Mehmet İŞLER / EGEDESONSÖZ - Konak Belediyesi şirketi MERBEL ile DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası arasında toplu iş sözleşmesi imzalandı.
Dr. Selahattin Akçiçek Kültür Merkezinde yapılan törene DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, CHP Konak İlçe Başkanı Mehmet Şakir Başak, Konak Belediye meclis üyeleri, sendika temsilcileri ve çok sayıda işçi katıldı.
KONAK BİZİM EVİMİZ
Törende ilk olarak konuşan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, “Siz güzel İzmir’in güzel insanlarısınız. Aslında çok daha iyi şeylere layıksınız. Çünkü siz bu ülkenin bağımsız demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti olmasını isteyen ve hak eden işçilerisiniz” dedi. Beko, “Bu toplu iş sözleşmesinin işçi arkadaşlara, ailelerine, çocuklarına ve Konak belediyesine hayırlısı olmasını diliyorum. Konak bizim evimiz. Biz çöpçüyüz, fen işçisiyiz, park bahçelerde otobüslerde direksiyonda çalışırız. Kutsal görev yapan belediye işçisiyiz. Konak sokakları park ve bahçelerini kendi evimizi gibi tertemiz yapmalıyız. Bunu yaparken toplu sözleşme sonrasında ekonomik demokratik sosyal haklarımızın da takipçisi olmalıyız. Bugün burada güzel ve iyi bir tablo var. Türkiye’nin her tarafı böyle değil. Mersin büyükşehir belediyesinde yaşanan başkan değişikliği sonrasında bize bağlı bin 500’e yakın işçiler sokağa atıldı. 6 aydan bu yana Mersin’de sokaklardayız. Direniyoruz, mücadele ediyoruz. Türkiye’de DİSK’e bağlı sendikalarımızın 15’e yakın direniş çadırları var. Hastanelerde ve diğer iş kollarında bedeli ne olursa olsun örgütlenmeye devam edeceğiz. Bizi diğer sendikalardan ayıran bir farkımız var; devletin desteğiyle ayakta kalıyorsunuz. Biz disk olarak işçilerden almış olduğumuz destekle ayakla kalan bir konfederasyonuz. Bedeli ne olursa olsun Türkiye’de öncelikle 3 milyona yakın taşeron işçisi var. 12 milyona yakın sigortalı işçi var. Bunların sadece yüzde 5’i sendikalı yüzde 95’i sendikasız. Sendikasız arkadaşlara üzülerek söylüyorum gerici, bağnaz havuz medyası onları yönetiyor. Biz tarikatların gerici ve yobaz insanların kesinlikle bu işçileri kurtaracağız. Biz arkadaşlarımızı geliştirip örgütleyeceğiz. İzmir’de olduğu gibi aydınlık günlere hazırlamak boynumuzun borcu olsun” diye konuştu.
TÜRKİYE AÇIK CEZAEVİ OLACAK
Mecliste tartışmalara neden olan iç güvenlik yasasıyla ilgili de konuşan Beko, “Başbakan, meclis başkanına mektup yazdım; ‘İç güvenlik yasasında gösterdiğiniz önemi iş güvenlik yasasında gösterseydiniz. Ölen işçilerimiz aramızda olacaktı’ dedim. 2002 yılında iktidara geldiklerinde biz mücadele ederken diğer sendikalar bile ‘bunlar Deli Dumrul’ diyordu. İç güvenlik yasasının önümüzdeki günlerde önümüze mayınlar koyduğunu göreceğiz. 17-25 Aralık soygunlarını tekrar gündeme getirmemek için bu yasayı meclisten çıkarıp Türkiye’de bir sıkıyönetim ilan edecekler. Türkiye tam bir açık cezaevine dönüşecektir. AKP hükümeti Türkiye için bir çivi bile çakmamıştır. AKP’nin artık gitme vakti gelmiştir. Sosyal partileri destekleme zamanı gelmiştir ” dedi.
KIDEMİ FONA DEVRETMEK İSTİYORLAR
Beko kıdem tazminatı için de, “Kadınlarımızın evlendiği zaman erkekler askere giderken kıdem tazminatı alabilirler. 8 kalemde alabiliriz. 3’lü danışma kurulunda 15 yılı dolduran arkadaşımız konut kredisi çekerse kıdem tazminatı alacak, ölen olursa varisleri alacak, işçi arkadaşımız kıdemi alabilmesi için emekli yaşını bekleyecek. Bu yaş 65. Kıdem tazminatımızı fona devretmek istiyorlar. Önümüzdeki dönemlerde sokaklara çıkacağız. Kıdem tazminatımızı leş kargalarına yedirmemek için birlikte olacağız” ifadelerini kullandı.
