EBSO Başkanı Yorgancılar’la gündem: ‘Çılgın proje’ye rota önerisi!

Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - Türkiye ve İzmir ekonomisi, gerek ülke gündemindeki 7 Haziran seçimleri, gerekse dış politikadaki gergin ortam nedeniyle 2015 yılının ilk yarısını çalkantılı bir süreçle geride bıraktı.
 
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, artan terör olayları ve koalisyon görüşmelerini gölgesinde gergin ortamla ilgili değerlendirmelerinin ardından ekonomiyi masaya yatırırken kent gündemi hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulundu.

- YORGANCILAR'DAN 26 VEKİLE KOALİSYON MEKTUBU...

İran’a uygulanan ambargonun kalkması, işsizlik sorunu, turizmde yaşanan kan kaybı ve getirdiği Antalya modeli önerisi hakkında konuşan Yorgancılar, Körfez Tüp Geçit Projesi için de Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile benzer bir rota önerisi getirdi.



İRAN SANAYİCİLER İÇİN ÖNEMLİ BİR PAZAR
İran’a 35 yıldır uygulanan ambargonun kaldırılması bazı kesimler tarafından büyük bir pazar fırsatı olarak nitelenirken bir yandan da rakip endişesi dile getiriliyor. Egeli sanayicilerin Başkanı Yorgancılar, İran’ın sanayiciler için önemli bir fırsat olduğunu söylerken, yakın zamanda İran’a ziyaretin kapıda olduğunu ifade etti. Yorgancılar, “İran çok büyük bir pazar. Önemli sanayisi olan bir ülke... Bugüne kadarki ambargoların getirmiş olduğu süreçte geri kaldılar, kendilerini geliştirdikleri önemli endüstrileri var. Ancak bundan sonraki süreçte hem üretim açısından hem de Türkiye’ye komşuluğundan dolayı ortaya çıkabilecek önemli stratejik bir partner olarak görüyorum. Biz Türk sanayicileri olarak, gerek ortak olarak gerekse ticaret açısından önemli işleri birlikte yapabilme imkanımız var. O açıdan İzmir açısından da bu çok önemli... Zaten yanılmıyorsam Ekonomi Bakanlığımız Ağustos ayının ilk 10 gün içerisinde İran’a bir iki günlük bir seyahat düzenleyecekler. Oradaki yetkilerle görüşüp bu konuyu daha nasıl arttırabiliriz şeklinde... Bu bir vesile olup biz de bunu oda olarak daha da arttırmanın yoluna gideceğiz” şeklinde konuştu.
 
İŞSİZLİK HER GEÇEN GÜN AZALIYOR
İzmir’de 2014 yılından beri artış gösteren işsizlik oranları,  2015’in ilk yarısını geride bırakırken düşüşe geçti. Valiliğin son açıkladığı rakamlara göre işsizlik oranının yüzde 15 buçuktan yüzde 13.9’a düşmesini başarı olarak nitelendiren Yorgancılar, çalışmalarla bu rakamın daha da düşebileceğini söyledi. Azalmanın nedenini Yorgancılar, “Kent genelindeki yatırımların artması ve istihdam sağlayacak KOSGEB’in iş başı eğitim programı,  gerekse UMEM kapsamında yapılmış olan çalışmaların sonucu işsizlik rakamları her geçen gün aşağı doğru azalıyor. İstenilen düzeyde mi? Değil… Türkiye ortalamasının üstünde mi? Üstünde... Ama 15 buçuktan 13.9’a düşmesi de bir başarıdır. Gerek İŞKUR’un gerekse UMEM’in yapmış olduğu başarılı çalışmaların sonucudur” sözleriyle açıkladı.


 
HERKES FİKRİNİ SÖYLEYEBİLMELİ Kİ…
AK Parti iktidarının bir önceki genel seçim arifesinde açıkladı 35 Proje arasında yer alan ve ÇED sürecinin başlamasıyla birlikte kentte büyük bir tartışma konusu olan Körfez Tüp Geçit Projesi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Yorgancılar ‘ortak akıl’ vurgusu yaptı. EBSO Başkanı, bir ucu Aliağa Organize Sanayi Bölgesi’ne kadar uzanan ‘İzmir’in çılgın projesi’ için “Öncelikle her bir proje ortaya konduğunda belirli bir takım eleştiriler çıkıyor. Bu eleştirilerin olmasını da gayet doğal karşılıyorum ben. Herkes fikrini söyleyebilmeli ki, doğruyu hep birlikte bulalım. Ancak tüp geçitle ilgili ben insanların, kamuoyunun yeterince bilgilendirmediğini düşünüyorum” dedi.
 
KOCAOĞLU’YLA BENZER ÖNERİ
Yorgancılar proje için Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile benzer bir öneri getirdi. EBSO Başkanı, “Limana büyük gemilerin girmesi için minimum 16 metre derinlik gerekiyor. Bu proje de minimum 20 metre alttan gidecek şekilde projelendirilirse hiçbir itirazımız olmaz” diyen Kocaoğlu gibi projenin döngüyü olumsuz etkilememesi açısından yerin altından geçmesi gerektiğini söyledi.

