Seçime giren hiçbir partiye tek başına iktidara gelecek kadar oy vermeyen vatandaşlarımız, ülkenin sorunlarının uzlaşmayla çözülmesi gerektiğini vurgulamış oldu. Halk, oylarıyla “ülkenin çok büyük sorunları var. Tek parti bu sorunları çözemez, bir araya gelip uzlaşmanın bir yolunu bulun ve mevcut sorunları çözün” dedi. Bu çözümün demokrasi içinde olması, birlikte çözüm aranması gerektiğini vurguladı.
Meclis bugünkü yapısı ile Türkiye için çok önemli sorunları çözecek bir uzlaşmaya sahne olabilir. Örneğin halk, kürt sorununun AK Parti ve HDP’nin değil de bütün partilerin üzerinde uzlaşabileceği bir formülle çözülmesini istedi. Çözüm adresi olarak meclisi gösterdi ve HDP’ye barajı aşacak kadar oy verdi. Eğer bu sorun birlik bütünlük içinde çözülecekse bu konuda MHP’nin de taşın altına elini koyması lazım. HDP yetkilileri kendilerine verilen ödünç oyların farkında olduklarını söylüyorlar. Halk “ Türkiye Partisi” olmak istediğini söyleyen HDP’ye bu şansı verdi. İmralı ve Kandil’in güdümünden çıkıp barışa katkı koyarlarsa sözlerini tutmuş olurlar. Aksi taktirde ise örgütün güdümünde bir parti olmaktan ileriye gidemezler ve halk oylarıyla cezalandırır.
MHP muhalefette olmanın kolaycılığından kaçınmalı Türkiye’nin sorunlarına çözüm üretenlerin safında yer almalıdır. Kürt ve Türk milliyetçiliği demokrasi kültürü içinde bir arada çözüm bulmanın yollarını aramalıdır. Her iki partide geçmiş 30 – 35 yılın muhasebesini iyi yapmalı, tekrar yaşanmaması için sorumluluk almalılar. Aksi halde gelecekte de benzer sorunlarla uğraşmaya devam ederiz.
CHP’de zaman zaman dillendirdiği Kürt sorunun çözümüne ilişkin görüşlerini uygulamaya koymalı. Bu büyük uzlaşmada yerini almalıdır. Aksi taktirde halk size yetki verdim ama bir araya gelip anlaşamadınız deyip yine AK Parti’ye yönelecektir.
Önümüzdeki süreç bütün partilerin sınavdan geçtiği bir dönem olacak. Halk bekleyip görecek ve notunu verecek. Bu süreçte ülke çıkarlarını siyasi çıkarları üzerinde tutan partiler halk tarafından ödüllendirilecektir.