Yılmaz Vural: ''Türk oyunculara sesleniyorum: Aldınız başınıza belayı''

Yılmaz Vural, TRT Spor'da yayınlanan 'Spor Bahane' programında açıklamalarda bulundu.

Tecrübeli teknik adam, yerli futbolcular için, ‘’Oyuncuysan oyunculuğunu bil, iyi yap işini’’ eleştirisini getirdi.

Geçen sezon İzmir ekibi Göztepe'yi 14 yıl aradan sonra Süper Lig'e çıkaran Yılmaz Vural, büyük takımlarda görev almak istediğini söyledi. Tecrübeli çalıştırıcı, taraftarların da kendisini istediğini ‘’Kur’an çarpsın yolda görüyorlar ‘yahu hocam neden gelmiyorsun?’ diyorlar. E getirin kardeşim, öyle bir gücünüz varsa, biz gelmek istiyoruz zaten’’ sözleriyle anlattı.

''Seninki el de, bizimki başka birşey mi?''

Kulüp başkanlarının teknik konularda teknik direktörlere karışmasını eleştiren Vural, ‘’Ben kulüp başkanlarının soyunma odasına gelip ‘sen çık ben konuşacağım’ demesine müsaade etmem’’ dedi. Vural, olaya dair bakışını şu sözlerle anlattı:

"Ben bir kulüp başkanının soyunma odasına girip 'Sen çık ben konuşacağım' demesine müsaade etmem. 3 gün sonra giderim oradan. Böyle yaptığım da oldu yani. Tepki koyduk, güle güle dediler. Kulüp başkanı, onun takıma karışmasını engellediğin zaman seni istemez. Onlar istiyor ki her şeyi ben yapayım. Ben başkanım taşın altına elimi soktuğumu göstereyim. Senin ki el de bizim ki başka bir şey mi kardeşim. "Sen başkansan senin idari konulardaki başarın önemli olan. Sen git kulübün ekonomisini yönet, idari borcunu yönet. Teknik anlamda bana patron diyorsan bırak patronluğumu yapayım. Getirme - götürme sana ait ama araya girmeyeceksin. Sen araya gireceksen beni neden getirdin, kendin yap. Ben karışmasına müsaade etmiyorum, etmeyince de istemiyorlar beni. Başkanlar bu işe hobi gibi heves gibi bakıyorlar. O kadar basit bir oyun ki futbol. İki tane taş koyup, değişik renkli bir şeyler giyip maç yapıyorsun. Futbol onlara göre böyle."

''Türk oyunculara sesleniyorum: Aldınız başınıza belayı''

Yerli futbolcuların da teknik direktöre, kadroya hatta yönetime karıştığını belirten Vural, sözlerine şöyle devam etti:

''Buradan Türk oyunculara sesleniyorum. Aldınız başınıza belayı! Üçünüz, dördünüz bir araya gelip hoca yemeyi çok iyi biliyorsunuz. Hadi yiyin bakayım şimdi Galatasaray'da. Toplanın bakalım şimdi Türk oyuncular hocayı yiyin, sizi göreyim. Sizi adam yerine koymuyorlar şimdi. Ne oldu? Bakın çark değişti. Niye? Çünkü herkes kendi mecrasının dışına çıkıyor. Öyle bir sistem var ki Türkiye'de, oyuncu dışına çıkıyor, idareci dışına çıkıyor, antrenör dışına çıkıyor, hakemler dışına çıkıyor. Bırakın kardeşim, hepiniz mecranızda kalın. Oyuncuysan oyunculuğunu bil. İyi oyuncuysan, iyi yap bu işi. Neymiş, Yılmaz Vural, van Persie'yi yönetemezmiş, Sneijder'i yönetemezmiş. Kim o oyuncu ya, vermişsin adama 5 milyon euro neredeyse kulübü yönetiyor."