Vali stat için net konuştu: Kimse niyet okumasın!

Fatih YAPAR/EGEDESONSÖZ - İzmir’de tartışmalara neden olan Alsancak Stadı’nın yeni sezonda maçlara kapatılması kararının ardından başlayan süreç devam ediyor. İl Spor Güvenlik Kurulu’nun ‘yapı güvenliği olmadığı ve depreme dayanıksız olduğu’ gerekçesiyle maçları yasakladığı stat ile ilgili kararın ardından ‘AVM mi yapılacak’ sorusu gündeme gelmişti. Gençlik ve Spor Bakanlığı stat alanının spor alanı olarak kalacağını açıklarken yeni sezon öncesi maçların Atatürk Stadı’nda oynanması kararı netleşti. Vali Mustafa Toprak, bakanlığın kararı aldığını, resmi yazıyı birkaç gün içinde göndereceğini söyledi. Toprak ayrıca, Atatürk Stadı’ndaki düzenlemelerin Eylül ayı içinde tamamlanarak maçlara açılacağını ifade etti.
 
İzmir’deki tartışmalı süreç hakkında değerlendirmelerde bulunan Toprak, “ Alsancak Stadyumu’nun temelleri 1910 yılında temeli atılıyor. Ardından 10 yıl sonra tribünler konuluyor. Yani bu stat tam yüz yıllık bir maziye sahip.  Dolayısıyla depreme dayanıklılık testi değerlendirildi.  Alsancak Stadı’nı İzmir’e gelmeden önce de biliyordum. Stat ile ilgili ‘kalsın’ diyenler biliyor ki yapı güvenliksizdir. Ortaya çıkan bir belge ve rapor var. Her yıl sezon başlamadan önce yetkili kurumlar değerlendirme yapmıştır.  Bizim önümüze gelen rapor mutlak surette stadın can emniyetinin olmadığını gösteriyor. Rapor ortaya çıktıktan sonra da ‘efendim dün maç oynanıyordu, bugün neden oynanmıyor’ derlerse onu söyleyenler kendilerine de yanlışlık yapmış olurlar.  Mantık aynen şu olur. Bir kişi dün kalp krizi geçirmemişti, bugün kalp krizi geçiriyor.  Ama baktığınızda 10 yıldır kalp noktasında bir zafiyet varmış. Demek ki kontrolleri yapılamamış. Olayları ne zaman fark ederseniz onunla ilgili tedbirleri hemen almak zorundasınız” dedi.



UCUBE OLARAK DEVAM EDEMEZ
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın İzmir’de yapacağı yeni stat projeleri ile ilgili de tartışmaların yaşandığını anlatan Vali Toprak, buna da saygı duyduğunu söyledi. Toprak, “İlk önce Örnekköy’de stat yapılması kararı alındı. Ardından Göztepe ve Karşıyaka camiası yerinde stat talep etti. Şu anda iki farklı yerde 15’er bin kişilik stat projeleri var. Oralarda da otopark açısından sorun görünüyor. Yerel yönetimlerin kaygıları var. Her şeyi İzmir’de tartışıyoruz güzel ama tartışmaların hedefe varma noktasında doğru karar almayı gerektirir. Tartışmalarla birlikte çözüm olmazsa şehrin önünü tıkıyorsunuz. Karşıyaka ve Göztepe’de stat yapılmazsa ne olacak? Bu tartışmalar çözüm ile birlikte gelmeyince sıkıntı oluyor. Alsancak Stadı’nda yarın ya da başka bir gün çökme olursa ne olacak. Çökme, yıkılma bir kere olur. Olumsuzluk ortaya çıktığında ‘o neden böyle yapılmadı’ diyenler değil de rapor gibi net durum karşısında çözüm bulmayanlar, önlemi almayanlar hukuk karşısında sorumlu olur. Sorumluluğu olmayan insanlar bir şey söyleyebilirler ama onların söylediklerinin bağlayıcılığı yok.  O yüzden çözüm  odaklı konularla gelsinler. Hatta bazen hayal kırıklığına uğruyorum. Diyorlar ki ‘Alsancak Stadı çok önemli’. Ben de ilin valisi olarak stadın geçmişten bugüne kadar gelen önemini, değerini bilerek korunmasından yanayım. Ama ‘orası öyle kalsın, ucube olarak devam etsin’ diyorlar. Bu mümkün değildir. Hangi yüzyılda yaşıyoruz. Alsancak Stadı İzmir’e yakışmıyor” diye konuştu.

