İzmir’de HDP’li yöneticiler dahil 29 kişi hakim karşısında

Geçen 8 Şubat'ta HDP İzmir İl Kadın Koordinasyonu üyelerince, 9 Ocak 2013 tarihinde PKK'lı Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez ile Güneydoğu'da kadınların öldürülmesi gerekçesiyle, protesto için Alsancak semtindeki Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde toplandı. Burada uyarıya rağmen pankart taşıyıp Kürtçe sloganlar atan gruba polis müdahale etti. Aralarında HDP İzmir İl Eş eski Başkanı Dilek Aykan ve Cavit Uğur ile Eğitim- Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Bahri Akkan'ın da bulunduğu 25'i kadın 29 kişi, polis tarafından gözaltına alındı.

Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürülen zanlılardan 5'i serbest bırakıldı, 24 kişi ise 'suç ve suçluyu övmek', 'terör örgütü propagandası yapmak', 'polise mukavemet' ve 'izinsiz gösteri düzenlemek ve katılmak' suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. Hepsi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 29 kişi hakkında dava açıldı.

2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü ilk duruşması öncesinde, İzmir Barış Bloğu ve Eğitim-Sen 1. Nolu Şube tarafından basın açıklaması yapıldı. İzmir Barış Bloğu adına açıklamayı okuyan Coşkun Üsttercih, AK Parti iktidarını eleştirip, "Birazdan 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir dava görülecektir. Cizre'de meydana gelen olayları protesto etmek isteyen arkadaşlarımız polis tarafından gözaltına alındı. İzmir Barış Bloku'nun çağrısıyla barıştan ve insan haklarından yana olan duyarlı insanlar toplanarak, bu suça ortak olmayacaklarını belirterek katliamı protesto etmek istediler. En küçük demokratik muhalif sese dahi tahammülü olmayan AKP'nin kolluk güçleri, şiddet uygulayarak, aralarında Barış Bloğu'nun dönem eş sözcüsü Bahri Akkan'ın, çeşitli siyasi parti, sendika ve derneklerin başkan ve yöneticilerinin de olduğu onlarca kişiyi gözaltına aldı. Şimdi de bu kişiler, hakkında AKP iktidarı ve sarayın kendisine muhalefet eden herkese yönelttiği son günlerin moda suçlaması olan 'terör propagandası' ile yargılanıyorlar. Ancak dünya alem biliyor ki barış savunucuları vicdanlarının seslerini dinleyerek sadece hakikatin propagandasını yaptılar, yapıyorlar. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Evet, her şey çok açık, bu tür yargılamalar ile barış savunucularına korku ve gözdağı vermek istiyorlar. Ama hayır! Bizi hiçbir şekilde bu tür yargılamalar ile çökertmeyecekler ve sindirmeyecekler. Baskılar, tutuklamalar, yargılamalar bizi yıldıramaz" dedi.