Medya temsilcileriyle buluşan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, ‘Matematik bilmiyorlar’ diyerek başladı ve şöyle devam etti: "Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Akşener ayrı ayrı aday olmalılar. Muharrem İnce ayrı aday olmalı. HDP aday çıkarmalı. Aday sayısı ne kadar çok olursa katılım o kadar yüksek olur. Buna rağmen Sayın Erdoğan birinci turda yüzde 51'i alıyorsa zaten yapacak bir şey yok. Ama bu adaylar topluma söz vermeli. İkinci tura kalırsa, kim ikinciyse onu desteklemek üzere söz vermeli.”

Kuşkusuz ki Muharrem İnce, son dönem Türk siyasetinin önemli aktörlerinden biridir.

Hitabeti, belagati Allah vergisi…

CHP il başkanlığından gelen özgeçmişe sahip.

Özgüveni her daim tavan! Delege yapısına rağmen Kılıçdaroğlu’nun karşısına iki kez aday olacak kadar hem de…

Ayrıca kim ne derse desin 24 Haziran 2018’de CHP adayı olarak sahada kaldığı kısa sürede çok önemli başarılara imza attı.

Dile kolay, 48 günde 107 miting! Müthiş bir coşku yarattı. Millet İttifakı cephesinin ‘kazanabiliriz’ algısını büyüttü. Hatta İnce’nin sahaya yansıttığı enerji 1,5 yıl sonraki yerel seçimde birçok il ve ilçenin kazanılmasında öncü rol oynadı.

Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim önce.

Sonrasını biliyorsunuz.

“Adam” kazandı, İnce kaybetti.

Yönetemediği o son gece nedeniyle linç edildi. Hem de kendi partisi tarafından…

Yönetemediği o son gece yüzünden kaybetse de ‘son gecelerin nasıl yönetileceği’ konusunda başta Ekrem İmamoğlu olmak üzere genç siyasetçilere ilham kaynağı oldu.

Peki, tüm bunlar İnce’yi durdurmaya yetti mi?

Yetmedi.

İmza topladı. CHP üst yönetimine kâbus dolu günler yaşattı. Sonuçta 50’den fazla imzanın bir şekilde ‘geriye çekilmesi’ nedeniyle kurultayı toplayamadı.

Ama tek başına 15 milyonu ve %30‘u aşkın oy almış olmanın verdiği özgüvenle Memleket Hareketi başlatıp sonunda partisini kurdu. O artık genel başkan.

*

İnce’nin son sözleri ne anlama geliyor? Dahası ‘çoklu aday’ önümüzdeki seçimde hangi cephenin lehine olacaktır? Kanaatin odur ki çoklu aday Erdoğan’ın daha fazla işine gelecektir.

Evet, sandığa katılımı artırabilir belki.

Ama 2018’deki yarışın ilk turda kaybedilmesini açıkçası ben biraz da aday çokluğuna bağlamıştım.

Kendi adıma hala aynı noktadayım.

Adayın çokluğu kakafoni yaratıyor.

Cephe içi gizli rekabete sebep oluyor?

Ayrıca Erdoğan’a yedi düvele karşı mücadele ediyor görüntüsü veriyor. Ki Erdoğan taraftarlarının sandığa gitme, sahip çıkma refleksini artırıyor.

Örneğin, 2018’de bile Muharrem İnce ilk turun tek adayı olsa durum çok farklı olabilirdi. Millet İttifakı Abdullah Gül’ün peşinden koşacağına İnce’de birleşseydi mesela… İnce’nin adaylığı hem çok geç açıklandı hem de ittifak cephesinin diğer adayları, (Akşener, Temel Karamollaoğlu, Demirtaş) ortaya çıkan enerjinin tek bir hedefe kilitlenmesine engel oldular.

Millet İttifakı eğer 2018’den ders çıkaracaksa ilk ders bence budur.

*

2022 Ekim’de erken seçim ihtimali konuşuluyor. Hal böyle iken, millet İttifakının hatta HDP’nin de yer alacağı siyasal muhalefetin bir an önce çözmesi gereken denklem, aday denklemidir.

*

Muharrem İnce’ye dönecek olursak;

Kendi adaylığını şimdiden ilan etmesi İnce’nin ekip ve ittifak çalışmalarına yatkın bir yapıya sahip olmadığını gösteriyor. Ayrıca da 2018’den yeterince ders çıkarmadığını…

Fizik öğretmeni, tecrübeli ama bir o kadar da hırslı siyaset adamı Muharrem İnce’ye hatırlatmamız gereken bir nokta daha var.

İzmirli filozof Herakleitos 2500 yıl öncesinden altını çizdiği değişmeyen bir kural: Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.

2018’den bu yana köprünün altından çokça sular aktı.

Zamanın ruhu turnusol kâğıdı gibi geçiyor üzerlerimizden…

Ne Erdoğan ne Muharrem İnce ne de koşullar 2018’le aynı.

Bugün yeni aktörler, yeni ihtimaller var. Belki de yeni ittifaklar…

2018’de CHP, Muharrem İnce’den daha iyisini bulamadığı, en yüksek oyu onunla alabileceğini gördüğü için aday gösterdi. Bugün durum farklı…

Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi seçenekler var masada.

*

Kurt siyasetçi İnce,  son açıklamasında yarışı genel başkanlar düzeyine çekerek, bu iki güçlü ihtimali taca atmaya çalışıyor sanki. Ama millet, İzmir ve Ege’de yaptığımız tüm araştırmalarda, gönlündeki CB adayı olarak bu iki isme çok yüksek oranlarda ‘evet’ diyor.

*

Muharrem İnce CB adaylığı konusunda bana göre sırasını savmıştır. Adaylık hakkını kullanmıştır.
‘Siyasi ömrünü tamamlamıştır’ demiyorum.

Aksine ‘İnce’ye TBMM çatısı altında çok ihtiyaç vardır’ diyorum. Ama o son geceyi unutturup, kendisine destek veren, oy veren herkesle helalleştikten sonra…