TARTIŞMALAR KENTE ZARAR VERDİ
Vali Toprak, Atatürk Stadı’nın Eylül Ayı’na kadar maçlara hazır hale getirileceğini söyledi. Toprak, “Yeni stadın yapılmasındaki tıkanıklık, yeni statların yapılamamış olması, Alsancak Stadı için verilen rapor sonrasında sadece elimizde bir Atatürk Stadı kalıyor. Başka alan yok. Bunun sorumlusu aslında tartışmayı yapan, her türlü kendisine göre haklı olabilir ama tartışma konusu mesele karşısında çözüm odaklı çalışma yapmayanlardır.  Bensem ben, başkası ise başkasıdır. Tartışmayı çözüm odaklı yapalım. Örnekköy Stadı ile ilgili değerlendirmeler var. Analiz edilmesi lazım. Oradaki stat projesinde dere geliyor. Mezarlık ve tepe alanlar var. Otobana iki kilometre uzaklıkta, toplu taşıma araçları gitmiyor. İnsanlar yakın mesafeler istiyor. Teknik veriler uygun olursa yapılabilir ama tesislerin iki üç ayda bir konser, 15 günde bir maç yapılacak yer olmasını istemeyiz. İnsanların erişebileceği yerler olmalıdır. Futbol kulüpleri mağdur olmadan acaba maçları nasıl oynayacak. Stat tartışmaları meseleyi farklı boyuta taşıyor. Bizim önceliğimiz ‘maçların nerede yapılacağı’ konusudur. Federasyon maçların Atatürk Stadı’nda yapılması kararı aldı. Altay’ın maçı ilçede oynanacak. Karşıyaka Kulübü’nün Buca ile anlaşma süreci devam ediyor. Altay ve Göztepe’nin durumuna da bakılacak. Şu anda Atatürk Stadı’nda bir sorun yok.  PTT 1. Lig maçları için stadın passolig sistemine geçmesi gerekiyor. Statta çalışmalar başladı. Etrafına 13 giriş kapısı olacak şekilde tel örgü çekiliyor. Turnikelerden girilecek ve kartını okutarak kendisine gösterilecek yere oturacak.  Bu çalışma da iki hafta içinde bitecek. Ayrıca stadın eksikleri için de yeni maddi kaynak geldi. Çatının görüntüsü, dış cephe düzenlemesi yapılacak.  Bazı kulüplerin endişeleri var. Stadın kapasitesi 100 bin kişilik. Maraton stadı olduğu için tribünlerde oturanların ambiyansı yakalayamaması söz konusu. Görüşmede belediye başkanı ‘portatif tribün kurarak alana yaklaşılabilir’ dedi. Bu da bir çözümdür ama bizim meselemiz portatif tribün meselesi değildir.  Mesele futbol maçlarının nerede oynanacağı, oynanacak yerin nasıl olacağıdır. Zaten tribün bir haftada yapılır. Herkesin kanaatine saygı duymak gerekiyor. Bu tartışmalar kente zarar vermiştir. Kesinlikle ‘tartışmayalım’ demiyorum. Ben bazen böyle dediğimde ‘vali bey tartışmayalım’ dedi diyorlar ve benim sözlerimi de tartışıyorlar. Görüşümüzü tabi ki ortaya koyacağız. Tartışırken çözüm odaklı olalım” dedi.

