Metehan UD/EGEDESONSÖZ - Ekovar Çevre Grup Geri Dönüşüm A.Ş. tarafından İzmir'in Aliağa ilçesi sınırları içerisinde yer alan Şehit Kemal Mahallesi'ndeki Akçekise mevkiinde “Batı Ege ve Güney Marmara Endüstriyel Atık (Cüruf) Bertaraf Tesisi” yapımı için çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreci başlatılmıştı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi de ÇED süreci devam eden cüruf tesisi ile ilgili bölgedeki demir çelik şirketine yazı göndererek Foça’daki cüruf depolama alanının dolmak üzere olduğunu belirterek yeni yapılacak cüruf depolama tesisinin yapım sürecinin hızlandırılmasını talep etmişti
BÜYÜKŞEHİR’DEN DEMİR-ÇELİK ŞİRKETLERİNE: CÜRUF TESİSİ ÇALIŞMALARINI HIZLANDIRIN!
Büyükşehir Belediyesi’nin demir çelik şirketlerine gönderdiği bu yazıyı Aliağa Aşağı Şehitkemal Mahalle Muhtarı Ayşe Algül, EGEÇEP Dönem Sözcüsü Jeofizik Yüksek Mühendisi Erhan İçöz ve Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay Egedesonsöz’e değerlendirdi.
Büyükşehir belediyesinin ÇED süreci devam eden cüruf depolama tesisine karşı verdikleri mücadelede İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yanlarında olmasını istediklerini ifade eden Aşağı Şehit Kemal Mahalle Muhtarı: Ayşe Algül “Her şey para, fabrika değil biraz halkın sağlığını da düşünmeleri lazım. Büyükşehirin bu yazısına çok şaşırdık. Foça’daki tesisin kapatılacağını öğrendikten sonra büyükşehirin bizim yanımızda olacağını sanmıştık. Büyükşehir bize de kulak versin ve bu yazıyı geri çeksinler. Tamam sanayi bölgesiyiz ama burada yaşayan halkı da düşünmeleri lazım. Sanayi bölgesiyiz diye bu zehrin gelip yaşam alanlarına dökülecekse bu halk nereye gitsin? Bizim toprağımız burada hayvanlarımız burada, nereye gidelim? Deniz kenarları, ovalar zaten hep fabrika bari dağlar temiz bırakılsın. Köylü üretmek zorunda. Bizim içme suyumuz oradan geliyor, hayvanlarımız orada yemleniyor. Ormana da yakın bir bölge. Bu alanın hemen başında devlet bal ormanı yapmış. Arılar da yok olacak. Bu bölge halkı kanserden ölüyor. Çevremde kaç insan kanserden öldü.” dedi.
‘KAPASİTESİ DOLDUĞU İÇİN KAPATILMIŞ’
Büyükşehir'in yazısının kendilerini üzdüğünü ifade eden EGEÇEP Dönem Sözcüsü Erhan İçöz de “Meğerse büyükşehir Foça’daki cüruf tesisi kapasitesi dolduğu için kapatıyormuş çevreye verdiği zararlardan dolayı değil. Daha açık olmaları gerekir. Ve de o bölgenin halkı da istemiyor bunu. Halkın istemediği bir şeyin dayatılması doğru değil. O insanların yaşamları alt üst olacak. Onun için bu yazıyı doğru bulmuyoruz. Bölge halkı ile görüşülmeden tepeden oldu bittiye getirilmesi çok yanlış. Burası Şehit Kemal'in yaşamını olumsuz etkileyecek bir yer. Demir çelik fabrikaları orada olduğu sürece bu soru sürekli gündemde olacak. Büyükşehir meslek örgütleri, çevre örgütleri oturarak ortak çözüm üretmelidir” ifadelerini kullandı.
‘TESİSLER ÇALIŞTIĞI SÜRECE ATIK OLUŞACAK’
Büyükşehir belediyesinin yazısında mevcut alanların dolduğundan ve bir riskten bahsettiğini dile getiren Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay da “Onun için bizim yıllardır söylediğimiz gibi bir değerlendirme bu. Bu planlamalar Aliağa’daki kapasite artışı ile birlikte sorunun büyüyeceğini gösteriyor. Atığın yerinde bertarafıdır önemli olan atık yönetimi sürecinde. Bu atığı Aliağa’da bertaraf etmeyeyim başka bir yerde bertaraf edelim noktasında da çözüm yok. Tartışmalar cüruf atığının depolanacağı yer etrafında dönüyor ama sorunun asıl kaynağı bu atığın nereden çıktığı. Sadece cüruf atığı değil tesislerle ilgili bir süreç var. Bu tesisler çalıştığı sürece bu atık oluşacak ve bertaraf edilmesi için yer ihtiyacı olacak. Ciddi rakamlardan bahsediyoruz. Yazı içerisinde de bilgisi var.” dedi.
‘SADECE YATIRIM ODAKLI DEĞERLENDİRİLMEMELİ’
Aliağa’daki bütün planlamaların tesislerin atık süreçlerinin de değerlendirerek yapılması gerektiğini vurgulayan Kınay şunları söyledi “Başta söylediğimiz gibi yeni tesislere izin verilmemesi, mevcut tesislerin rehabilite edilmesi Aliağa bölgesinde de yeni yapılacak başvurularda da mevcut tesislerin atığını bertaraf edecek sürece çözüm üretilmesi gerekiyor. Dışarıdan atık getirilmesi değil mevcut tesislerin atığına çözüm üretecek yaklaşımların ortaya konulması gerekiyor. Bunun da üretim dengesi içerisinde tüm kararlarla beraber değerlendirilmesi lazım. Bir yönetim sorunu var şu anda ortada aslında. Bu tek başına bir cüruf depolama alanı konusu olarak değerlendirmek doğru değil temelinden baktığımızda Aliağa’daki tesisler ve bunların yarattığı çevresel kirlilikle beraber o atıkların yönetilmesi ile ilgili bir sorun aslında. Biz hep bahsettiğimiz bölgesel bir planlamaların yapılması noktasında bir sorun. Merkezi hükümet ve yerel yönetimlerin birlikte hareket ederek sadece yatırım odaklı değil o yatırımların çevresel risklerini de kirliklerini de yönetecek şekilde değerlendirme yapılması lazım”.
HALK ÇED TOPLANTISINI YAPTIRMADI
Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hızlandırılmasını istediği cüruf depolama tesisinin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci kapsamında “Halkın Katılım Toplantısı” bölge halkının tepkilerinden dolayı yapılamamıştı. Yöre halkı köylerinin etkileneceğini belirterek projeyi istemediklerini dile getirdi. İzmir Valiliği'nden gelen yetkililer ise toplantının yapılamadığına dair tutanak tuttu. Yine bölge halkı tesise karşı topladığı 1537 imzayı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na göndererek ‘ÇED Olumlu’ kararının verilmemesini istedi.