DİRENMEMİZ GEREKİYOR
Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş sözlerine Türkiye’nin çok karanlık bir dönemden geçtiğini belirterek başladı. Pekdaş, Cumartesi yapılacak miting için de herkesi davet etti. Pekdaş, “Kendimizi ifade etme hakkımızı engelliyorlar. ‘Söz söylemeyin, talepte bulunmayın, mücadele etmeyin, biz her şeyi biliriz, sizinle ilgili kararları biz veririz, siz oturun biz sizi kuzu kuzu güdelim’ diyorlar. Geçti. Biz yurttaşız, işçiyiz. Haklarımızı da biliyoruz, meydanlara da çıkarız. Bu ülkeyi peşkeş çekmenize engel olmak için mücadele ederiz. Hukuk devleti ve demokrasilerde kullanılan tüm kaynaklar bütçe içinde olmalı. Maşallah bu hükümet SAYIŞTAY denetimini kaldırdı. 4 yıldı denetlenmiyor. Ama bizim belediyelerimizden ne müfettişler ne denetmenler eksik olmuyor. Ama buldukları bir şey yok. İşsizlik fonu diyerek yarattıkları ucube bütçe dışı bir kaynak olarak denetlenmeyen harcamalarda kullanılıyor. Karayollarının bu kaynağı kullanmaya hakkı var mı? Buraya da bir ucube bir tünel yapılıyor. Kimse bilmiyor. Şehrin ortasına kocaman bir tünel yapılıyor. Kim kaç paraya yapılıyor belli değil. ‘Biz biliriz biz yaparız’ diyorlar. ‘Siz bilmiyorsunuz, yapamıyorsunuz’ demek zamanı geldi. İç güvenlik yasası için mecliste mücadele ediliyor. Tüm toplum olarak direnmemiz gerekiyor. Odalar, STK’lar bir araya geldi. Önümüzdeki günlerde Gündoğdu’da toplanıyorlar. Ben o mitinge gidiyorum. Herkesi de demokratik hakkımızı kullanmak için oraya davet ediyorum” dedi.
SADECE ÜCRETE TABİ MADDELER KOYMADIK
Toplu iş sözleşmesine ilişkin konuşan Pekdaş, sözleşmeye sadece ücrete tabi maddeler koydurmadıklarını belirtti. Pekdaş, “Uzun süren çalışmalar, toplantılar yaptık. Pazarlıklar yaptık. Bunlar güzeldir. Biz kamu kaynağı kullanıyoruz. Halkın bütçesini yönetirken sorumlu davranmak zorundayız. Biz bir aileyiz. Biz hem kendimize hem de hemşerilerimize hizmet ediyoruz. Çalışanlarımızın yaptıkları işlerden mutlu olmaları lazım. Bu işi yaparken hizmet duygusunu öne çıkarması lazım. Bu ortamı yaratmak zorundayız ve yarattık. Toplu iş sözleşmesinde sadece ücrete tabi şeyler yazmadık. Kültürel maddeler de koyduk. Eşine şiddet uygulayanların maaşının 6 ay eşine verilmesini koydurduk. İş barışı değil evlerimize de barışı getirmek zorundayız. Çocuklarımızı iyi yetiştirmek zorundayız” diye konuştu.
SÖZLEŞMENİN DETAYLARI
2 yıl geçerli olacak sözleşmede yevmiyeye yüzde 15 zam yapılırken toplam zam oranı ise yüzde 23’lere vardı. 2’inci yılda enflasyon oranlarının üzerine 2 puan eklenecek olan sözleşmede en düşük işçi maaşı 2 bin 103 TL olacak. İşçilere bayram yardımı adı altında yılbaşı ve 1 Mayıs’ta 200 TL net ödeme yapılacak. Sözleşmeye ilk defa eklenecek olan öğrenim yardımı ise; yılda Eylül ayında bir defa ilk ve orta öğretim için 100, lise için 150, üniversite için 250 TL verilecek. Emekli olmak isteyen işçilere de 2 bin TL özendirme primi ödenecek.