İZMİR - Yüksel şunları söyledi: Öğretmenler, insanlık tarihi boyunca bilginin, sevginin, barışın ve aydınlanmanın öncüleri, toplumun bütün kesimlerine yol gösteren önder ve örnek insanlar olmuşlardır.
Bir ülke için en önemli konuların başında eğitim gelmektedir. AKP hükümetinin yeni diye sunduğu eğitim sistemi, pek çok sıkıntıyı içinde barındırmaktadır. Plansız, programsız, alt yapısız 4+4+4 eğitim modelini uygulamaya geçirilmiş, 5 yaşındaki küçücük çocuklar dahil olmak üzere öğrenciler kendi köylerindeki okullardan alınmış daha uzaktaki köylere yada bölgelerdeki okullara gönderilmiş, üstelik okul servisleri de kaldırılmıştır. Taşımalı eğitimi “taşımasız eğitim”e dönüştürülmüştür. Bugün atanamayan öğretmenlerimizin sayısı 300 binleri bulmuştur ve bu nedenle intihar eden gencecik insanlarımızla ilgili haberler hemen hergün gazetelerde yer almaktadır. Hali hazırda çalışan öğretmenlerimiz ise 30-40 kişilik sınıflarda ders yapmaktadırlar. Siyasi iktidar eğitimle ilgili sorunları çözmek yerine yükseköğrenim kredi ve yurtlar kurumu yurtlarında kalan kız ve erkek öğrencileri farklı bölgelere taşımakla uğraşmaktadır. Nitelikli, kolay erişilebilir ve parasız bir eğitim sistemi yerleşmeden dershaneleri kaldırmaya çalışmak sorunları çözmeyecektir. AKP zihniyeti en son olarak Sadık Yakut’un, "Kız ve erkek öğrencilere birlikte eğitim yaptırılmasını büyük bir yanlışlık olarak değerlendiriyorum" açıklamasında nasıl bir eğitim, nasıl bir Türkiye’yi dayatmak istediklerini açıkça ortaya koymaktadır. Son 10 yılda Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan özellikle üniversitelere ve Milli Eğitim Bakanlığı’na 5 bin 360 kişinin herhangi objektif kriter izlenmeden ve sınav yapılmaksızın geçirilmesi de bunun bir göstergesidir.. Okul ve dersliklerde kız ve erkek öğrencileri ayırmak AKP’nin, muhafazakar cinsiyetçi politikalarının eğitimdeki 2023 hedefleri arasında yer almaktadır.
AKP’nin eğitimde reform dediği, atama, geçici görevlendirme ve sözleşmeler yoluyla kendi kadrolarını yerleştirme çabasıdır. Siyasi iktidarın Eğitim emekçilerimizin özlük haklarını düzeltme yolunda herhangi bir girişim ve çabası yoktur.
Değerli öğretmenlerimiz, geleceğimizin mimarlarıdır. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik/sosyal sorunlara ve mesleki alanda eğitim sisteminden/çalışma koşullarından ve özlük haklarından kaynaklanan tüm sıkıntı ve aksaklıklara rağmen, büyük bir inanç ve özveriyle yarının dünyasını kuracak çocuklarımızı ve gençlerimizi yetiştirmeye devam etmektedirler. Mustafa Kemal Atatürk’ün “milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” sözü de öğretmenlerimize verdiği önemin açık bir göstergesidir.
24 Kasım’lar, öğretmenlerimizin ve eğitim yaşamının sorunlarının somut çözümüne yönelik önerilerin seslendirildiği günler olarak değerlendirilmelidir. Aklın ve bilimin rehberliğinde gelecek kuşakları yetiştiren tüm eğitim emekçilerimizin, öğretmenler gününü kutluyorum.