Nuray ÖTGÜNÇ
Mesele o değil!..
3 Haziran 2013 Pazartesi

İstanbul Taksim’de Gezi Parkı direnişiyle başlayan ve dalga dalga ülkenin hemen hemen bütün illerine yayılan olayları beş gündür içimde kabaran endişe ve korku duygularıyla izliyorum.
Endişeliyim.
Çünkü günlerdir olan olaylara "3-5 çapulcunun işi" diyebilen ve sanki her şey normalmiş gibi bir düğünde nikah şahitliği yapıp,  Fas-Tunus-Cezayir gezisine çıkan başbakanın ekranlarda verdiği kibirli duruşundan korkuyorum.
Sanki kibir gözlerini örtmüş. Tüm görüş mesafesini kapatmış. Dışarıya değil sadece kendi içine bakıyor.
Sayın başbakan ne diyor basın açıklamalarında,
“Bizimde zorla tuttuğumuz yüzde 50 var” diyor

Toplumu kafasında çoktan bölmüş. "biz" ve "onlar" diye.
Şu kadar "bin"in karşısına bu kadar "bin" çıkarırım diyor. Zaten ilk büyük yanlışı da burada yapıyor.
Bu ülkenin yarısının başbakanlığından feragat ediyor.
Peki, polis teşkilatının takındığı bu tavra, kullandığı orantısız güce ne demeli?
Adam gibi tepkisini koyan insanlara karşı, polisin sergilediği tutum da neyin nesi?
Elbet de tepki göstermek isteyen çoğunluğun arasına sızan provokatörler vardır.
Ama bunları ayıklamak da polisin, emniyet teşkilatının işi.
Sadece sessiz kalmamak için elinde Türk Bayrağıyla meydanlara inen insanlara, polisin göz mesafesinden biber gazı sıkması ne kadar doğru.
Ya da tiyatro sanatçısı Leyla Okay'ın başına isabet eden gaz kapsülüyle komaya girmesi.

Şahit olduk İzmir’de.
İzledik videolarda.
Olaylarla alakası olmayan kendi haline yürüyen insanlara polisin copla saldırmasını, saçlarından sürüklemesini.
Sivil kıyafetli, emniyet mensubu mu yoksa değil mi belli bile olmayan kişiler tarafından sopalarla, demirlerle insanların kuytu köşelerde öldürülesiye dövülmesini.
Gördük bunların hepsini başbakanın tabiriyle sosyal medya belasında.
Bu olanlar ve yaşananların karşısında nerede peki Türkiye’deki Medya? Hala kral çıplak dememeye yeminli ve kararlı mı?
Uzun lafın kısası.
Bu olanlar, bölünmeye çalışılan halkın diğer yarısında oluşturulmaya kalkılanbaskıların ve yasakların yansıması.
Ve bu mesele sadece birkaç ağaç meselesi değil?
Mesele "HÜR VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞCESİNE" yaşanması gerektiğini bilmeyen iktidar meselesi.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Değersizliğin olağan halleri
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
İzmirli o üniversite bulutların üstünde!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Eğitim ve yeni müfredat
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bir Mayıs, çok renk…
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yeşil Yıkama ve İtibar Yönetimi
Hanzade ÜNUZ
Hanzade ÜNUZ
Fırtınam, felaketim, hasretim...
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Kemal ARI
Kemal ARI
İstediklerimiz ve sorumluluklarımız
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Buralara bir daha dönme Göztepe!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Mutlu s’on!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva