HABERLER>POLİTİKA
20 Ocak 2023 Cuma - 17:18

Bakan Kurum'dan mesaj seli: İzmir'i liyakatsizliğe terk etmeyiz!

MÜSİAD toplantısında konuşan Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum, vatandaşları afetler sonrası asla yalnız bırakmadıklarını belirtirken, “İzmirli kardeşlerimiz asla merak etmesinler. İzmir’i asla liyakatsizliğin, belirsizliğin, iş bilmezliğin insafına terk etmedik, terk etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Bakan Kurum dan mesaj seli: İzmir i liyakatsizliğe terk etmeyiz!

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ  - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum bir dizi programlara katılmak için geldiği İzmir’de güne ilk olarak depremzedeler ile başlamıştı. Bayraklı’da depremzedeleri ve rezerv alanı ziyaret eden Bakan Kurum’un son durağı ise MÜSİAD oldu.

MÜSİAT tarafından düzenlenen Türkiye İstişare Toplantısı ‘Türkiye Yüzyılında Şehirleri Fark et, İnşa et’ programına katılan Bakan Kurum, İzmir ve ülke geneli ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Toplantıya ayrıca İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin ve çok sayıda sanayici katıldı.

KURUM: ÜLKEMİZİN SOSYO-EKONOMİK HAYATINA YENİ BİR SOLUK GETİRMİŞTİR
MÜSİAD’da teşekkürlerini ileterek sözlerine başlayan Bakan Kurum, “Dünyaya açılan limanımız, işgale karşı ilk kurşunumuz, güzel şehrimiz İzmir’imizdeyiz, Millî Mücadelemizin bayrak şehrindeyiz! Bugün; güzel İzmir’imizde siz değerli kardeşlerimizle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneğimiz, hiç şüphesiz Türkiye’nin en büyük, en güzide meslek ve sivil toplum kuruluşlarından biridir.  MÜSİAD’ımız kurulduğu günden bu yana, yapmış olduğu çalışmalar ile insani hedefleriyle çağının çok ötesine hitap etmiş, ülkemizin sosyo-ekonomik hayatına yeni bir soluk getirmiştir. Bugün; yurt içi ve yurt dışında en yaygın küresel sivil toplum ağına sahip olan MÜSİAD’ımız; bölgesinde etkin, dünyada saygın, müreffeh bir Türkiye için var gücüyle çalışıyor. Biz de sizlerin yaptığı her hayırlı ve güzel işlerinde Sayın Cumhurbaşkanımızın Liderliği’nde MÜSİAD’ımızın yanında olmaya çalışıyoruz. Ben MÜSİAD’ımızın yapmış olduğu çalışmaları ülkemizin, milletimizin, ekonomimizin geleceği adına son derece kıymetli buluyor; Türkiye Yüzyılı’nı hazırlayan yatırımlar olduğuna inanıyor, MÜSİAD ailesinin her bir üyesini tebrik ediyorum. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.

