdır?' diyorum. Belki bekliyorlardır. Çünkü ben hissediyorum onları çoğu zaman. Bu benim annelik sorumluluğum, sanki devam ediyor gibi..."

"Yarım kalan misyonları vardı"

Sayra ve Çınar'ın acısını toplum yararına dönüştürmek istediğini dile getiren anne Batmaz, önce İzmir'de ve Türkiye'de projeler hayata geçirdiklerini, hatta dünyadaki ihtiyaç sahiplerine ulaştıklarını ifade etti.

Depremle birlikte kendisinin de boyut değiştirdiğini anlatan Batmaz, şunları söyledi:

"Hamile olduğunda bir kadının 'Çocuğuma nasıl bakacağım? Büyütebilecek miyim? Ağladığı zaman niye ağladığını anlayabilecek miyim?' gibi kaygıları olur. Sonra anne olduğunuz anda kucağınıza alırsınız. Her şeyi bilirsiniz, annelik hissi verilmiştir. Bunun gibi bir anda bana bu duygu yüklendi. Farkında değilim. Sayra ve Çınar'ın yarım kalan misyonları vardı. Çünkü çok iyi iki çocuktu. Yarım kalan hikayelerini biz başka çocuklarda yarına dönüştürüp bu iyilik hareketini onlarda çoğaltmaya ve toplumsal fayda geliştirmeye çalıştık."

Destek verdikleri kişi sayısını bilemediklerini anlatan Batmaz, İyilik İkizim hareketiyle parklar yaptırdıklarını, dar gelirli ailelerin çocuklarına giyim, oyuncak ve gıda desteğinde bulunduklarını ifade etti.

İhtiyaç sahiplerine yönelik çalışmalarını sürdüreceklerini kaydeden Batmaz, 2 yılda 5 bin fidan dikildiğini, hatıra ormanı oluşturulduğunu, 4 kütüphane kurulduğunu, 3 özel eğitim sınıfı açıldığını, 3'ü Afrika'da 1'i Asya'da su sebili açıldığını, 5 öğrenciye eğitim bursu verildiğini, 30 SMA hastası çocuğa yardım edildiğini, çok sayıda sahipsiz hayvanın beslendiğini sözlerine ekledi.