Zehir taşıyan gemi için ille de ‘insan zinciri’ mi gerekli?
Mehmet KARABEL

En ciddi olayları bile…

Gün geliyor…

Geç fark ediyoruz…

İş işten geçiyor…

Başımız fena halde ağrıyor…

Hepsinden önemlisi…

Atı alan Üsküdar’ın üstünden uçup, gidiyor…

Bu özelliğimiz…

Ne yazık ki, fıtratımızda var…

Milletçe makus talihimizden kurtulamıyoruz…

***

İzmir, bir Prenses’tir…

Victor Hugo’ya göre…

Nasıl vazo içindeki çiçekler gülümseyen günbatımı gibiyse…

İzmir de denizler arasından ışıldar…

***

Prenses İzmir’e doğru yüzen bir şehir geliyor…

Daha doğrusu…

33 bin ton ağırlığında, 265 metre boyunda bir uçak gemisi “leş”i…

Adı; “Nea Sao Paulo”

60 yıldır denizlerde…

Fransa donanması tepe tepe kullandı…

Hatta…

Nükleer testlerin bir numaralı adayı yaptı…

Brezilya’ya sattı…

Sonunda dev gemi miyadını doldurdu; parçalanma zamanı geldi…

Böyle durumlarda…

“Bu geminin ciğerini, dalağını nerede çıkarırız?” sorusunun…

Dört adet cevabı vardır…

Hindistan, Pakistan, Bangladeş ve Türkiye

Gemiler asbestliymiş, kanserojenmiş filan…

Hangimizin umurunda oluyordu ki…

Yine öyle oldu…

O dev uçak gemisinin İzmir Aliağa’da parçalanacağı…

Ortaya çıkınca…

İzmir ayağa kalktı…

***

İlk kocaman tepkiyi…

İzmir Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Helil İnay Kınay seslendirdi:

“Çevre sağlığını ekonomiye feda eden bir mekanizmadan bahsediyoruz… Bugün Aliağa, gemi söküm sektöründe liderdir, ancak rakipleri Bangladeş, Hindistan ve Pakistan'dır…”

Anlayana, taş gibi bilimsel kara mizahtır bu sözler…

***

İzmir Büyükşehir Belediye başkanı Tunç Soyer…

Büyük tehlikeyi fark etti; iyi niyetliydi, iktidar’a seslendi:

“İnanıyorum ki, hükümet bu geminin Türkiye'ye gelmesine ve Türkiye'de sökülmesine izin vermeyecektir…”

***

Ben en çok, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yeni kurulan Deniz ve Kıyı Alanları Komisyonu Başkanı Hakan Barçın’ın…

“Ege’de SonSöz”e anlattıklarına bayıldım…

Kararlılık budur, işte:

“Aliağa'da öyle büyük bir kirlilik var ki, cüruflar Foça ormanlarına dökülüyor mesela... Asbestli uçak gemisinin İzmir’in sağlığına kast etmesine, doğayı, suyumuzu, toprağımızı pervasızca kirletmesine izin vermeyeceğiz… Tüm gücümüzle kamuoyu oluşturup o gemiyi engellemeye çalışacağız…”

…Ve, Barçın’ın final sözü:

“Zehir gemisini ancak kamuoyu durdurur…”

***

Peki, kamuoyu nasıl durduracak?

Gözümün önüne…

31 yıl öncesi geldi…

Yaşıtım meslektaşlarım ve büyüklerim iyi hatırlar…

Tam 31 yıl önce İzmir…

Daha önceleri eşi-benzeri görülmemiş

Bir “doğa zaferi”ne imza atmıştı…

O olayı hatırlatan ve…

Bugünle karşılaştıran CHP İzmir eski Milletvekili ve…

Ege’de SonSöz yazarı…

Değerli büyüğümüz Kemal Anadol’dur…Olay, büyük bir olaydı…

Cumhuriyet Tarihi’ne geçti…

İş başındaki Özal Hükümeti…

Japon sermayesiyle ortak bir Termik Santral Projesi’ne onay verdi…

Yer, Foça…

Aliağa Gencelli Cenneti’ne birkaç kilometre uzakta…

Dev ejderhalara benzeyen…

Termik Santral bacaları yükselecek…

O güzelim doğanın her şeyi bozulacaktı…

İlk adım…

O günlerin SHP İzmir Milletvekili Kemal Anadol’dan geldi…

O günlerin Aliağa Belediye Başkanı Hakkı Ülkü…

Foça’nın Reisi Nihat Dirim…

Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın…

Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven…

Bakırçay Belediyeler Birliği...

Ve o günlerin İzmir’in Büyük Reisi Yüksel Çakmur…

Türkiye’nin…

Gelmiş geçmiş en büyük çevre eylemini başlattı…

Eylemler…

İnandırıcı, etkileyici ve ironikti…

Mesela…

12 Aralık 1989’da önce…

“Bisikletlerle İzmir’den Kozbeyli’ye” eylemi gerçekleşti…

Pankartlarda “Termik santral istemiyoruz” yazıyordu…

Hava buz gibiydi ama…

Çevreciler karalıydı…Şaşırırsınız…

Termik Santral’e karşı halk oylaması bile yapıldı…

Açılan pankartlarda…

“Balık mı, termik santral mi?” yazıyordu…

Ardından…

“Gaz Maskeni Al Petkim’e Gel” eylemi düzenlendi…

Kısa bir süre sonra…

Gazete manşetlerinde…

“Yeşil’e deh, kirlilğe çüş!” başlıklarıyla yer alan “At Arabalı Yürüyüş”

***

Ve, inanılmaz final:

6 Mayıs 1990’da…

İzmir’den Aliağa’ya 50 kilometre boyunca…

Ve 50 bin kişiyle “insan zinciri”

Binlerce kişi el ele tutuşmuş…

Aralarından “su geçmez” görüntülerle…

İzmir’den Aliağa’ya bir “canlı protesto” duvarı yaratmıştı…

Bu olay…

Dünyayı konuşturdu…

ANAP Hükümeti, Japonya’ya yaptırmayı planladığı…

Aliağa Termik Santrali’nden vazgeçti…

Dönemin Enerji Bakanı Fahrettin Kurt

İki gün sonra açık açık…

“Santralin yapımından çevrecilerin baskısı nedeniyle vazgeçilmiştir” demek zorunda kaldı…

***

Dünyanın, gelmiş geçmiş…

En büyük protestosunun fikir öncülerinden…

İzmir önceki milletvekili Kemal Anadol’a sordum:

“Nasıl başardınız?”

Ege’de SonSöz’ün yazarlarından Kemal Ağabeyimiz…

Yüreklere not düştü…

“Arkamızdan gelenler için…” diyerek…

Ve…

İzmir’e gelen zehir yuvası uçak gemisine gönderme yaptı:

***

“İzmir’den Aliağa’ya uzanan insan zinciri, 12 Eylül cenderesinden kurtulan toplumun kendisini biat ve itaatla yükümlü gören buyuran devlet anlayışına karşı barışçıl ve kararlı büyük bir halk hareketidir… İzmir’in özgürlük ve bağımsızlık genetiğine eklenen onurlu bir halkadır… Daha sonra cumhurbaşkanı olan Başbakan Özal’ın, memleketin en bereketli  tarım, turizm ve balıkçılık merkezi Bakırçay’ı kirletme izni veren Bakanlar Kurulu kararına karşı demokratik isyandır, hukuk ve adalet savaşımıdır…

Şeriatçısından komünistine, sosyal demokratından yeşiller ve muhafazakarlara uzanan ideolojiler üstü bir çevre hareketidir… Zaferle sonuçlanan bu siyaset ve hukuk mücadelesini halkın gücü kazandı… O hukuk zaferi bugün hukuk fakültelerinde ders olarak okutuluyor...

Kimsenin öne çıkmaya çalışmadığı bu kolektif hareketin o günkü meclisteki sesi olmak çocuklarıma bırakacağım en büyük mirastır...

Bugün toplumda o günkü heyecana ve kararlılığa tanık olmamaktan büyük acı duyuyorum…”

Nokta…

Sonsöz: “Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur… Düşmem der düşersin, şaşmam der şaşarsın… Öldüm der durur, yine de yaşarsın… / Hz. Mevlana…”



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/yazar/zehir-tasiyan-gemi-icin-ille-de-insan-zinciri-mi-gerekli/16100