Şirketin kasasında para olmayınca yönetim kurulundaki yöneticiler huzur haklarını (para) alamıyorlar tabi. Şirketin kasasına para girmesi lazım. Şirketin malı mülkü olması lazım. Şirket malı olunca rahat hareket etmek var, para kazanmak (kendi ceplerine) var. Ah bu düzen yok mu. Bu davranış, bir iş yaparken kılıf uydurma çabasından geliyor. Bunları günlük hayatımızda daha büyük devlet kurumlarında da görmüyor muyuz. Şirkete devredilen işleri kim denetleyecek? O arazilerle alakalı ihaleler nasıl olacak? Şirketin karı kimlerin cebine nasıl girecek? Hep söylediğimiz gibi Belediye halkın mülküdür. Sizin özel şirketiniz değil. Şirket yönetmiyorsunuz. Belediye yönetmiyorsunuz. Halka hizmet ediyorsunuz bunun farkına varın. Sizin bütün mal varlığınızı koyun üst üste, belediyenin tek bir çivisinden daha değerli değildir. Kamu malına sahip çıkın kafanıza göre yönetme çabasına girmeyin. Şirkete devrettiğiniz malların takipçisiyiz. Şirket gelir giderlerini de kamuoyu ile paylaşmanız dileğiyle. Şirket size ait değil çünkü. Şeffaf belediyecilik, iyi insan olmak bunu gerektirir. Tek tek insanlara yapılan işleri izah edin, görelim iyi insanlığınızı.