İSTANBUL - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş NTV canlı yayında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kurtulmuş'un konuşmasından satır başları şöyle: ''Şu soruyu herkesin kendisine sorması gerek: Biz gerçekten samimi olarak bu sorunu çözmek istiyor muyuz istemiyor muyuz? Bütün siyasetçilerin, bütün bu konuyla ilgili tarafların elini vicdanına koyarak bu cevabı vermesi lazım. Biz bu sorunun bir an evvel kardeşlik içerisinde, eşit yurttaşlık içerisinde çözülmesinden yanayız. Mümkün olan sonucu elde etmektir. Bu çok yoğun bir politik süreç. Burada ne siyasi risk var, ne siyasi rant var. 1 kişinin ölmesinden daha büyük bir risk olamaz. Bu sorunu çözemezsek insanlarımız ölmeye devam edecek. Bir de bu işin maddi kaybı tarafı var. Bir insanı hiçbir şeyle değerle ölçemeyiz ama bir de neresinden bakarsanız bakın Türkiye'nin 300-400 milyar dolarla, 1 trilyon dolar arasında tahmin edilen bir maddi kaybı var. Eğer Türkiye bu maddi kayıplarını gerçekleştirmeseydi bugün hiç şüphemiz yok ki Türkiye'nin dünya çapında en az iki tane üç tane bilgisayar markası olurdu. Türkiye'nin dünya çapında bilinen otomotiv markaları olurdu. Bu terör meselesiyle Türkiye eteklerinden, ayaklarından yere doğru çekilmeye çalışılıyor. Herkes elini taşın altına koymalı. BDP'nin TBMM'de varlığı önemli bir şans. BDP de keşke en başından itibaren terörle arasına bir mesafe koysaydı gerçekten çok daha büyük katkı sunacaklardı. Şimdi geçmişte kalanlar geçmişte kaldı. Bundan sonraki süreçte BDP birinci derece sorumluluk sahibi olan parlamento grubudur. Sorumlulukları üzerine almaları lazım.
YENİ ANAYASA SÜRECİ
Her anayasa bir sistem getirir. Bu anayasa mutlaka bir reforma anayasası olmalı. Keşke uzlaşarak yapılsa, ama partiler arası uzlaşma olmuyor diye sonuna kadar beklenemez. Gerekirse anayasayı hazırlar, halka götürürüz.
ARAP BAHARI
Mısır'da Hüsnü Mübarek'in gitmesi gerekiyordu. Çünkü yıllardır demir yumruk gibi ülkeyi yönetmişler. Arap Baharı'nın birinci adımı bitti, sonrası önemli. Arap dünyası kendi doğrusunu ararken yalnız değil. Buradaki anahtar demokratikleşmedir. Özgürlük temelli sistem kurulmalıdır. Mesela bizim dört asırlık Kudüs yönetimimiz var. Bir din kavgası, etnik çatışma olmamış. Osmanlı bunu nasıl sağlamış? Herkesi özgürleştirmiş, baskı yapmamış. Tunus'taki olayların arkasında bir takım Avrupalı güçlerin olduğu çok açık şekilde görülüyor. Bölge sancılı bir süreçten geçiyor. Beklenmedik şekilde Suriye kilit noktaya gelmiş oldu. Bizim Türkiye olarak pozisyonumuz bölge ülkelerinin tamamının konuşabilmesinden yana. Bakıldığında Suriye sorununda tek kazanan İsrail gibi gözüküyor.''
BAŞBAKAN'IN SAYGUN'U ZİYARETİ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan’ın 'Balyoz Planı' davasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan, geçtiğimiz Perşembe günü açık kalp ameliyatı olan ve sağlık sorunları nedeniyle tahliyesine karar verilen emekli Orgeneral Ergin Saygun'u hastanede ziyaret etmesiyle ilgili olarak ise, ''Bu son derece insani bir durumdur. Sayın Başbakanımız aynı gün Müslüm Gürses ve Enver Ören'i de ziyaret etti. Bu ziyaret 'Balyoz, Ergenekon davaları luzumsuzdur' demek değildir. Bu insani bir meseledir. Bu dava hukukun kendi iç meselesidir. Kamuoyunda 'çok uzadı bu davalar' algısı var. Bu ziyaretten herhangi bir politik mesajın çıkmayacağı kanaatindeyim'' diye konuştu.
11
7
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri