EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin son oturumu, emekçi eylemleri, sendika–siyaset ilişkisi ve “havuz” uygulaması üzerinden sert tartışmalara sahne oldu. CHP ve AK Parti grupları arasında karşılıklı suçlamalar yükselirken, meclis salonundaki gerilim zaman zaman tırmandı.

“CHATGPT’YE SORDUK” ÇIKIŞI: VATANSEVER’DEN ‘KARİYERİZM’ ELEŞTİRİSİ
CHP’li Meclis Üyesi Dr. Mustafa Vatansever, Buca Belediyesi’nden bir meclis üyesinin açıklamalarına gönderme yaparak söz aldı. Konuşmasının bir bölümünü yapay zekâ yorumuna bağlayan Vatansever şu ifadeleri kullandı:

“Normalde basını çok takip etmiyorum ama Buca Belediyesi’nden bir meclis üyesi, Yeşilparkalı bir beyefendi konuşunca merak ettim. Arkadaşlar ChatGPT’ye soruyor ya… Biz de bilgisayarı, siyaseti iyi bilen bir yapay zekâya sorduk bakalım ne diyor diye.”

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde önemli sempozyum... Dr. Mustafa Vatansever,  “Tek Sağlık Yaklaşımı”nın kentler için neden hayati olduğunu açılış  konuşmasında anlattı. İnsan, hayvan ve çevre sağlığı bir arada! DETAYLAR  HABERDE👇 https://t.co/WW40BBEIIP

Vatansever, AK Partili meclis üyesinin kendisini “sosyalist bilinçle yetişmiş” biri olarak tanımlayıp bugün CHP’yi “biatçılıkla” suçlamasını eleştirerek, yapay zekânın değerlendirmesini aktardı:

“ChatGPT’nin değerlendirmesi şöyle: ‘Solcuydum, devrimciydim ama Erdoğan’ı görünce yolum aydınlandı’ klişesi… Dün ‘sosyalist bilinçle yetiştim’ diye övünen birinin bugün AK Parti’de meclis üyesi olup CHP’lilere ‘asıl biatçı sizsiniz’ diye bağırmasını kariyerizm olarak yorumluyor.”

Yapay zekânın, ideolojik dönüşümlerin Türkiye siyasetinde sık görüldüğünü vurguladığını söyleyen Vatansever şu sözleri de aktardı:

“Sol geçmişi olan bazı insanların ideolojiyi değil, menfaati seçebileceğini, bu dönüşümlerin Türkiye’de ve İzmir’de artık kimseyi şaşırtmadığını söylüyor.”

Vatansever devam etti:

“12 Eylül’de katledilen devrimciler anılırken, işçiler, emekçiler anılırken ‘yüreğimiz sızlıyor’ diyor konuşmacı… Bunu söylerken yüzü kızarmıyorsa ya utanma duygusunu kaybetmiştir ya da rol yapıyordur diyor yapay zekâ. Ayrıca ‘emekçinin palavrası’ ifadesi geçiyor.”

İşçi ölümleri ve sendikal haklara da değinen Vatansever “22 yıllık iktidarda Soma, Ermenek, Hendek, Torunlar faciaları yaşandı. Kıdem tazminatını fona devretmeye çalıştınız. İşçi ölümlerinde OECD birincisiyiz. Asgari ücret açlık sınırında. Sendikalaşma oranı yüzde 7. Demokrasi çok gelişiyor ya…” sözleriyle çıkış yaptı.

Vatansever “‘Birkaç işçinin hakkını savunacağım’ diye Cumhuriyet Halk Partisi’yle 50 yıllık sendikaların arasına giremezsiniz. Ne biz izin veririz ne CHP izin verir. Biz o işçilerle karşı karşıya gelir, konuşur, anlaşırız.” dedi.

