Demirel Bodrum'dan ayrıldı

MUĞLA - Tatili süresince Fenerbahçe Kulübü eski başkanlarından Ali Şen'in Maga isimli teknesiyle üç gün mavi yolculuğa çıkarak koyları gezen 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bugün öğlende Milas Bodrum Havalimanı'na geldi. Yardımcılarının desteğiyle güçlükle uçağa binebilen Demirel'i Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Osman Gürün, Bodrum Belediye Başkanı CHP'li Mehmet Kocadon, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Başdanışmanı Can Pulak, Doğru Yol Partisi (DYP) Genel Başkan Yardımcısı Salih Önel'in de aralarında bulunduğu 100 kişilik grup yolcu etti. Demirel, saat 13.00'te ilçeden ayrıldı.
 
PULAK: KİMSEYE HAKARET ETMEDİ
Can Pulak, uğurlama sonrası yaptığı açıklamada, Demirel'i günümüz siyasetçileriyle kıyaslayarak, "Siyasi hayatımızda Süleyman Demirel'in seçkin bir yeri vardır. Mücadeleci, pes etmeyen, darbelere rağmen dik durabilen, 6 defa gidip 7 defa gelen bir liderdir o. Demirel'in seveni de sevmeyeni de çoktur. Ama millet, artıları eksilerinden çok fazla olduğu için şimdi saygıyla anıyor onu. Hele günümüz liderlerini görünce, insanın koşup sarılası geliyor Demirel'e. Başbakanlığı da, Cumhurbaşkanlığını da başarıyla yaptı. Zaman zaman siyasi mücadelenin dozunu kaçırdıysa da rakiplerine karşı dikkatli ve saygılı davrandı. Kimseye hakaret etmedi. Kimseyi küçük görmedi, kin tutmadı" dedi.
 
"DEMİREL'İN HAFIZASI HALA MÜTHİŞ GÜÇLÜYDÜ"
Gazeteci olarak yaklaşık 30 yıl takip ettiği Demirel'le 21 yıl sonra yeniden bir arada olmanın verdiği heyecanı yaşadığını belirten Pulak, "Demirel'in anayasaya ve yasalara sadakati, ülkenin tek bir çakıl taşını bile gözden çıkarmaması, Türklüğü ve bayrağı yere düşürmemesi, milli değerlerimize sahip çıkması, alkışlanacak özellikleri olarak dikkati çekti. Ayrıca mühendisliğini iyi kullanması, Anadolu'yu barajlarla süslemesi, su ve yol sorunlarını önemli ölçüde çözmesi, milletin takdirini kazandı. Çoban Sülü, Barajlar Kralı ve Baba gibi sıfatları hakkıyla taşıdı. Köyden çıkışını hep iftihar vesilesi olarak tanımladı. 21 yıl sonra karşılaştığım 90 yaşındaki Demirel'in hafızası hala müthiş güçlüydü. Yavuz Donat'la ikimizi bir arada görünce 'Yine dipdibeler. Bunlar birbirinden hiç ayrılmaz' dedi. Geleceğe yönelik tahminler yaptı. Hep ölçülü davrandı ve hep devlet adamı kimliğine uygun seviyeli sözler sarfetti. Ancak Türkiye'nin geleceği için umudunu ve moralini kaybetmediğini belirtti" diye konuştu.
 
"DEMİREL VE ÖZAL'DAN ÖĞRENECEK ŞEYLER VAR"
Demirel ve Özal'ın cumhurbaşkanlığı döneminde gerek medyada gerekse halk tarafından yapılan en ağır eleştiriler karşısında dava açmadığını, aksine her iki cumhurbaşkanının da kendisini eleştiren karikatürleri toplayıp odasının bir köşesine astığını belirten Pulak, "Bu ağır eleştiri karikatürlerini çizen arkadaşlarımızı arayan Demirel, teşekkür ederdi. Asla kin gütmez, hesap sorma peşinde koşmazdı. Özal da öyleydi. Günümüz siyasetçilerinin bu hoşgörüden uzakta olması nedeniyle Türkiye her gün farklı bir gerginlikle güne başlıyor. Demirel'in ve Özal'ın cumhurbaşkanlığı döneminde bugün yaşananların hiçbiri yaşanmadı. Türk basını Türkiye'yi, Demirel'in yurt gezileri sayesinde tanıdı. Dünyayı ise rahmetli Turgut Özal'la yaptığı dış seyahatlerle. Her iki liderin de Türk basınına yaptığı değerli katkılar unutulmaz. Keşke siyasette rakip olacaklarına, birlikte çalışma imkanı yaratsalardı da Türkiye'yi uçursalardı. Birlikte çalışma teklifini ve Demirel'in Cumhurbaşkanı Özal'ın Başbakan olması önerisini Ekrem Ceyhun'un Süleyman beye götürmesine rağmen, maalesef o zaman kabul görmediğini görmüştük. Şimdiki siyasetçilerin Demirel ve Özal'dan alacakları öğrenecekleri çok şey var" dedi. (dha)