BİR ŞEHİR HAYALİMİZ VAR
AK Parti hükümetleri tarafından yapılanlar ile sözlerine devam eden Kurum, “Dünyamız her geçen gün, her geçen dakika; hızlı bir şekilde değişiyor, dönüşüyor.  Özellikle son yıllarda karşılaştığımız iklim krizi, küresel sorunlar ve ekonomik buhranlar; bizlere benimsediğimiz genel geçer kavramların değişmesi gerektiğini net bir şekilde gösteriyor.  Şunu söylemek isterim ki; “Günün birinde; gökyüzünde, güz mevsiminde artık esmer bulutlar göremeyeceğiz.  Son yıllara baktığımızda kuraklık ciddi seviyede artmaya başladı. Kuraklık ile birlikte son yılların en sıcak yıllarını yaşıyoruz. Günün birinde; yol kenarlarında, toprağın koyu yeşil saçlarını da göremeyeceğiz.” Bu kötü gidişata sebep olan da biziz, onu yavaşlatacak olan da yine hepimiziz. Bu yüzden 8 milyar insanlık âlemi; başını ellerinin arasına almalı, bir istikamet belirlemeli ve bu yolda emin adımlarla ilerlemelidir. İşte tam da bu eşikte karşımıza çözüm olarak “Sürdürülebilirlik” kavramı çıkıyor. Çözüm sürdürülebilir düşüncede, sürdürülebilir müzakerede, sürdürülebilir eylemdedir. Şöyle sürdürülebilirlik kavramına bizim medeniyetimizin ve tarihi tecrübemizin penceresinden baktığımızda ecdadımız çok net bunu tarif ediyor. Diyor ki; “İnsanın şerefinin korunması, doğanın emanet bilinmesi, çevrenin muhafazası, adil bir iktisadı yerleştirmek ve israftan kaçmak” şeklinde bir cümlede özetliyor. Ecdadımız bizi böyle yetiştirdiler. Bizde yüzyıllardır bu topraklarda örfü adetleri uyguluyor olsak da küse küresel çapta yaşanan afetler ve kaynaklarımızın tükenmek üzere olması sebebiyle son yıllarda çok daha sık gündeme gelmektedir. Özellikle 21.yüzyılda, gelişen teknolojiyle birlikte; kentlerin, doğal afetlere ve krizlere karşı dirençli olarak planlanması da sürdürülebilirlik tartışmalarında ilk sıralarda yer almaktadır. İşte bugünkü toplantımız da bu anlamda çok değerlidir, çok kıymetlidir. 2000’li yılların başına kadar ülkemizde uygulanan şehircilik politikaları; maalesef dönemin ihtiyaçlarına cevap vermeyen, sıkıntılara çözüm bulamayan kırılgan, klasik bir şehircilik anlayışıydı. Nerede sorun olsa geleceğe yönelik planlama yapılmıyordu. Artık bu anlayışı yaşadığımız doğal afetler, salgın hastalıklar ve diğer tüm krizler karşısında dirençli olacak, adaptasyon sağlayacak ve kriz yönetecek bir politika geliştirmek zorunda olduğumuzu herkes gördü. İşte bu noktada biz,2002 yılında AK Parti’mizin iktidara gelmesiyle birlikte medeniyetimizin işaret ettiği şehirlerdeki sürdürülebilirlik anlayışı 5 temel prensiple hayata geçirmeye gayret gösterdik. Neler yaptık? Birincisi; İnsanın şerefli bir varlık olması bilinciyle insanı ve insanın çağın gereklerine uygun ihtiyaçlarını çalışmasını ve çalışmaların tam merkezine koyduk. Sürdürülebilir bir çevre için; doğamızın, çevremizin ve şehirlerimizin bizlere emanet olduğu bilinciyle yola çıktık. Kaynakların herkes için erişilebilir olmasının yanı sıra etkin ve verimli kullanılmalarını sağladık. Her türlü afetten, sosyal ve ekonomik risklerden arındırılmış, güvenli, sağlıklı, nitelikli ve sosyal donatı merkezli yeni yaşam alanları kurduk. Ben 2003 depreminde şantiyede çalışıyordum. Bu ülkede tünel kalıp yoktu. Bugün baktığımızda ihtiyaçlar değildi. Artık yatay mimarı, doğa ile yeşille işç içe yaşam ihtiyacı ortaya çıktı. Tarihi dokumuzu ve kültürel varlıklarımızı koruduk, yaşattık ve gelecek nesillere aktarmaya gayret gösterdik. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği ve şehircilik ufkunun ışığında; Yunus Emre gibi âlemi bir gören bakışla düşündük, söyledik. Mimar Sinan gibi taşa ruh, şehre kimlik veren bir anlayışla; imar etmenin, inşa etmenin, ihya etmenin gayreti içerisinde olduk! Fildişi kulelerde söz söyleyenlerden, söz satanlardan olmadık. Bizzat sahada aksiyon alan, icraat yapanlardan olduk. Çünkü bizim bir şehir hayalimiz var. Medeniyetimizin kadim komşuluk ve mahalle kültürüne sımsıkı bağlı bir şehir!Sosyal, ekonomik ve mekânsal eşitsizliklerin olmadığı bir şehir! Dayanışmanın, kardeşliğin en güzel şekilde yaşandığı bir şehir! Hizmetlerin herkes için erişilebilir kılındığı, kültürün ve sanatın en özgür düzeyde yaşandığı, insan için çözüm üreten yenilikçi bir şehir tasavvur ediyoruz, istiyoruz ve MÜSİAD’taki siz değerli kardeşlerimizle birlikte “Muhteşem Türk Şehirleri” için çalışmaya devam edeceğiz!” diye konuştu.

TERÖRLE MÜCADELE KADAR ÖNEMLİ
Kentsel dönüşümün önemine çarpıcı bir örnek veren Kurum, “Biz 20 yıldır belirli bir planlaması olmayan, kontrolsüzce büyüyen, sürdürülemez ve dirençsiz şehirleri; geleceğe ulaşabilen, esnek, dayanıklı ve sürdürülebilir şehirlere dönüştürüyoruz. Bu anlamda ülkemizin dört bir yanında, 81 ilimizin tamamında, sürdürülebilir kentsel dönüşümü; hızlı, yerinde ve gönüllü ilkeleriyle yürütmeye gayret gösterdik. Çünkü depreme hazırlık, kentsel dönüşüm terörle mücadele kadar önemlidir. Adeta milli güvenlik, milli egemenlik meselesidir diyerek tüm kentlerde çalışmalarımızı başlattık. Aslında hiçbir siyasi parti liderin göze alamayacağı bir sistem başlattık.  Bu anlamda kentsel dönüşümü; afet riskli yapıların dönüşümü, tarihi kent merkezlerinin ihyası, eski sanayi alanlarının dönüşümü, bölge ve şehir otoparklarının inşası ve tarım köy projelerinden müteşekkil 5 temel çalışma alanı belirledik. Sayın Cumhurbaşkanımızın başlattığı “Türkiye’nin Her Yerinde Kentsel Dönüşüm” anlayışıyla deprem riski binalarımızı ivedi bir şekilde tespit ediyor; yerine sağlıklı ve güvenli yapılar inşa ediyoruz. Bu kapsamda bugüne kadar tüm Türkiye’de, tam 3 milyon 200 bin konutumuzu yeniledik. Bir seferberlik anlayışıyla; sahada da 250 bin konutumuzun inşası, dönüşüm çalışmaları devam ediyor. İzmir’imizde de riskli yapı olarak tespit ettiğimiz 57 bin 109 konut ve iş yerinin dönüşümünü gerçekleştirdik. Biz kentsel dönüşümde, çevresel sürdürülebilirlik doğrultusunda bütün çalışmalarımızı da 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma anlayışı ile sürdürüyoruz.  Bu kapsamda Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu bu hedeflere uygun olarak inşa ettiğimiz bütün yapıları iklime duyarlı, enerji verimli, kendi kendine yeten, tamamen Sıfır Atık ve yeşil bina konseptine uygun şekilde yapıyoruz. Yine bugün, “Tarihe Vefa, Geçmişe Saygı” anlayışıyla; 45 ilimizdeki 80 tarihi meydanımızı, Türkiye Yüzyılı’nın abide eserleri haline getirmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Konya’da Mevlâna Meydanı ve çevresi, Bursa’da Ulu Cami ve çevresi, Bitlis’te çalışmalar başlattık. Edirne’de Selimiye Camisi çalışmaları, Zonguldak’da sahilde çok önemli çalışmalar yaptık, Balıkesir’de Zağnos Paşa Cami ve çevresinde çalışmalar yaptık ve bunları sürdürmeye devam ediyoruz. İnşa edildiği yıllarda, şehrin dışında yer alan sanayi alanlarımız, şehirlerin genişlemesiyle beraber merkezde kaldı İzmir’deki gibi. Bunları daha uygun yerlere, esnafımız için daha kullanışlı yerlere taşımak zorundayız. Aynı zamanda bu da trafik yoğunluğundan sağlık sorunlarına, görüntü kirliliğinden fiziksel kirliliğe kadar çok çeşitli problemlere sebep oluyordu. Esnafımızın ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma gelen sanayi alanlarımızı kentlerimizin dışına taşıyoruz. Bu kapsamda şehirlerimizin ekonomisini, yatırım potansiyelini güçlendirecek 10 bin sanayi dükkânımızı TOKİ başkanlığımız ile Sanayide Yeşil Dönüşüm anlayışıyla 81 şehrimizde inşa ediyoruz. Yine dönüşüm kapsamında şehirlerimize on bin iş yerimizi bu kapsamda yapacağız. Şehirlerimize on binlerce araçlık otoparklar kazandırıyoruz. Bu otoparkları da özellikle şehir merkezlerine en yakın yerlerde inşa ediyor, şehir merkezlerindeki trafiği rahatlatıyoruz. Şu anda mevcut dönüşüm alanlarında olabilecek en yüksek sayıda, on binlerce araçlık otopark üretimine devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

TOPLAM 5 BİN 61 KONUT İNŞA EDİYORUZ
Bakan Kurum sözlerini şu ifadeler ile sürdürdü;

“Bunun yanı sıra yöresel dokuya uygun tarım köy projelerimizi 81 ilimizin kırsal bölgelerinde yaygınlaştırıyoruz. Şu anda sahada, toplam 7 bin yeni köy evimizi tamamladık, kalanlarını da inşa ediyoruz. Bu yol ile köye dönüşü, tersine göçü hızlandıracağız ve böylece hem büyükşehirlerin yükünü azaltıyor olacağız hem de kırsalda ekonomiyi canlandırıyoruz. Bilhassa son 4-5 yılda milletimizi yasa boğan çok büyük afetlerle karşı karşıya kaldık. Tüm afetlerde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hızlı önlemler aldık. Elâzığ ve Malatya’daki depremlerde; Sinop, Bartın ve Kastamonu’daki sellerde, Antalya ve Muğla’daki yangınlarda zarar gören yapıların dönüşümünü sağladık. Bu anlamda tüm afet bölgelerinde 45 bin bağımsız konuttan oluşan, iş yeri, ahır, köy evlerimizi büyük oranda tamamlayarak afetzede vatandaşlarımıza teslim ettik. İzmir’imizde de depremin ardından şehrimizi yeniden ayağa kaldırmak için İzmir’de kent tarihinin en büyük kentsel dönüşüm sürecini başlattık ve hiçbir vatandaşımızı açta açıkta bırakmadık.  Devlet ve millet seferberliğiyle hareket ettik. Yaraları hep birlikte sardık. Afetzede kardeşlerimiz için toplam 5 bin 61 konutluk tarihinin en büyük dönüşüm konutlarını başlattık.  İlk konutlarımızın teslim törenini Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle gerçekleştirdik. Bugüne kadar 4 bin 604 konutun yapımını tamamladık, kalan konutlarımızı da bitirip Nisan Mayıs gibi teslim edeceğiz.  Tabi TOKİ’mizle hayata geçirdiğimiz bir diğer önemli projemiz de Millet Bahçelerimiz. İzmir'de toplam büyüklüğü 563 bin metrekare olan 4 millet bahçesi projemiz var. Bergama millet bahçemizin yapımına devam ediyoruz. İnşallah Mayıs ayına kadar bir kısmını tamamlayıp vatandaşların kullanımına açacağız. Yine Kiraz ve Konak millet bahçelerimizin projelendirme çalışmalarına devam ediyoruz. Buradan bir de müjdeyi vermek istiyorum. Bayraklı'da 360 bin metrekarelik büyüklüğündeki millet bahçemizin projelerini hazırladık, Şubat ayında bahçemizi, İzmirli kardeşlerimizle birlikte ilk fidanlarıyla buluşturacağız.”

İZMİR’DEKİ BEKLENTİYİ GÖRDÜK
“Biz iyi günde de kötü günde de vatandaşlarımızın yanındayız. İşte İzmir’imizdeyiz. İzmirli kardeşlerimiz asla merak etmesinler. İzmir’i asla liyakatsizliğin, belirsizliğin, iş bilmezliğin insafına terk etmedik, terk etmeyeceğiz. Neden terk etmeyeceğiz biliyor musunuz? Bugün Barış Sitesindeki yeni evine misafir olduğumuz Hatice teyzemizin gözlerinde o mutluluğu görmeliydiniz… İzmir’in geleceğini gördük, umudunu gördük... Depremde en büyük acının yaşandığı Rıza Bey Apartmanını ziyaret ettim.  Orada da çocuklarımızın gözünde İzmir’in istikbalini gördük umudu gördük, İzmir’e dair beklentiyi gördüm. Biz artık her zamankinden daha kararlıyız. İnşallah; istiklalin şehrini kültürel ve tarihi dokusuna uygun, iklime uyumlu ve sürdürülebilir akıllı şehir uygulamalarıyla istikbalin de şehri yapacağız! Bu hep birlikte yapacağız. Bunun için, Hatice teyzemizin umutları için, Rıza Bey Apartmanındaki yavrularımız umutları için var gücümüzle çalışacağız.  Biliyorsunuz, Eylül ayında Cumhuriyet tarihimizin en büyük sosyal konut projesini hayata geçirdik. İlk etapta 250 bin sosyal konut, 1 milyon konut amaçlı arsa, 10 bin işyerini milletimize kazandıracağız. Projemiz kapsamında İzmir’imize toplam 12 bin 400 konutumuzu İzmirimiz’e kazandırıyoruz. 25 bin konutluk arsamızı, 700 bereketli dükkânımızı İzmirli kardeşlerimize armağan ediyoruz. İzmir’imizin kura çekimini 6-13 Şubat arasında gerçekleştireceğiz. İnşallah hem kentsel dönüşüm hem de yeni üreteceğimiz sosyal konutların ardından, İzmir’imizde afetlere karşı dirençsiz tek bir sağlıksız yapı, tek bir çöküntü alanı kalmayıncaya kadar, körfezdeki kokuyu gideren dek, çöp sahalarındaki anlayışını inşallah 2023’de Cumhurbaşkanımıza rekor destek ile seçtirene kadar çalışacağız.”