CHP'li Kanmış, depremzede öğrencilerin sesi oldu! - Siyaset - Ege'ye Bakış

‘DİSK İLE YAŞADIĞIMIZ MESELELER AİLE İÇİ MESELEDİR’
CHP’li Meclis Üyesi Uygar Kanmış, AK Parti’nin DİSK’e yönelik söylemlerini eleştirerek Burçin Kevser Sevil’in sözlerine yanıt verdi. Sevil’in “Neden AK Parti’yi DİSK ile yan yana gelmekle suçluyorsunuz, AK Parti’yi itibarsızlaştırıyorsunuz?” sözlerini hatırlatan Kanmış şu soruyu yöneltti:

“Buradan şu soru ortaya çıkıyor: Burçin Hanım, DİSK ile yan yana gelmeyi AK Parti açısından bir itibarsızlık olarak mı görüyor? DİSK’i neden olumsuz göstermeye çalışıyor?”

Kanmış, DİSK’in tarihsel rolünü vurgulayarak devam etti:

“Yarım asırdır emek ve iş mücadelesi veren bu ülkenin en köklü konfederasyonlarından biri olan DİSK’in adıyla anılmak kimseyi itibarsızlaştırmaz.”

Sevil’in “CHP ile DİSK arasındaki hususlar aile içi meseledir” sözlerine ise şu karşılığı verdi:

“Bu ifadeye katılıyoruz. DİSK ile yaşadığımız tüm konular aile içi meseledir. Madem kendileri bu meselelerle anılmak istemiyor, o halde ilçe meclis üyelerine bu tartışmalara müdahil olmamaları yönünde hatırlatma yapsınlar. Biz aile içi meselelerimizin içinde kendilerini görmek istemiyoruz.”

Bakanlıktan Harmandalı denetimi: Kaçak moloz yok!
Bakanlıktan Harmandalı denetimi: Kaçak moloz yok!
İçeriği Görüntüle

AK Parti Grup Sözcüsü Atmaca: ''İZSU milyonluk araçları çürümeye terk  etti'' - Yaşam Haberleri

“HAVUZ İNSAN ONURUNA YAKIŞIR ŞEKİLDE YAPILMALI”
AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca, CHP’nin belediyeyi devraldığından beri personel üzerinden gerilim yarattığını savundu. Atmaca sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sanıyorum 27 yıl oldu; Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir’deki kesintisiz iktidarının yasal mirasçılarısınız Sayın Başkan. Bunu unutmamak gerekir.”

CHP’nin önceki dönem uygulamalarını eleştirme hakkı olsa da bu politikaların sorumluluğunun da aynı partide olduğunu vurgulayan Atmaca şöyle konuştu:

“Önceki dönemle ilgili hoşunuza gitmeyen uygulamalar olabilir. Ancak bunların yasal mirasçısı olma sorumluluğu gereği meselelerin uhuletle ve suhuletle çözüme kavuşması gerekir.”

Personel politikalarına ilişkin eleştirilerini derinleştiren Atmaca:

“Göreve geldiğiniz günden bu yana bir ‘emekçi furyası’ yaşanıyor. Her olayda faturanın emekçilere kesildiğini görüyoruz. Havuz uygulaması gerekiyorsa bile bunun insan onuruna yakışır bir şekilde yapılması zorunlu.”

Atmaca, taşeron işçi sayısına ilişkin cevap alamadıklarını da hatırlattı:

“İZSU, ESHOT, şirketler ve Büyükşehir’de toplam kaç taşeron işçi çalışıyor? Defalarca sordum. Hâlâ yanıt alamadık. Bir yanda taşeron çalıştırıp diğer yanda personele ‘fazlalık’ deyip havuza göndermek yanlış ve kabul edilemez.”

Atmaca ayrıca belediyenin misafir ağırlama harcamalarıyla ilgili çelişki iddiasını dile getirdi:

“745 bin lira ve 536 bin liralık yemek harcamalarının yabancı misafirler için olduğu söylendi. Buna itirazımız yok. Ama tasarruf deyip yurt dışı tanıtım ofislerini kapatırken bu organizasyonları yapmak bir çelişkidir.”

Belediyeye ait işletmelere dikkat çeken Atmaca “Grand Plaza’nın Nefes ve Asansör diye iki çok iyi restoranı var. Bu yemekleri neden buralarda yapmıyoruz? Para neden belediyenin cebinden çıkıp başka yere gidiyor?” dedi.

CHP'li Özkan'dan Uğur İnan Atmaca'ya yanıt! - İzmir Haberleri

“MENEMEN’DE, ALİAĞA’DA İŞÇİ ÇIKARILIRKEN NEREDEYDİNİZ?”
CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, eleştirilerin samimiyet testinden geçmesi gerektiğini söyleyerek AK Parti ve MHP sıralarına sert çıktı.

Özkan ilk olarak şu sözleri hatırlattı:

“AK Parti ve MHP sıralarına ‘Menemen’de ve Aliağa’da işçiler çıkarılırken siz neredeydiniz?’ dedim. Aynı hak arayışını orada da sürdürdünüz mü? İşçilerin yanında oldunuz mu?”

AK Parti’nin yalnızca CHP’li belediyelere yönelik eylemlerde görünür olduğunu söyleyen Özkan şöyle devam etti:

“Kendi belediyenizde işçiler haksızlığa uğrarken ortada yoksunuz ama CHP’li belediyelerde eyleme gidip poz veriyorsunuz. Bu popülizmdir.”

Ekonomik göstergeler üzerinden hükümeti eleştiren Özkan sözlerini şöyle detaylandırdı:

“Açlık sınırı 29.800 TL. Asgari ücret 22.100 TL. Yoksulluk sınırı 92 bin TL. Asgari ücretin alım gücü 15 bin TL’ye denk geliyor. Biz bunları her mecliste söyledik. Siz hükümete dair tek bir eleştiri kurdunuz mu?”

İnsan hakları ve demokrasi başlıklarını da hatırlatan Özkan şu ifadeleri kullandı:

“AİHM ihlal kararlarından, tutuklu gazetecilerden, öğrencilerden bahsettik. Kadın haklarından bahsettik. Bunların hangisinde yanımızda durdunuz? Hatta iki konuşmacı bana dönüp ‘Ne sözleşmesi?’ demedi mi?”

Özkan, AK Parti’nin emekten yana söylemlerini samimiyetsiz bulduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

“Eğer gerçekten emekten yana olduklarını söylüyorlarsa buyursunlar iktidara seslensinler: ‘Zam zamanı, devlet bunu yapabilir’ desinler. Emeklinin hâlini görsünler. Biz emek ve demokrasi mücadelesinin yanında değil içindeyiz. Hakikat er geç ortaya çıkar. Siz istediğiniz kadar rol yapın, insanlar sonunda gerçeği görür.”

AK Partili Yıldız'dan CHP'li İnanç'a yanıt: Ben 3 bin İzmirlinin ev  hayalini soruyorum - İzmir Haber - İzmir Son Dakika Haberleri

İŞÇİ YÖNETİMİ BİR FACİA
AK Parti Grup Başkan Vekili Hakan Yıldız da havuz tartışması ile ilgili “Yağmur Hanım, sizden rica ediyorum… İşçi ailesinden geldiğinizi söylediniz, hukukçusunuz, partinizin grup sözcüsüsünüz. Bana mesaj atan işçi “Belediyeye gidecek otobüs param kalmadı Hakan Bey” diyor. Siz önce kendi belediyenizdeki işçinin hakkını, hukukunu vereceksiniz; ondan sonra başkalarının ne olduğuna bakacaksınız. Çünkü grup sözcüsü olarak icranın bir parçasısınız. Belediyecilik mevzuatına göre burada icraatların artılarını eksilerini anlatmak sizin göreviniz. Sözcülüğü bırakırsınız, sıradan bir meclis üyesi olursunuz, sorumluluk alanınız değişir. Ama bugün sorumluluk taşıyorsunuz. Uğur Bey, havuz sistemini çok güzel anlattı. Bu belediyede işçi yönetim rejimi faciadır. “Niye bunu çıkardınız, niye şunu yaptınız” demiyorum. Beş bine yakın bir düzenlemeye ihtiyacınız var mıdır? Vardır. Ama haksız kadrolaştırmalar yaptınız. Eş-dost-akraba ilişkisiyle işe aldığınız, kart basıp kart gidenleri tespit etmek zorundasınız. Bu sizin göreviniz. EYT kapsamında emekli ettiğiniz insanların da anlaştığınız paralarını ödeyin. Ondan sonra çıkıp “emek, işçi hakları, insan hakları” dersiniz. Ki bu konuda eleştirmeye pek niyetiniz yok, onu da ayrı bir gündemde anlatırım; vakit kalmadı. Levent abi bakıyor oradan… Son olarak, Uygar kardeşim ve Mustafa abi; rica ediyorum, DİSK konusunda Sayın Cemre Tugay’ın son dört ayda yaptığı açıklamalara bakınız. Sonra grubumuzdaki arkadaşlarımızın ne dediğine bakınız” dedi