AVM’LERİ NİYE TARTIŞMADINIZ?
Vali Toprak, Alsancak Stadı’nın yıkılıp yerine AVM yapılacağı iddialarını yalanladı. Toprak, “Gençlik ve Spor Bakanlığı zaten gereken açıklamayı yaptı. Bakanlık ‘orası spor alanı olarak kalacak’ dedi. Ben de ilin valisi olarak buranın spor altyapısına uygun devam edeceğini söylüyorum. Ve böyle olacak. Bir de niyet okuma işlemlerini artık bırakmamız lazım.  Bu doğrultuda bir şey yok. Spor altyapısı dediğimizde zaten futbol. Bu tür açıklamalar yapılırken ‘AVM yapılacak, stat yıkılacak’ diyorlar. Bu da bir niyet okumadır. Niyet okuma ile olmaz. Bir şeyde yanlışlık varsa onu tartışalım. Bu noktada açık, somut bir değerlendirme yok. Gündeme bakıyorsunuz futbol stadı gerekliliğini kenara bırakmışız AVM’leri tartışıyoruz.  AVM’leri zaman içinde niye tartışmadılar. Balçova’ya baktığınızda AVM yüzünden trafik sıkışıyor. Oraları hepimiz görüyoruz. AVM’ler esnafın korunması, trafik açısından şehrin dışında olmalı.  Hemen ‘AVM yapılacağı için kapatıldı’ diyorlar. Ben de bunları hayretle karşılıyorum.  Gündemimiz Atatürk Stadı’nın spor sezonuna hazır hale getirilmesidir.  Herkesin sürece katkı sağlaması gerekiyor. Niye böyle oldu demekten öte ‘neler yapılmalıdır’ sorusu gündeme gelmelidir. Birisinin babası vefat ettiğinde babası vefat eden kişiye ‘sen nasıl ihmalkarlık yaptın kardeşim, niye babanı doktora götürmedin’ derse o da ‘sapasağlamdı kardeşim’ cevabını verse ama kimse ona ‘mesuliyet taşıyorsun’ demez.  Neden aniden gidiyor da ondan. Çünkü bu stat gibi binalar da yaşayan binalar. Binalarda sorun çıkıyor. Bu raporlarla önünüze geldiğinde önlemini almak zorundasınız.  Kimse raporun göz ardı edilmesine fırsat veremez. Ama ‘stadı allayalım, pullayalım, öyle kalsın’ anlayışı da yanlıştır.  Boya atıp, sağlamdır demek yanlıştır” diye konuştu.

MÜLTECİ SORUNU GENELDİR
Vali Toprak, son günlerde yakalanan mülteciler hakkında da bilgi verdi. Toprak, her gün mülteci geçişleri ile ilgili alınan önlemler sonrası yakalanan kişilerin sayısının fazla olmasının güvenlik güçlerinin başarısı olduğunu ifade etti. Toprak, “Yakalama iradesi ve çalışma iyi gidiyor. Suriye, Afganistan ve Myanmar’da yaşanan çatışma ortamından kaçanlar var. Hedef ülkelere doğru çok sayıda geçiş var. Coğrafyanın durumuna baktığınızda Türkiye geçiş alanı özelliğini taşıyor.  Türkiye transit bir ülkedir.  Güvenlik güçlerimiz canla, başla çalışıyor. İzmir’de mülteciler için 250 kişi kapasiteli yerimiz var. Yetersiz ama kısa zamanda geri kabul anlaşması gereği hızlıca işlem yapıyoruz. Ayrıca bizim mülteci geçişlerine aracılık edenleri de iyi takip etmemiz gerekiyor. İnsan tacirleri konusu önemlidir. Simsarlık yapanları bulmadığınızda sorun çözülmüyor. Masum insanların durumundan faydalanarak para kazanmaya çalışanlarla da mücadele ediyoruz” dedi.  

BİZ KENDİMİZ AÇISINDAN DOĞRU YAPTIK
Toprak, CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’in tartışmalı özel idare malları ile ilgili söylediği “İzmir milletvekilleri bir araya gelsin” çağrısı hakkında da konuştu. Aldıkları kararın kendileri açısından doğru olduğunu belirten Toprak, konunun yargıda olduğunun da altını çizdi. Toprak, “Bu talep doğru olabilir ya da gerçekleşmesi mümkündür. Biz yaptığımız işlemde doğruyuz. Zaten ‘yanlıştır’ diyorlarsa mahkemeye gittiklerini söylüyorlar. Meseleyi sürekli gündeme getirmenin anlamı da yok. Beğenilmeyen, itiraz konusu iş varsa yasal yollara başvuruluyor.  Mümkün olduğu kadar değerlendirmeden kaçıyorum. Bir şehirde çatışma ortamı olmasını kimse istemez. Türkiye bir hukuk devletidir. Oraya gidilmesi, hak aranması istenebilecek bir hadisedir. Bu da yaptığımız işin yanlış olduğunu göstermez. Bizim bir yanlışımız yok. Yaptığımız işin sonucunda İzmir ve İzmir insanına katkı var. Birisi derki ‘elimde yetki olsa şöyle yaparım’ diğeri de ‘böyle yaparım’… Ama her ikisinin de yanlış olduğunu göstermez. İtham olurken de dikkat etmek lazım”  ifadelerini kullandı.