Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ – 50 yaşındaki eski bir maden işçisi Sayım Ünal 16 yıldır meslek hastalığı olan silikozis hastalığı (akciğer hastalığı) ile cebelleşiyor. Aydın’ın Çine ilçesinde yaşayan Ünal, sayısız hastalıkla savaşırken maddi zorluklarla hayatta kalmaya çalışıyor.
Egedesonsöz’e konuşan Ünal, Polat Maden’de 1996’dan 1998’e kadar sigortasız ve hastalandığı tarihlere denk gelen 2013’e kadar çalıştığını anlattı. Ünal, “Resmen kölelik düzeni vardı. Eleman eksikliğinden 16 saat çalıştığımı biliyorum. İşin biter 6 saat sonra bir daha işe çağırırlardı” diye konuştu.
“HİÇ KİMSE ARKAMIZDA DURMADI”
Madencilerin haklarını savunurken hastalık sahibi olduklarını dile getiren Ünal, “Biz madenciliğin haklarını savunacağız diye hastalık sahibi olduk. Diğer arkadaşlarla da meslek hastası olduktan sonra tanıştık. Birçok televizyon kanalına çıktık, anlattık. Son 10 senede belediyeye girdim. 12.500 TL’ye emekli oldum. Madende çalışan arkadaşlar EYT’den emekli oldular 22 bin TL maaş alıyorlar. Hiç kimse arkamızda durmadı. Madencilerin haklarını yıllardır savunuyoruz ama hayatta kaybeden yine biz oluyoruz” dedi.
“YÜZDE 52 ÖZÜRLÜYÜM, ÇALIŞAMIYORUM”
Ünal, silikozis hastalığının nasıl ilerlediğini şu sözlerle anlattı:
“Hastalığım ilerledi. İlk başladığı zaman mesleki yönde yüzde 16’ydı, yüzde 28’e çıktı. Yetmedi yüzde 33’e çıktı. Doktorda muayene oldum en son yüzde 52 özürlüyüm ve çalışamıyorum. Her gün hastanedeyim. Kalp ritim bozukluğu, ciğerlerimde slikozis hastalığı. Ellerim kollarım çıktı, bel fıtığım var, ayaklarımda sıvı birikmesi var. Daha önce fıtıktan ameliyat oldum, tekrar ameliyat olacağım. Sol omzum yırtık.”
“KENDİ HAYATIMDAN VAZGEÇTİM, KIZIMA BURS VERSİNLER”
Öte yandan ailesini geçindiremediğinden ve üniversite öğrencisi kızına para gönderemediğinden bahseden Ünal, sözlerine şöyle devam etti:
“Çocuğum üniversitede okuyor. Köy hayatı yaşıyoruz ama çalışamıyoruz, hiçbir şey yapamıyoruz. Çocuğuma para gönderemiyorum. Tarlam da yok öyle bir olanağım da yok. Çocuğum geçenlerde geldi, burada 15 günlük garsonluk yapıp para kazanıp okumaya gitti. Benim param hastane masraflarıma yetmiyor. Eşim de hasta. Onun da ayaklarında ve kollarında yırtık var çalışamıyor. Zor durumda olmasak kimseye yardım edin demeyiz. Çocuğum oralarda parasız kalıyor. Devletin verdiği para yetmiyor. Kredi limiti 12 bin TL. “Kızım ne durumdasın” dedim. “Baba eksi 7 bin’deyim” dedi. Çocuğum orada rezil bir hayat yaşıyor. Bunun suçlusu kim? Madenler. Ben kendi hayatımdan vazgeçtim artık. Yeter ki kızıma burs versinler. Eğitimine devam edebilsin. Artık kendim için bir şey istemiyorum. Çocuğuma burs verecek birileri olsun. Akdeniz Üniversitesi’nde Anaokulu Öğretmenliği okuyor. O da orada sinir stres içinde yaşıyor. Ne yapacağımı ne diyeceğimi şaşırdım. Rezil olduk, kimse dönüp bakmadı. Madenden çıktıktan sonra 2 yıl boyunca kimse iş vermedi bana. Aç, susuz kaldım. Ailemi geçindiremedim. Yardım kurumlarını dolaştım durdum, para dilendim.”
“HASTANE HASTANE DOLAŞIYORUM, BU HAYAT MI?”
Ünal, hastane masraflarına da yetişemediğini söyleyerek maddi zorluklar çektiğini aktardı. Ünal, engelli maaşının yarıya düşürülmesine de tepki göstererek “Madendeki tanıdık bir mühendis sayesinde belediyeye girdim. Çöpte çalışmamam lazım ama ne yapacağım? Mecburum. Ciğerlerim hasta… İyi kötü beni idare ettiler ama çöp de benim hastalığımı tetikliyor.
Ben üç gündür uyuyamıyorum. Nefes alamıyorum. Hastane hastane dolaşıyorum. Sinir stresten kalp ritim bozukluğu yaşadım. Aileyi geçindirme derdi derken… Hastane hastane dolaşıyorum bu hayat mı? 5 yıl içinde 7-8 genç arkadaşımızı toprağa verdik. Bu meslek hastalığını gören 60 yaşını görmüyor. Ben de belki hayatımın son günlerini yaşıyorum” dedi.
“BİR AVUKAT BAŞKA İŞÇİNİN PARASINA ÇÖKTÜ, 5 YIL BENİM DAVAMLA İLGİLENMEDİ”
Meslek hastalığı nedeniyle çalıştığı maden şirketine dava açan Ünal, süreci şu sözlerle anlattı:
“Daha önce de dava açtım. Ankara’da meslek hastalıkları ile ilgilenen bir avukat var dediler. O adam 5 yıl oldu, ilgilenmedi bizimle. Hatta daha önce başka bir tanıdığım işçinin davasını kazanmış 700 bin TL para almış. Demiş ki ona sen 100 bin TL kazandın, yüzde 30’unu bize vereceksin demiş. Adama 50-70 bin TL para vermiş, geri kalanını kendine saklamış. Adamın parasına çökmüş. Davayı çektim ondan. Benim dava da 9,5 yıldır devam ediyor. İşin tadı tuzu kaçmış durumda. İşçinin hakkını savunan yok. Her yıl bir daha hastaneye git, bir daha rapor al. 9 yıldan beri süründürüyorlar. Her yıl kan alıyorlar, ciğerimden parça alıyorlar. İllallah dedirttiler artık.”
SİLİKOZİS NEDİR?
Silikozis , kum, toprak, granit ve doğal olarak oluşan maddelerde bulunan bir mineral olan küçük silika parçacıklarının solunması ile meydana gelen ve akciğer dokusunun sertleşmesine neden olan akciğer hastalığıdır.