Haberler | İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Sayın Altan  İnanç'ın basın açıklamasıdır.

‘EYLEMLER İZMİR’İN GURURUDUR’
Son olarak konuşan CHP Grup Başkan Vekili Altan İnanç “Son günlerde çalışanlarımızın İzmir’de yaşadıklarıyla ilgili getirilen eleştiriler üzerine bir değerlendirme yapmak istiyorum. Burada söylediğim sözlere alınmayın, manipülasyon devşirmeyin lütfen: Türkiye’de, yanlış bilmiyorsam, grev yapılabilen, işçi eylemi gerçekleştirilebilen kaç belediye var? Ve bunların kaçını hangi partiler yönetiyor? Buna bakın. Eleştirdiğim şey şudur: Bir arkadaşımız İzmir’deki bu eylemleri veya bu eylemlere yol açan koşulları İzmir’in ayıbı, utancı olarak tanımlamış. Bu doğru değil. Tam tersine, İzmir’in gururudur. Çünkü İzmir demokratik bir kenttir. İzmir’in insanları demokrasiye inanır, insan haklarına ve özgürlüklere saygılıdır. İzmir’in insanları birbirlerine de saygılıdır” dedi.

TIRPAN ELEŞTİRİSİ: VATANDAŞLARI CEZALANDIRIYORSUNUZ
Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin sayısının artmasının ardından merkezi hükümetin belediye kaynaklarını kısıtlama çabalarını “halkı cezalandırmak” olarak nitelendiren İnanç şunları söyledi

“Şimdi 2026’nın son meclis toplantısındayız. Lütfen söylediklerimi kabul ediniz. İçinde bulunduğumuz bu durumda yaptığım eleştiriyi haksız bulmayın. 31 Mart seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin sayısı arttığı için, belediye kaynaklarının kesilmesi amacıyla özel çaba sarf ediyorsunuz. Bunu yaptınız. Ama yapmayın. 2026 yılı, 2025 bitiyor. Çözüm diyorsunuz; işte ben size söylüyorum. Söylediğim zaman da bunu hamaset olarak yorumluyorsunuz. Kardeşim, belediyelerin üzerindeki ekonomik yükü azaltın. Önerim şudur: 2026 yılının başında, belediyelerin, esnafın ve sanayicinin altında ezilen faiz yükünü kaldırın. Bunun için bir torba yasa çıkarın, gelin ve halka, belediyelere deyin ki: “Kardeşim, faizi sildik, ana parayı da şöyle ödeyin.” Belediyelerin kaynaklarını artırın. Çünkü cezalandırdığınız Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları veya meclis üyeleri değil; cezalandırdığınız doğrudan halktır. Halkımızı cezalandırmaya ne hakkınız var? Buna hakkınız yok, öyle açıkça söyleyeyim. Belediyeleri güçlendirin. Belediyelerini elini kolunu bağlayacak yeni yasal düzenlemelerin içine girmeyin”