Tesadüfen bir kitap okudu, aldatıldığını öğrendi

İstanbul’da yaşayan F.G. (36), 2 evli insanın yasak ilişkisinin anlatıldığı kitabı okuyunca büyük bir şok yaşamıştı. Kitaptaki karakterlerde eşi U.G. (38), yazar, kendisi ve çocuklarının anlatıldığını iddia eden F.G. dava dilekçesinde, “Kitaptaki olaylar sanki yazarın başından değil de başkasının başından geçmiş gibi kurgu ile sunulmuştur. Kitapta yazarın müvekkilimin eşi U.G. ile olan ilişkisi anlatılmaktadır. Müvekkilimin eşinin babasının denizde boğulup ölmesinden, evinin tasvirine elinin terlemesinden, eşi U.G.’nin boyunun uzunluğuna, kullandığı cip ve gittiği kafeye kadar her şey kitapta yazıyordu. Eşi müvekkilimi kendi evlerinde aldatmıştır. Evdeki televizyondan, avizeye, yerdeki halıdan duvardaki desenli kâğıda kadar evin içi kitapta anlatılmıştır. Müvekkilim evde olmadığı zamanlar eşi yazarı eve alıp zina yapmıştır. Müvekkilim kitabın yazarının eşiyle olan ilişkisini, yazarın sosyal medya hesaplarında, aynı yerde ve mekânlarda paylaştıkları fotoğraflardan da tespit etmiştir. Bu fotoğraf karelerinde birlikte olmasalar bile yan yana oldukları bellidir. Müvekkilim F.G. daha sonra eşinin bu kitabı Twitter’dan paylaştığını görmüştür. Kitabın teşekkür kısmında ise açıkça eşi U.G.’nin adı yazılıydı. Yaşadığı olay karşısında büyük bir şok yaşayan müvekkilim, eşine derhal boşanmak istediğini söylemiştir” iddialarında bulunmuştu.

HAYATINI KARARTAN ROMANIN İNCELENMESİNİ İSTEDİ
Tazminat davasının dilekçesinde de daha önce açtığı boşanma davasındaki iddialarını tekrarlayan F.G., evlilik birliğinin temelinden sarsılması neticesinde düştüğü bu durumda davalı yazar A. I.’nın rolünün büyük olduğunu ileri sürdü.

Yazar A.I.’nın evli olduğunu bildiği halde müvekkilinin eşiyle duygusal bir ilişkiye girdiğini iddia eden F.G.’nin avukatı dava dilekçesinde, “Davalının sorumluluğu, ahlaka ve adaba aykırılık nedeniyle gerçekleşen haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Müvekkil kitabı okuduktan sonra eşiyle derhal konuşup boşanmak istediğini eşine söylemiştir. Ancak eşi müvekkili yüzüne tuz ruhu dökmekle tehdit etmiştir. Sıcak çay dolu bir bardağı müvekkilin yüzüne fırlatmıştır. Davalı müvekkilimin eşi tarafından şiddet görmesinden dolaylı olarak sorumludur. Kitabında müvekkili hikaye malzemesi olarak kullanmış, müvekkilimin kişilik haklarına saldırıda bulunmuştur. Kadınlık gururu incinen müvekkili daha da paramparça etmiştir. Yaklaşık 16 yıldır sürmüş olan evliliği bile bile bu sadakatsizliğe ortak olduğundan müvekkilimin yaşadığı manevi üzüntüden davalının sorumlu tutulması gerekmektedir. İki çocuğu ile ortada kalan müvekkilin duyduğu büyük elem ve acı nedeniyle davalıdan 10 bin lira manevi tazminat talep etmekteyiz. Ayrıca müvekkilin hayatını karartan romanın incelenmesini istiyoruz. Öte yandan davanın gizli görülmesini ve dosyaya yayın yasağı konulmasını talep ediyoruz” denildi.(Milliyet)