Körfezin yapısının bozulmadan projenin gerçekleştirilmesi gerektiğini söyleyen Yorgancılar, projenin doğru yapıldığı takdirde son derece faydalı olduğunu söyledi. Yorgancılar, “Şimdi herkesin beklediği bir tüp geçit var. Tüp geçit için diyorlar ki denizin taban kısmının üzerinden bu geçidin döşeneceğini söylüyorlar. Halbuki dünyadaki örnekleri böyle değil. Deniz seviyesinin altına yapılacak bir tüp geçitle bu iş çözülecek. Dolayısıyla bu yapı körfezdeki drenajı bozacak bir konum değil. Eğer biz tüp geçidi, deniz seviyesinin üzerine bir tabaka koyup o tabakanın üzerini tür geçitle geçersek o zaman körfez içindeki drenajı etkilemiş oluruz. Suyun geçişini engellemiş oluruz. Bu yanlış bir uygulama. Eğer bu deniz seviyesinin altından yapılırsa bizim denizle hiçbir bağlantımız olmuyor. Bu şekilde yapıldığı zaman hiçbir sorunu yok bunun. Öncelikle bu eksikliklerin anlatılması lazım... Körfezin drenaj sistemini etkilemeyecek şekilde yapılacak olan tüp geçit son derece faydalı” diye konuştu.
 
NEDEN ANTALYA MODELİ?
İzmir turizmi 2015’in ilk yarısını yüzde 12’lik bir kayıpla kapatırken Yorgancılar’dan kente Antalya modeli önerisi gelmişti. Bu öneri hakkında konuşan Yorgancılar, İzmir sahillerinin yap–işlet–devret modeliyle canlandırılabileceğini söylerken, “Turgut Özal zamanında Antalya’da yapılan önemli bir proje ortaya çıktı. Rahmetli Özal, Belek, Manavgat, Side ve bölgesinde bulunan devlete ait arsaları yap işlet devret modeliyle yatırımcıların önünü açtı. Bizim müteşebbislerimiz oralarda oteller yaptı. Bunlara baktığınız zaman Antalya bir turizm merkezi oldu. Türkiye’ye yılda 35 milyar dolara yakın bir turizm geliri elde eden ülke oldu. 30-33 milyon Türkiye’ye gelen turist potansiyeli ortaya çıktı. Dünyadaki tercih edilen 10 destinasyondan biri haline geldi. Bunlar son derece Antalya’nın turizmde marka olarak ortaya çıkmasından kaynaklandı. Bu önemli bir projeydi. Yıllık 2 milyar dolarlık turizm gelirleriniz 35 milyar dolara çıktı. Bu tabi birden bire olmuyor. Önce yatırımı yapıyorsunuz, tanıtıyorsunuz, yabancı ülkelerin beğenisini kazanıyor. Ve ondan sonra da 10 destinasyondan biri haline geliyor” şeklinde konuştu.
 
Modelin İzmir’e uygulanmasıyla ilgili Yorgancılar, “İzmir, yılda 300 gün güneş olan bir kent. Dolayısıyla bizim de yarımadamız var. Özellikle Çeşme, Karaburun yarımadası… İzmir’in yaklaşık 680 kilometrelik bir sahil şeridi var. Bu sahil şeridinin de bir ikinci Antalya potansiyelini burada yatırabilme imkanımız var” ifadesini kullandı.


 
KRUVAZİYERDE SADECE LİMAN HİZMETİ VERİR HALE GELDİK
EBSO Başkanı son bölümde kurvaziyer turizmine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yorgancılar şunları söyledi: İzmir’deki turizm gelirlerine baktığınızda bizde yıllardan beri kruvaziyer diye ön plana çıkarılan bir şey var ama işte kruvaziyer turizmi de bitti. Artık gemiler gelmiyor. Kruvaziyer turizmiyle gelen turist de şehre para bırakan turist değil. Turistler şehre gelip ya Bergama’ya, ya Efes’e Meryem Ana’ya günlük gezi düzenleyip akşam ilimizi terk eden turistler. Halbuki kruvaziyer turizminde getirdiğimiz turisti biz bütün gün İzmir’de gezdirip para harcatabilsek, bu ekonomiye önemli para katsısı sağlayacak. Buraya gelen turist Kuşadası’na uğramıyor; oraya gelen turist de Efes’e Meryem Ana’ya gittiği için İzmir’e uğramıyor. Dolayısıyla burada hedef nokta Efes, Meryem Ana, Kuşadası, Şirince bölgesi oluyor. Biz burada sadece liman hizmeti verir konuma geldik. Ben de bunun uzun süreli gelir getireceğine inanmadığım için başından beri söylüyordum. Ama netice itibariye İzmir’in tanıtılması açısından kruvaziyer önemli bir destinasyon merkeziydi. Ama gelir açısından baktığınızda İzmir’e gelir getiren bir şey değildi.