 HER HAMLENİN BAŞARIYA ULAŞMASINI DİLİYORUM
“Sayın Cumhurbaşkanımız, Türkiye Yüzyılı’nın temel parametrelerinin başında sürdürülebilirliğin geldiğini ifade ettiler.İnşallah Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde milletin istikbali için belirlediğimiz hedeflerimizi bu salondaki dayanışma ruhuyla,sizlerin azmi ve gayretleriyle beraber gerçekleştireceğiz.Daimî,gelecek vaat eden, zirveyi hedef alan Muhteşem Türk Şehirlerini hep birlikte inşa edeceğiz. Sözlerime son verirken; bu kıymetli buluşmayı organize eden MÜSİAD’ımıza teşekkür ediyor; Rabbim’den İzmir’imizi, ülkemizi el üstünde tutan anlayışla yapacağınız her çalışmanın, her hamlenin başarıya ulaşmasını niyaz ediyorum.”

ASMALI: HER ZAMAN DESTEK OLUYORSUNUZ
MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı ise, “Yurtiçinde ve yurtdışında  toplam 165 şube ve irtibat noktasına ulaşan MÜSİAD, 13 binin üzerindeki üyesi ve 60 bine yakın firmasıyla, hem Türkiye ekonomisine katma değer sağlıyor, hem de yurt içi ve yurt dışında farklı iş birliklerinin geliştirilmesine önderlik ediyor. MÜSİAD, küresel bir iş birliği ve sermaye platformu olduğu kadar, gücünü zengin medeniyet değerlerimizden ve Anadolu irfanından alan bir kalkınma hareketidir.  Bu anlamda inşa etmek istediğimiz şehircilik anlayışının, kadim medeniyetimizden ve zengin tarihimizden beslenmesi en büyük arzumuzdur. Bunun yanında  yakın tarihimizde yaşanan afetler, geçmişteki çarpık kentleşme süreçleri gibi,  yaşananlardan ibret alarak, hataların tekrar etmesinin önüne geçebiliriz.  Yahya Kemal’in ifade ettiği gibi bizim ‘devlet kurma’ ve ‘askerlik’ dışındaki üç sanatımız ‘mimari’, ‘şiir’ ve ‘musiki’dir. Mimarideki standart belirleyen yüksek çizgimizi yeniden yakalamak ve örnek şehirler kurmak zorundayız.    Merhum Bilge Mimar Turgut Cansever’in dediği gibi, “İnsanın yaptığı her şey inancının bir tezahürüdür.” Evlerimiz, binalarımız ve şehirlerimiz aslında bizim aynamız gibidir.  Akıllı şehirler kuralım ama şehirlerin kalbini ihmal etmeyelim.  Tarihte olduğu gibi insan merkezli, erdemli şehirlerimiz olsun. İnsanı öncelediğimizde çevreye, doğaya, hayvanlara da dost,  yeşil şehirlerimiz olur.  Yine merhum  Cansever’in dediği gibi” Şehri imar ederken nesli ihya etmeyi ihmal ederseniz; ihmal ettiğiniz nesil, İmar  ettiğiniz şehri tahrip eder” Bu manada gençlerimizi ,kadınlarımızı, çocuklarımızı da içine alacak topyekün bir sosyal ve kültürel çevre oluşturmalıyız. Şehirlerimizi teknolojik gelişmelerle donatalım ama şehirlerimizin ruhunu öldürmeyelim. Evimizden mahallemize, köyümüzden şehrimize, sergilediğimiz mimariyle aslında ruhumuzu, vizyonumuzu ve varlık anlayışımızı yansıtırız.  Yeni nesiller de bu yansıttığımız mimariye göre şekillenir ve yüksek bir medeniyet atmosferinde gelişirler.  Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında “Türkiye Yüzyılı’nda Şehirleri Fark Et, İnşa Et” temalı bu toplantıyı bir farkındalık oluşturmak için tertip ediyoruz. Zira bizim köklü ve muhteşem tarihimizde olduğu gibi istikbalimiz için ideallerimiz var.  Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Şehircilik Şurası’nda ifade ettiği gibi “Düzenli ama karakteri olmayan şehirleşme bizim idealimiz olamaz.”  Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken istişare toplantımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Sayın Bakanım teşriflerinizden dolayı şükranlarımı arz ediyorum. Yeni Evim kampanyasında çok uygun kredi oranları İLE orta gelirliye uygun kredi koşulları ile ev alma imkanı sağlandı. İnşaat sektörü adına  çok teşekkür ederiz, her zaman destek oluyorsunuz. size ve kıymetli misafirlerimize, saygılarımı sunuyorum.  Allah’a emanet olun ”dedi.

