HABERLER>GÜNCEL
22 Şubat 2023 Çarşamba - 16:40

Deprem Uzmanı Naci Görür 'bugün değilse yarın' dedi: İzmir'e 7'lik uyarı!

Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, olası İzmir depreminin yakın olduğunu söyleyerek “İzmir’de yarımada canlı fayla bölünmüş. İzmir gerçek anlamda deprem kenti. Bugün olmazsa yarın olacak” dedi. İzmir Fayı'na dikkat çeken Görür ayrıca "İzmir fayı dediğinizde Manisa grabeninin güney fayıdır, İzmir'e kadar gelir. Bu fay büyük deprem üretebilir, 7 büyüklüğünden deprem üretebilecek büyüklükte, körfeze gidiyor" uyarılarında bulundu.

Deprem Uzmanı Naci Görür  bugün değilse yarın  dedi: İzmir e 7 lik uyarı!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş Depremleri’nin ardından başlatılan “İzmir Yardıma Koşuyor” Kampanyası çerçevesinde; İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası Şubat Ayı Ortak Olağan Meclis Toplantısı; Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür’ün katılımıyla İzmir Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi.

Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, olası İzmir depremi ile ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Prof. Dr. Görür yaptığı değerlendirmede bilimsel verilerle inceleme yaptıklarını belirterek İzmir’de tehlikenin yakın olduğunu vurguladı.

İZMİR GERÇEK ANLAMDA DEPREM KENTİ
Görür açıklamasında “Deprem tahmini yapıyoruz, bilimsel verilerle konuşuyoruz. Falcı değiliz. Falcılık yapanlar, toto oynar gibi açıklama yapanlar var. Bunlar çok çirkin. Kahin de değiliz bilim adamıyız. Karlıova ile Göynük, Muğla-Antalya sahil şeridi ve İzmir’den kuşkumuz var. Bunu söyleyince pişman oluyoruz. ‘Hocam yarın deprem mi olacak?’ diyorlar. ‘Maraş’tan sonra Hatay’a dikkat edin’ dedik. Bir takım hazırlıklar, yerel yönetimlere uyarı mahiyetinde söylüyoruz. Adana ve Kıbrıs’ta olabilir. İzmir’den de şüphemiz var. İzmir’de yarımada canlı fayla bölünmüş. Artık fay ve deprem tartışmalarını bırakalım. İzmir gerçek anlamda deprem kenti. Bugün olmazsa yarın olacak. Konutları depreme dirençli yapmak lazım… İzmir Büyükşehir Belediyesi mikro bölgeleme çalışması yaptı. Bu çalışma bir kentin doğasını bütün ayrıntılarıyla bilip kenti o şekilde yönetmektir. Eğer bilmezseniz çalışma yapılamaz. İzmir’in zeminini bilmeden kentin çalışması yapılamaz. Mikro bölgeleme çalışmasından sonra, yapılacaklar belli. 99’dan sonra binalar doğru yapılmışşsa o binalardan hiç korkmayın. Bütün binalar çöker mantığı yanlış. Belediyeyi, üniversiteleri zorlayın ve evlerinizi muayene ettirin. Maliyetleri tartışmak ayıp parası olmayana belediye ücretsiz yapsın. Yeni bir seçim geliyor. Kentsel dönüşüm için hükümeti zorlayın. Mikro bölgeleme çalışmasından sonra, yapılacaklar belli” dedi.

İZMİR HALKININ DEPREM BAKIMINDAN BİLİNCİ VE KÜLTÜRÜ YOKSA BOŞA UĞRAŞMAYIN
Temel konunun eğitimden geçtiğinin de altını çizen Prof. Dr. Görür, “İzmir’in halkı deprem bakımından bilinci ve kültürü yoksa boşuna uğraşmayın. Kenti depreme dirençli hale getiremezsiniz. Sütun keser, kaçak göçek yapı yapmaya çalışılır. Bu kültür de sadece eğitimle olmaz. İlkokuldan başlayarak eğitime başlayacaksınız.  Halk eğitimli olursa imar affına da izin istemez. Her deprem sonrası TÜSİAD, MÜSİAD, iş dünyası nerede diyorum? İstanbul’da ekonominin çarkları durduğu zaman iş dünyası depreme hazırız diyemez. Kendinizi kandırmayın 10 yılda düzelmez. Marmara durursa Türkiye düz üstü çöker.  İzmir için ekonomiyi de aynı şekilde siz değerlendirin” ifadelerini kullandı.

Olası İstanbul depremi için de konuşan Prof. Dr. Görür, molozların kaldırılması ile ilgili dahi hazırlığın olmadığını söylerek, “Genetik yapı stokunda iş müteahhitlik projesine dönüyor. El ovuşturarak iş yapılırsa binler insan bu binalarda olursa bu iş öyle olmaz. Yapı stokunu da dirençli yapacağız. Orada milyonlarca ton deprem molozu var . İstanbul’da olsa 35 milyon ton moloz olur. Aklı başında olan ülkelerde hazırlık yapıyorlar. Deprem olmadan önce hızlı bir şekilde geri dönüşüm üniteleri kuruyorlar. Yıkıntıdan para kazanarak önemli bir kısmını geri kazanıyorlar. Kuyuya maden ocaklarına gömmüyorlar. Bizde hemen götürüp gömüyorlar zehirli toksik maddeler oluşuyor. Bütün bunlar besin zinciri vasıtasıyla soframıza geliyor. Deprem kentinde atmosfer ile suyla temasını kesmez iseniz insanların hayatını kısaltırsınız” şeklinde konuştu.

DEMOKRATİK ANLAMDA SORUNLARA MİLLET OLARAK EL KOYMA ZAMANIMIZ GELDİ
Prof. Dr. Görür konuşmasında şunları söyledi:

“Hala göçük altında 60-70 bin kişi var. Bu durumda biz neyi konuşabiliriz? Utanmalı mıyız, kızarmalı mıyşız yoksa konuşmalı mıyız bilmiyorum. Onun için içimden geldiği gibi konuşacağım. Ülkemizde, depreme ile ilgili itiraf edemediğimiz bir strateji var. O da depremi tabu görüp konuşmamak. Nereden çıktı bu konu şimdi deniliyor. Deprem gelmeden evvel gündeme de gelmez. Olduktan sonra da hükümet devlet büyüktür denir. Her şeyi yaparız geçici konutlar yaparız. Deprem olunca çizmeleri çeker, yara sararız. Bu strateji çağdışı, insana değer vermeyen stratejidir. Bilgi toplumlarında, bilim gücüyle yönetilen toplumlarda böyle bir strateji yok. Nasrettin Hoca örneği gibi testi kırıldıktan sonra bir anlamı yok. Afet gelmeden önce gerekeni yapıyorlar. Japonya’da tesadüfen 5-6 kişi ölüyor.

Depremin kendisi geliyorum diyordu zaten. Elazığ’da doğdum, büyüdüm. Konferanslar vererek bilgi verdim. Elazığ Mühendis Odası desteği ile 2003 ten 2020ye kadar anlattık. Ne yerel ne merkez yönetimlere anlatamadım. İnsanına doğruyu gösteremeye çalışan bir insan olarak bu işi yapıyorum.

Maraş’a dikkat edin dedim 2020’de. 99’da soruyorlardı. İstanbul’un dışında Maraş’ta beklediğimi söyledim. Hepiniz biliyorsunuz. En son orada 1500’lü yıllarda deprem oldu. Tarihi kayıtlar var. Görüyorum ki hiç bir şey yapılmadı. TÜSİAD’ın istişare kurulunda ‘neyi bekliyoruz?’ dedim. İstanbul depreme hazır mı? Hayır. Kentsel yenileme yapılsa da yeterince yapılmadı.  

Depremi neden gündeme almıyorsunuz? İşsizlikten, terörden, ekonomiden daha mı az önemli? En temel sorun deprem. Bir parametre söyleyin depremin önüne geçsin. Depremden önce ipe sapa gelmez konular saatlerce TV’lerde konuşuldu.  Konuşmak için hatırlatmak için 70-80 bin insanın ölmesi mi gerekiyordu?

Kentin bileşenlerini deprem dirençli yapacağız. Yönetim, halk, alt yapı, yapı stoku, çevre ve ekosistem, ekonomi. 6 parametreyi depreme dirençli hale getirmek önemli… Yönetimi, yönetmek zorundasınız. Halkın deprem bakımından bilgisi, eğitimi, kültürü yoksa depremde yapılması gerekenleri yapmadığı gibi yapmaması gerekenleri yapar. Demokratik anlamda sorunlara millet olarak el koyma zamanımız geldi. Depremi oluşturan mekanizma 13 milyon sene önce başladı. Sadece Türkiye değil çevre ülkelerde de süregeliyor. Milyonlarca sene de devam edecek. Durdurma gücümüz yok depreme rağmen yaşayacağız ve vereceği zararları azaltmamız gerekiyor. Buna da risk analizi deniliyor.

Demokratik yönetimde ne vali ne belediye başkanı deprem nedir bilmeyebilir. Bilmeyen yönetimden ne bekliyorsunuz. Yönetimi siz kurslarla eğitimle, deprem kuşaklarında yer alan kentlerde bilinmeli. Bilinirse kurum kuruluşlar koordine edilip denetlenebilir. Bizde yok. Afet Bakanlığı kurulsun bu işler yapılsın. Depremde ölmek istemiyoruz diyin pankart açın. Az yol yapıp az baraj yapsınlar ama insanların can güvenliğini sağlasınlar.

YETERİNCE ZEMİN İYİLEŞTİRMESİ YAPILMAMIŞ 
Görür, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Prof. Görür, basın mensuplarının İzmir'de zemin sıvılaşması olan yerler taşınmalı mı sorusuna, "Kötü zeminlerde ve üstelik de İzmir fayı gibi bir fayın olduğu yerlerde bina yapımında özenli olmak lazım. Eğer orada zemin etüdünü göz ardı ederseniz, yapı parametresine göre bir şey yapılırsa sıkıntı olur. Anlaşılıyor ki bu pek yapılmamış, yeterince zemin iyileştirmesi ve fore kazık yapılmamış. Deprem bakımından tehlikeli. Bugün zarar görmemişse yarın görmemesini hiç kimse garanti edemez. Sisam depremi 70 kilometre mesafe, sismik dalgaların hareketi sonucu orada bina yıkıldı. Zemin ve bina ilişkisi bu kadar zayıfsa yarın orada İzmir fayı harekete geçerse oranın hali ne olur" yanıtını verdi.

7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM ÜRETEBİLİR 
İzmir’deki faylar hakkında bilgi veren Görür, "İzmir fayı, Manisa grabeninin güney fayıdır, İzmir'e kadar delir. Bu fay büyük deprem üretebilir, 7 büyüklüğünden deprem üretebilecek büyüklükte, körfeze gidiyor. Körfez etrafında sağlam zemine tutturulmamış bina yapmazsanız orada çok acı çekeriz. Mikro bölgeleme çalışması bittikten sonra belediye ve hükümet bu konuda bir önlem düşünecektir. Yönetmelik zemin sıvılaşmasını da öngörerek yapılmış. Siz doğru hesapla bu işleri yaparsanız, zeminin depremi büyütme parametrelerini hesaplamış iseniz, doğru işçilik ve doğru malzeme varsa o binadan korkmayın. Hasar görse bile sizi o binadan sağ çıkartır.İzmir aydın bir kent, doğru işleri yaparak Türkiye'ye örnek olabilir. Depreme dirençli kenti oluşturabilir. Tek korkum, o kadar hata yapmışız ki belediye başkanalrı ve hükümet o hatayı düzeltmeye korkuyor. 5 bin bina varsa ayaklar geri geri gidiyor.  Belki 1 -2 senede dönüşüü yapamazsınız ama 15 senede yaparsınız." şeklinde konuştu.

'DÜŞEY BİNA DEPREMDE YIKILACAK BİNA DEMEK DEĞİLDİR'
Görür son olarak şu ifadelere yer verdi:
İzmir Büyükşehir Belediyesi iyi bir ekiple mikro bölgelendirme çalışmasını yapıyor. Bu çalışma çıktıktan sonra İzmir'in neresi sağlam, neresi çürük, neresi sıvılaşmış bunlar ve birçok şey belli olur. İzmir belediye başkanı ve Valisi onu önüne koyduğunda kenti bilimin ışığında yönetir. Yüksek bina da yapılır ama tarım alanları akılsızca bina yapımına tahsis edilmez. Arsaları kaybetmemek için fazla yatay mimari yapıp tarım arazilerini betonlaştırmamak için düşey çıkılabilir. Düşey bina depremde yıkılacak bina değildir. 

 
Yabancı Dil Sınavı 26 Mart'a ertelendi
 
Başkan Özgener'den Valiliğe ve Büyükşehir'e davet: İzmir'i depreme hazırlamalıyız!
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
İZMİRLİ 22 Şubat 2023 Çarşamba 19:34

NE DEMEK HALA ENKAZDA 60-70 BİN KİŞİ VAR..İSPATLA BU İDDANI HOCAM..ÇOK ABARTIYOR İZMİRİME GELENLER..

Yorumu oyla      2      3  
T.C. Vatandaşı 22 Şubat 2023 Çarşamba 17:28

"Ver yansın alev alsın" modunda bilgi bombardumanı altında kaldık. Bakalım bu işin sonu nereye varacak. Haydı hayırlısı...

Yorumu oyla      2      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Yabancı Dil Sınavı 26 Mart'a ertelendi
Yükseköğretim Kurumları Yabancı Dil Sınavı'nın (YÖKDİL/1) 26 Mart'a ertelendiği açıklandı.
O duraktan sonrası çalışmıyor... İZBAN’da arıza!
İzmir ulaşımının can damarı İZBAN’da güney yönüne doğru Cumaovası’ndan ...
Bakan Akar: Depremde 100 askerimiz şehit oldu
Hatay Antakya'da incelemelerde bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, ...
 
İzmirli depremzede, Antakyalı aileye yuvasını açtı
İzmir'de 117 kişinin hayatını kaybettiği depremde hasar gören evinden ...
Fay hattında '6,5 metrelik yer değiştirme' belirlendi
Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölüm ...
THY'den yardım için gelen uçaklara ücretsiz bakım!
Kahramanmaraş merkezli iki depremin ardından bölgeye destek için yurt ...
 
Binlerce işçiyi ilgilendiriyor... Büyükşehir'in ilk zam teklifine ret!
10 binin üzerinde işçinin çalıştığı İZENERJİ toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde ...
Depremde hasar görmüştü... Hastanede hastalar tahliye ediliyor
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremler sonrası taşıyıcı kolonlarında ...
Deprem soruşturmalarında 160 tutuklama
Deprem bölgesinde yıkılan binalarla ilgili soruşturmalar kapsamında 564 ...
 
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Toplumsal Bellekte Bir Akdeniz Liman Kenti: İzmir
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Sönmeyen yıldız!
Çağdaş ÖZGÜN
Çağdaş ÖZGÜN
Zoraya ter Beek’in ötanazi kararı üstüne
Nüvit TOKDEMİR
Nüvit TOKDEMİR
'Bitti' sanmayın; gelecek!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Paradigma çökmesi bir gerçek
İhsan Özbelge ÖZDURAN
İhsan Özbelge ÖZDURAN
Amma velakin, bir şey yapmalı!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Kılıçdaroğlu’nun öfkesi ve yeni dengeler…
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Milletin cebi
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Birleşik Krallık ve ahlaki çöküntü
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Maymunlar Cehennemi ve Cujo
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva