CHP'den HDP'ye: Acizliğin göstergesi

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın dokunulmazlık oylaması öncesi Genelkurmay Başkanlığı tarafından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na brifing verildiği yönündeki sözlerine ilişkin, "Silahlı kuvvetlerden brifing alındığı, silahlı kuvvetler üzerinden dolaylı bilgi ulaştırıldığı gibi bir iddiayı şiddetle kınıyoruz. Bir genel başkanın dedikodu üzerinden, bir muhalefet partisine muhalefet etmeye çalışması en basit deyimle acizliğin göstergesidir." dedi.

Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın bir gazeteye verdiği röportajda, CHP'ye yönelik sözlerini eleştiren Özel, Demirtaş'ın dedikodu siyaseti üzerinden bir pozisyon tutma çabasını üzüntüyle izlediklerini bildirdi.

CHP'ye karşı bir algı operasyonunun HDP ayağının Demirtaş tarafından yürütüldüğünü ifade eden Özel, sözlerine şöyle devam etti:

"Oylama öncesinde silahlı kuvvetlerden brifing alındığı, silahlı kuvvetler üzerinden dolaylı bilgi ulaştırıldığı gibi bir iddiayı şiddetle kınıyoruz. Bir genel başkanın dedikodu üzerinden, kendi ifadeleriyle 'duyum' üzerinden, 'kesin bilmiyorum ama böyle duydum' diyerek bir muhalefet partisine muhalefet etmeye çalışması en basit deyimle acizliğin göstergesidir. CHP hiçbir vesayet altında değildir. Ama keşke Demirtaş ve partisi için de aynı şeyi söyleyebilmiş olsaydık. Adalardan, dağlardan talimat alanlar, İmralı ile Kandil arasında gidip gelen habercilerin ulaştırdığı son kararlara bire bir uyanlar, dünün iktidar partisiyle tam mutabakat partisi, bugün CHP'ye muhalefet ederek, kendisine bir çıkış yolu aramaktadır."

Özel, HDP'nin, Gezi olaylarında, 4+4+4 ve benzeri pek çok düzenleme sırasında iktidar partisinin örtülü destekçiliğini yaptığını, bu konuda sicilinin bozuk olduğunu belirtti.

'İDDİASI OLANI, İDDİASINI İSPAT ETMEYE DAVET ETMEK DURUMUNDAYIZ'
Dokunulmazlıklar konusunda olası bir referandumun Türkiye'yi onarılması mümkün olmayan bir noktaya getirmesinden endişe edildiğine işaret eden Özel, bugün gelinen noktada Demirtaş'ın cümleleriyle ateşe benzinle yaklaştığını savundu.

CHP'nin oylama konusunda Anayasa'ya uygun davranan tek parti olduğunu, milletvekillerini özgür iradeleriyle baş başa bıraktığını belirten Özel, "Bu konuda en ufak bir iddiası olanı, iddiasını ispat etmeye davet etmek durumundayız. Dedikodu siyasetini, çamur at izi kalsın siyasetini hiç kimseye yakıştırmayız. Bugün gelinen nokta Türkiye'yi hendekle, tank arasına sıkıştırmış bir siyasi partinin CHP'ye söyleyecek hiçbir sözü olmadığı noktasıdır. Bundan sonraki süreçte HDP, Türkiye'yi getirdiği noktadan bir çıkış arayacaksa eğer, bunu demokrasiyi, barışı savunarak, eline silah alan herkesle arasına mesafe koyarak yapması gerekir. Muhalefet partisine karşı hamle yaparak bir sonuç alamazlar. Kişi kendinden bilir işi. Adalardan, dağlardan talimat alanların CHP'yi talimat almakla suçlaması kadar haksız bir iddia olamaz." diye konuştu.

'PİRİNCİN TAŞINI AYIKLAMAYA DAVET EDİYORUZ'
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün yaptığı konuşmada, doğum kontrolüne ilişkin sözlerinin hatırlatılması ve değerlendirmesinin sorulması üzerine, Erdoğan'ın gündemi saptırdığını, bilimden, çağdaşlıktan uzak konuları ülkede tartışılır hale getirmeye çalıştığını kaydetti.

Özel, "Bilim adamlarının bilimsel kriterlere göre vermesi gereken kararlarla, kadınların kendi bedenleriyle ilgili vermesi gereken kararları tartışmak, Cumhurbaşkanı'na da başka kişilere de düşmez. Yapmış olduğu iş bir kez daha kendi etki alanında değil, ilgi alanında saçmalamaktan ibarettir." dedi. 
"Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş'un 'Yargı kurum ve kuruluşları, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin en üst makamı Cumhurbaşkanlığı'na bağlıdır' şeklinde bir sözü oldu. Nasıl değerlendirirsiniz?" sorusunu da yanıtlayan Özel, Kurtulmuş'un sözlerinin, kuvvetler ayrılığı ilkesinin ayaklar altına alındığının itiraf edilmesi anlamına geldiğini bildirdi.

Özel, yüksek yargı kurumlarının başkanlarının Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gezilere katılması ve konuşmaları alkışlamalarına da değinerek, şu
değerlendirmeleri yaptı:

"Bugün bir yüksek yargı mensubu alkışa açıklık getirirken, 'Yurt haberinde Yargıtay Başkanı'nın sevincine ortak olmak' şeklinde açıklamıştı. Kendisinin bu açıklamasına karşı bir davette bulunmak durumundayız. Çukurova ve Maltepe belediyelerimizin yurt inşaatları var. Bitmek üzere. Açılış törenleri için kendisine davetiye yollayacağız. Yoksul kız öğrenciler için yapmış olduğumuz Cumhuriyet yurdunun bizzat açılış töreninde yerleri hazır. O açılışı alkışlamayı ve o sırada Adalet ve Kalkınma Partisi'ne ve Cumhurbaşkanı'na karşı sert eleştirilerimizi olgunlukla dinlemeye ve yurdun açılışını alkışlamaya, sonra da bu alkış haliyle, o oturuş halini birbirinden özenle ayıklamaya, belki de kendisi açısından pirincin taşını ayıklamaya davet ediyoruz. Gelsin o gün pirincin taşını kendisi ayıklasın."

Özel, başka bir soru üzerine, sosyal paylaşım sitesi "Twitter"da açılan ve milletvekillerinin kıyafetlerine ilişkin eleştiri ve yorumlarda bulunan hesabı bir süredir kendisinin de takip ettiğini ve uyarılarını dikkate aldığını vurguladı.

Hesabın gerçek kimliği konusunda herhangi bir fikri olmadığını belirten Özel, "Siyasete renk katıyor. Bu kadar gergin bir dönemde asık suratlarımıza biraz tebessüm ettirdiğini söyleyebiliriz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Meclis'teki grup toplantılarına ziyaretçi alınmamasıyla ilgili değerlendirmeleri olduğunun ifade edilmesi üzerine de Özgür Özel, "CHP Grup toplantısının seyircisiz yapılması demek, o grup toplantısının bir meydanda yüzbin kişi ile yapılması demektir." karşılığını verdi. (a.a)