İzmirli avukat Ege'de ada işgali iddiasını AYM'ye taşıdı!

Avukat Tacettin Çolak, geçen yıl Mart ayında bir grup partili ile Çeşme Adliyesi'ne gidip Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na iletilmek üzere Çeşme Cumhuriyet Başsavcılığı'na 'adaların işgaline göz yumdukları' iddiasıyla Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bazı bakanlar hakkında TCK 302. maddeye göre suç duyurusunda bulundu.

Tacettin Çolak, "Yunanistan, Eşek, Bulamaç ve Nergisçik adalarını yerleşime açmıştır. Oysa bu adalarla birlikte Ege'de 152 ada ve adacığın aidiyeti belli değildir. Yunanistan'ın Ege adalarını yerleşmeye açması karşısında uluslararası hukuka göre yapılabilecekler onun uygulamalarını haksız ve yersiz bulan protesto notası çekmek, onun yaptıklarına yaptıkları ile (misliyle mukabele) karşılık vermektir. Yunanistan'ın Ege'de bulunan ve mülkiyeti Türkiye Cumhuriyeti'ne ait olan 16 ada ve bir kayalığın Yunanistan tarafından yerleşmeye açıldığı, dolayısıyla fiilen işgal edildiği anlaşılmıştır. Ancak başta Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti bu konuda sessiz kalmaktadır. Bu eylemsizlik iradi ve kasıtlıdır. Dolayısıyla bu bir suçtur" dedi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Halkın Kurtuluş Partisinin yaptığı şikayet dilekçesine 'takipsizlik' kararı verdi. Bunun üzerine Çolak, Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliği'ne kararın kaldırılması için itiraz etti. Hakimlik talebi reddetti. Çolak, son yol olarak Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yaptı.

Avukat Tacettin Çolak, AYM'ye yaptığı başvuruda şunları belirtti:

"Savcılık, araştırma yapmadan verdiği 'soruşturma ve kovuşturma yapılmasına yer olmadığına' dair karar, 'suçtan zara görmediğinden bahisle' tebliğe dahi çıkartılmayarak müvekkil partinin yukarıda belirtilen hak arama hürriyeti engellenmiştir. Yine şüphelilerin bu fiilleri, daha doğrusu fiilsizlikleri nedeniyle Yunanistan'ın Ege'deki 16 adamızı işgal edip Türkiye Cumhuriyeti Vatan Topraklarından ayırması ile ' Devletin Bütünlüğü' ortadan kalktığından, Anayasa'nın 3. maddesi de ihlal edildiği çok açık olmasına karşın, Savcılık Makamınca verilen, 'Soruşturma ve Kovuşturmaya Yer Olmadığına' dair karar, hukuki olmayan bir karardır. Yunanistan'ın bu fiili işgali ve suç duyurumuzda isimleri geçen şüphelilerin onayı/ihmali ya da eylemsizlikleriyle birlikte ülkemize ait topraklarımıza yerleşemez ve seyahat edemez hale getirildik. Bu nedenle, Anayasa'nın 23. maddesinde belirtilen 'yerleşme ve seyahat hürriyeti' de ihlal edilmiş durumdadır. Anılan işlem nedeniyle Anayasa'nın 33. maddesi ve AİHS'nin 11. maddesi de ihlal edilmiş durumdadır."

Avukat Tacettin Çolak, buradan da bir sonuç çıkmaması durumunda davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) taşıyacaklarını söyledi. (dha)