YÜKSEKDAĞ: AVRUPA’DAN GERİ DE DEĞİLİZ
MÜSİAD İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu Başkanı Cemil Yüksekdağ ise bir çok konu hakkında yerel yönetim ve politikalarına yönelik eleştirilerde bulunurken, “Bu kardeşiniz yaklaşık 30 yıldır dünyanın birçok yerine gitmekte. Avrupa'dan ABD’ye, Uzakdoğu'dan orta doğuya birçok ülke gitmiş biri olarak şehircilik anlayışına o ülkelerde hep imrenirdi. Ancak artık durum böyle değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın Recep Tayyip Erdoğan Beyfendi'nin ortaya koyduğu ‘biz sadece bugünün şehrine, bugünün insanına karşı sorumlu değiliz,’ yarını imar etmenin sorumluluğunu omuzlarımızda taşıyoruz’ vizyonu doğrultusunda’ geldiğimiz nokta ne Avrupa’dan ne ABD’den geri değil” ifadelerini kullandı.

200 BİN İNSAN BU ŞIKIŞIKLIK İÇİN YAŞIYOR
Kentte 7 başlık altında sorunlar gördüklerini dile getiren Yüksekdağ, “İzmir’imize baktığımızda açmazların aşılmadığını görüyoruz. Hepimizin bunu bilme hakkı var. İzmir'in açmazlarını özetlersek 7 başlık çıkıyor Birincisi; Vahşi depolama, Harmandalı depolama tesisi… Gerek heyelan gerek çevre kirliliği konusunda o kadar perişan haldeyiz ki… Sanki her an patlayacak bir bomba halinde. Modern şehir toplumlarında çöp toplama tesisleri enerji üretiyor ancak İzmir'in merkezlerindeki çöp toplama tesislerinde bu şekilde ilerliyor. Burada görmüş olduğunuz körfez temizleme yöntemi, modern, etkili ve sürdürülebilir şekilde yapılmakta. Bu da büyük bir koku sorunu yaşanmakta ve bu da ilerleyen süreçte şehrimizde çevre felaketi yaşanmasına yol açacaktır. Diğer bir konuş çarpık kentleşme. İzmir'in neredeyse her ilçesinde çarpık kentleşme var. İzmir bu görüntüden kurtulmalı. Bu şehrimizin marka şehir olması yönünde önem arz ediyor. Ve bir İzmir olarak bundan dolayı mahcup oluyorum. Bir değer konu sanayi sitemizin, gıda çarşımızın şehrin içinde. Trafiği meşgul edecek şekilde her yeri kilitlenmiş durumda. Esnafımız sıkıntıda. Bu toplam sanayi siteleri içindeki işletme sayısı 10 bin. Toplam 200 bin insan bu sıkışıklık içinde yaşıyor” dedi.

Kentsel dönüşümün ciddi sıkıntılar barındırdığını dile getiren Yüksekdağ, “Kentsel dönüşüm sorunu bizim için ciddi sıkıntılı. Eski yapıların dönüşüm noktasında stratejik yapı oluşturulup yol alınmaması bizim için sıkıntı oluşturuyor. Kent içi ihtiyacı olan mastır planları ne yazı ki yapılmıyor. Kent içi trafiği yoğun şekilde artmakta. Bu yoğunluğuna yönelik çözümler üretilmesi elzem hale geldi. Yurt dışından gelen misafirlerimi havalimanında alıp getirirken mahcup oluyorum, utanıyorum. Öyle bir görüntü var ki yurt dışından firmaları getirmediğimizde 'çok kaliteli ürünler üretiyorsunuz ama şehir neden böyle' dediğinde mahcup oluyoruz. Sayın bakanımız depremden sonra hemen İzmir'e geldi ve haftalarca İzmir'in deprem bölgelerini sokak sokak adım adım gezdi ve bir bir uğraştı. Depremzedeler yönelik yaklaşık 1 yıl içinde 5 bin 60 konut hak sahiplerine devredildi. Nereden nereye... ” diye konuştu.

 
'Davos'tan enerji kriziyle ilgili ortak karar çıkması zor'
 
İzmir'de silah kaçakçılarına baskın!
YORUMLAR
Toplam 5 yorum var, 5 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
yazık 20 Ocak 2023 Cuma 19:49

bunu akp nın bakanı sölüyo çelişkiye bak ya sporcuyu banka yonetım kurulu uyesi yap ralliciyi mıllet vekılı yap veterıner tubıtak başkanı olsun demi

Yorumu oyla      3      3  
Bülent Işık 20 Ocak 2023 Cuma 19:33

Imar barışını çıkarıp birçok apartmanın tepesine kaçak kat çıkılmasına sebep olanlar çarpık kentleşmeden bahsediyor. Defalarca imar affı çıkaranlar çarpık kentleşmeden şikâyet etmemeli.Müsiad başkanı çeyrek asırda Ankara ve Istanbul'un metro sorununu halledemeyenlerden de bahsetseydin.

Yorumu oyla      3      3  
Ağam 20 Ocak 2023 Cuma 19:07

imar planları onaylayın gecekondu bölgelerindeki izmire bu yazık ettiniz 20 yılda burası rio gibi şehir olurdu

Yorumu oyla      3      3  
Fatma Koruyucu 20 Ocak 2023 Cuma 18:02

İzmir''de iki yıldır 75.000 depremzede aile için ne yapılmış?Sadece 5000 aile mi depremzede?Hükümet depremde sınıfta kaldı.

Yorumu oyla      3      3  
Sanayici mi partili mi belli değil 20 Ocak 2023 Cuma 17:40

İzmir'den utanıyorsanız her tarafı beton tarlası, kaosun başkenti, binlerce mültecinin yaşadığı, ultra çarpık yapılaşmış Türkiye'nin en büyük köyü olan İstanbul'a gidebilirsiniz. Belediyeye salla, AKP'ye tek laf etme. Fıkra gibi ülke! Yarın iktidar değiştiğinde ben sizi göreceğim.

Yorumu oyla      3      3  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
'Çip yatırımı yapmak Arçelik'e yakışır'
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Geçen gün buraya geldiğimde ...
Sert açıklama: Atina'yı vurma derdimiz yok!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Esenyurt'ta eğitim kampüsü temel atma töreninde ...
Erdoğan'dan seçim tarihi açıklaması!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim tarihine ilişkin, "Cumhurbaşkanı kararnamesiyle ...
 
MHP'li Osmanağaoğlu: Makamlar millete hizmet etme yeridir!
MHP Genel Sekreter Yardımcısı, İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu kamuda ...
Tanju Özcan'dan adaylık açıklaması: Göreve talibim!
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, 6'lı masaya çağrıda bulunarak, "Özellikle ...
AK Partili Kaya’dan CHP’li Polat’a yanıt: Soyer’in dublörü!
AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, Halkpınar-Otogar Metrosu ...
 
Bakan Kurum’dan İzmir mesaisi ve TOKİ müjdesi: En geç iki yıla teslim edeceğiz!
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İzmir’de bakanlık ...
Liderler turunda: Kılıçdaroğlu ile görüştü!
İYİ Parti lideri Meral Akşener, 26 Ocak'taki altılı masa görüşmesi öncesi ...
CHP’li Polat’tan AK Partili Kaya’ya çok sert sözler: Bilgisiz, pişkin, cahil!
CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat, ...
 
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Göztepe büyüledi!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Arzu’nun Mutluluk Reçeteleri bitmez!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Herkes yer içer hesabı 'Dilber' öder!
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Taşlar yerinden oynuyor
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Üç koltuk, iki makam...
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva