Yıllar çok hızlı geçiyor. Milenyuma girmiştik ki yirmi küsur yıl geçmiş üzerinden, 2024 e giriyoruz şimdi. Ne çabuk geçti 24 yıl, çeyrek aşıra yakın. Yeni yıla girerken dilekler dilemek adet olmuş, ben de diliyorum: Önce ülkemize, sonra dünyamıza, tüm evlatlarımıza huzur, barış diliyorum. Savaşlar saldırganlıklar bitsin, herkes elindekiyle yetinsin, karnı doysun, başkasının ekmeğinde gözü olmasın diliyorum. John Lennon’ın Imagine şarkısındaki bir dünya diliyorum. Sınırlar olmasın. Din, ırk ayrımı olmasın. Kardeşlik, dostluk olsun diliyorum. Herkes birbirini düşünsün, değer versin, iyi kalpli olsun istiyorum. Ne güzel olurdu… Her yeni yılda bir şiiri yazıyorum, bu yeni yılı da bu şiirle karşılayalım, Gazze’deki, Ukrayna’daki, Yemen’deki, Afganistan’daki, tüm dünyadaki çocuklar için... Nazım Hikmet’in şiiriyle şeker de yiyebilsin tüm çocuklar istiyorum… KIZ ÇOCUĞU Kapıları çalan benim Hiroşima'da öleli Saçlarım tutuştu önce, Benim sizden kendim için Çalıyorum kapınızı, (1956) 1956 yılında yazmış Nazım Hikmet, 1945 yılında Hiroşima’ya atılan ve İkinci Dünya Savaşı’nı sona erdiren, sivilleri, çocukları, herkesi öldüren acımasız 2 atom bombasından biri için ama ben bu küçük kızın “çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler” dileğini Yemen’e, Suriye’ye, Irağa, Filistin’e, Libya’ya, dünyamıza önümüzdeki yıl için, en çok da üzerlerine Hiroşima’dan daha çok bomba atılan Gazze’deki çocuklar için diliyorum.
kapıları birer birer.
Gözünüze görünemem
göze görünmez ölüler.
oluyor bir on yıl kadar.
Yedi yaşında bir kızım,
büyümez ölü çocuklar.
gözlerim yandı kavruldu.
Bir avuç kül oluverdim,
külüm havaya savruldu.
hiçbir şey istediğim yok.
Şeker bile yiyemez ki
kâat gibi yanan çocuk.
teyze, amca, bir imza ver.
Çocuklar öldürülmesin
şeker de yiyebilsinler.