İş dünyası dışında adını geniş kitlelere ezberlettiği işi elektrikli araç üretimi yaptığı Tesla Motors olmuştur desek yanlış olmaz. Tesla’nın yanında yine kendisinin kurucu ortağı olduğu güneş enerjisi sağlayıcısı firması olan SolarCity ile birlikte küresel ısınmaya karşı bir savaş açtığını ilan etse de kripto paraya olan meyli ile bu nasıl çevrecilik dedirtiyor. Malum, kripto para üretilirken harcanan elektrik enerjisi oldukça fazla (zaten öyle olmasa hepimiz evde oturur kripto para üretirdik). Araba üretiminde bir devrim yapmanın sembolik bir yanı da var kuşkusuz. Kitle üretimi pratiğini iktisat literatürüne yazdıran Henry Ford’a meydan okumaktan keyif aldığını gizleme gereği bile duymuyor.

Kripto sanat dünyasında da en çok kullanılan figürlerden biri. NFT dünyasının pop ikonu haline gelmiş gibi görünüyor. Sanırım herkes bir şekilde onun dikkatini çekmeyi umuyor. Haksız sayılmazlar zira beyefendinin elini attığı altına dönüşüyor. 

Mars’a uydu gönderme boyutunda önemli projeleri yürüttüğü SpaceX firması ile dünyanın ilk sivil ve ticari uzay çalışmalarını başlatarak bu alanda da bir öncü olmayı başardı. Dünyada önemli sayıda insan yakında Mars’a tarifeli uzay araçları göndermeye başlamasını bekliyor. Twitter hesabından gördüğümüz kadarıyla şimdiden kendisini Mars’ın İmparatoru ilan etmiş durumda. Pardon sizi kim seçmişti diye soracak olsak uzayda yaşayan tek gözlü, 4 ayaklı, yeşil canlılar diyebilir ve sesimizi bile çıkaramayız. Zaten imparatorluk dediğimiz seçimle yürüyen bir sistem de değil.

Son projesi ise büyük bir sansasyon yaratmış durumda ve işin yapay zekâ dünyamızı ele mi geçiriyor sorusunu bir kenara bırakırsak özellikle nörolojik hastalığı olan kimseler için umut ışığı olabilir.

Neuralink, Musk’ ın 5 yıl önce 7 ortağı ile birlikte kurduğu ve temelde insan beyni ile yapay zekayı bir araya getirmeyi hedefleyen bir kuruluş. İnsan beynini bilgisayar ara yüzlerine bağlayan bir teknoloji üzerine çalışıyorlar. Geliştirdikleri çip insan beynine takılan ve kablosuz olarak şarj edilebilen ve saç telinden ince bağlantıları ile dış görünüşü kesinlikle değiştirmeyen bir uygulama. Üzerindeki üç binden fazla elektron ile binden fazla nöronu takip edebiliyor. Proje artık deney aşamasına gelmiş durumda ve insan üzerinde yapılacak çalışmalar için ABD’ de gerekli makamlara başvuru yapılmış. Elbette izinler öncesinde, bu teknolojiyi tanıtmak ve kamuoyu oluşturmak için deneye ait videoyu sosyal medya hesaplarında paylaştılar

Deneyde 9 yaşında Pager isimli bir makak maymunu kullanılıyor. Pager bu deneyde, beyninin el ve kollarını kontrol etmek üzere motor korteksine yerleştirilmiş olan çip ile telepatik olarak Pong adlı bir video oyununu oynadı. Deneyin ilk aşamasında oyunu joystick ile oynayıp muzlu sütle ödüllendirilen Pager, ikinci aşamada joysticki bırakarak sadece düşünce gücüyle oyunu oynamayı başardı. İzlemeyenler için videoyu mutlaka bulmalarını tavsiye ediyorum.

Bu projede ilk amacın felçli hastaların düşünce gücüyle cep telefonlarını kullanabilmesi olarak açıklanıyor. Sonraki sürümlerde vücudun ilgili bölümlerine sinyallerin aktarılarak kasların hareket ettirilmesi ve böylece hastaların hareket kabiliyetlerine yeniden kavuşması amaçlanıyor.

Aşı ile bedenimize sıvı çipler yerleştirildiğini savunan kesim için, çipin yerleştirildiği beyni tamamen kontrol almadığı açıklaması sanırım yeterli olmayacaktır. Ancak çok sayıda nörolojik hastalık için bir çare olması muhtemel. Elbette bu çarelere kim ne şekilde ulaşabilir, bilemiyoruz. Covid-19 aşısına bile ulaşamayan biz sıradan insanlar için yakın bir ihtimal olarak görünmüyor en azından.

Komplo teorileri bir kenara, atılan bu adımın devamının geleceğini ve her adımdaki amacın bu kadar ulvi olmayabileceğini öngörmek yanlış sayılmaz – Bknz. Kripto parayla çevreci otomobil satmak. Belli ki gelecek kuşaklar milyonlarca yıldır süregelen zincirin örüntüsünü geri dönülmez bir şekilde değiştirecek ve bilge insan yapay insana doğru dönüşürken evrim teorisini baştan yazacak.