Sanki şehirde başka sorun yokmuş gibi sürekli inciraltı rant kavgası haberlerini okuyoruz egedesonsöz başka haber yapmayı unutmuş. İnciraltı bölgesine imar istenmesinin başlıca nedeninin tarımsal vasfını yitirdiği gerekçe gösteriliyor peki bu fotoğraftaki ne? Bir arazinin özel mülkiyette olması oraya imar verilmesini zorunlu kılmaz o zaman tüm tarlalara imar verilsin böyle mantık mı olur? Tarım kazandırmıyor farkındayız, bunun yerine milyonluk daireler dikmek tarım yapmaya göre daha makul orası imara açılırsa bununla yetineceklerini mi sanıyorsunuz? Kimse 50 yıl sonrasını düşünmüyor. Bir de şu topraklarımızın %45'ini hibe ediyoruz açıklamaları var belediyenin imar planlarını yaptığında yollar, kamusal alanlar ve yeşil alanlar için ayırdığı düzenleme ortaklık payının adı hibe oldu buna de pes diyorum. İmar planları yapılırsa siz istesenizde istemesenizde belediye %45 oranında kesinti yapar sizin paşa gönlünüzden kopana bakmaz kanun böyle fedakarlık yapıyoruz diye algı yaratmayın. Parayı bir şekilde ama kolay ama zor kazanırsınız ama kaybedilen toprağı bin yılda ancak kazanırsınız. Gerek ziraat mühendisleri odası, gerek plancılar odası bu itirazları neden yapıyor ne çıkarları var? Burası tarla vasıflı olsa odalar ne kazanacak bunu hiç sordunuz mu? imar planı yapılırsa kim ne kazanacak, milyonluk daireler vs... bir düşünün. Sürekli olarak yabancı yatırımcı taşı kuyuya atılıp duruyor hangi şirket ne kadar yatırım yapacak kimdir bunlar? İmzalanan herhangi bir protokol var mı? Kimlerin arazisi için ilgileniyorlar bunlar belli mi? yoksa biz öyle diyelim de belki gelirler gibi niyet beyanı mı? Son zamanlarda akp zihniyeti gibi hedef göstermek adet oldu, Tayfun efendi çıkmış depremzedeler için yapılan imar planı demiş, nereden biliyorsun depremzedelerin yararına olduğunu hiç baktın mı plana? Sen plancı mısın da yarar zarar hesabı yapıyorsun yoksa kendine destek edinip ortak düşman belirlemeye mi çalışıyorsun? Benim araştırmama göre oda oradaki halk bu imar koşullarında kamunun veya yetkililerin gerekli önlemleri almamasından dolayı evleri yıkılmış veya hasar görmüştür bu imar planlarıyla vatandaşlar evsiz kalmalarının üstüne müteahhitlere borçlu çıkacaklardır yapılacak yeni binalar için bu depremde yıkılan veya hasar gören yapılarda hiç sorumlulukları olmamasına rağmen ve sen Tayfun efendi buna itiraz eden oradaki halkın mağduriyetine bir mağduriyet eklenmesin diye uğraşan insanları hedef gösteriyorsun. Tunç Soyer deprem bölgesi ile ilgili devlet bu yükün altından kalkamaz diye adeta saçmaladı nasıl devletin gücü yetmez arkadaş? Köprüye, otoyola, şehir hastanelerine milyarlar akıtılırken ve toplanan milyarlarca deprem vergileri varken nasıl kaynak olmaz? Bu resmen saçmalıktır devlet gerçekten çözüm üretmek isteseydi gerekli kaynağı çok rahat ayırır hatta binaların çoğunu bitirirdi. Orada amaç farklı insanlar bunu bilsin sorunu odalarda arayacağınıza ki odalar doğruları söylemekle hedef haline geldiler hiçbir çıkarları yokken ki olamaz da. Bir bakın kimlerin hangi durumda çıkarı nedir? Son olarak şunu söyleyeyim inciraltı bölgesindeki arazilerin arsa değil de tarım arazisi olması İzmirin ilk 5 sorunu içerisindeymiş şehrin ne kadar az sorunu varmış da haberimiz yokmuş. Bu sorunlar arasında trafik sorunu da vardır elbet peki şunu da sorayım; o bölgenin yapılaşması bölgedeki araç sayısını artırır mı? Artırırsa trafik yoğunluğunun artmasına neden olur mu? Bölgeyi gayet iyi biliyoruz.