Davutoğlu açıkladı: 3 günlük ulusal yas
Davutoğlu açıkladı: 3 günlük ulusal yas
Ankara'daki terör saldırısına ilişkin açıklama yapan Başbakan Davutoğlu, 3 günlük ulusal yas ilan edildiğini açıkladı. Davutoğlu'nun HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'a yönelik sert açıklamaları da oldu.
10 Ekim 2015 Cumartesi  17:49

Ankara'da “emek, barış, demokrasi” mitinginin toplanma yeri olan tren garı kavşağında terör saldırısı gerçekleşti.
 
Saldırıya ilişkin son bilgileri, İçişleri ve Adalet bakanlarının da katıldığı basın toplantısında, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu verdi: 86 ölü, 186 yaralı.
 
Ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu, düzenlediği basın toplantısında konuştu.
 
Saldırıyı "Cumhuriyet tarihimizin en acı olayı" olarak nitelendiren Davutoğlu, hayatını kaybeden 86 kişi için 3 günlük ulusal yas ilan edildiğini açıkladı.
 
Saldırıya ilişkin açıklamaları nedeniyle HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı sert bir dille eleştiren Davutoğlu, "Yüzündeki maske düştü" dedi.
 
Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
 
"Bu saldırı ülkemizin bütünlüğüne karşı yapılmış bir saldırıdır. Bu saldırı demokrasimize yapılan bir saldırıdır. Türkiye ateş çemberi üçerisinde istikrarını koruyan örnek bir ülkedir. Bu saldırı halkımızın her kesiminedir.
 
Bu saldırının acısını hissetmeyen, hiçbir vatandaşımız olduğu kanaatinde değilim. Sandıklara giderken böyle bir saldırı gerçekleştirilmesi demokrasiyi hedef edinmiştir. Bu saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum.
 
Bu saldırıda hayatını kaybedenler için 3 gün ulusal yas ilan etme kararı aldık. Bugün Ankara'da siyasi görüşleri ne olursa olsun, gösteri yürüyüşü yapan vatandaşlarızdan 86'sı hayatını kaybetti. Bu saldırının 2 canlı bomba tarafından gerçekleştirildiğine yönelik güçlü emareler var.
 
Bu saldırı kimin tarafından yapılmışsa, hangi örgüt desteklemişse  gereken yapılacaktır. İntikam dili kullananlara karşı birlik ve beraberliğimizi koruyacağız. Gelin hep beraber teröre karşı omuz omuza verelim.
 
Siyasi liderlere birçok vesileyle yaptığım çağrıyı bir kez daha yineliyorum. Suruç saldırısından bu yana her türlü terör tehdidini hep beraber yaşadık. Teröre karşı ortak bir tavırda buluşalım. Bu çerçevede sayın Bahçeli ve Kılıçdaroğlu ile görüşmeyi planlıyorum.
 
İntikam dili kullanmak kimseye yakışmaz. Gün bir araya gelme günüdür. Buradan siyasi parti liderlerine AK Parti Genel Başkanı olarak hitap etmiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak siyasi partilere demokrasimizi korumanın hepimizin ortak sorumluluğu olduğunu hatırlatmak istiyorum.
 
Medyamıza özellikle her zaman terör olaylarına karşı duyarlı tavrını takdir ettiğimiz medyamıza bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Bugünlere birçok görüntü sanal ortamda internet ortamında ortaya atılabilir. Bunlara karşı toplumsal duyuarlılık çerçevesinde ortak adım atalım.
 
Uluslararası toplumu da Türkiye ile dayanışmaya bir kez daha davet ediyorum. Gün uluslararsı toplumda dayanışma günüdür. Bu yaşadığımız acı olay, omuz omuza vermemize vesile olur. Bir kez daha hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum.
 
Bu hükümet AK Parti hükümeti değil. Eğer sayın Kılıçdaroğlu ve CHP bu hükümete katılmış olsaydı teröre karşı sorumluluk üstlenmiş olurdı ama sorumluluğu alma konusunda imtina ettiler. Keşke bugün hükümet kurma çabasında hep beraber olabilseydik.
 
Demirtaş'ı zikretmedim. Demirtaş'ın açıklamaları öncesinde, Demirtaş'la ilgili farklı bir tutum takınmayı düşünmüyorudum. Ama yaptığı açıklamayı okuyunca yüzündeki maskenin düştüğünü gördüm. Bunun devletin halka karşı yaptığı bir saldırı olduğunu söylüyor.
 
Bu saldırıyı yapanlar konusunda hükme varıp devleti göstermek açık bir tahriktir. 6-7 Ekim olaylarında nasıl insanları sokağa dökmüşse bugün yaptığı da aynısıdır. hangi siyasi görüşte olursanız olun, lütfen bu tahriklere kapılmayın. Her türlü güvenlik önlemini alacağız. Demirtaş'ın bu sorumsuz açıklaması karşısında sağduyuya sığının.
 
Demirtaş Diyarbakır ve Suruç'ta faillerin yakalanmadığını söylüyor ama failler yakalanarak hukuka teslim edildi. Biz DEAŞ mevzilerini 23 Temmuz'da neden hedef aldık? Çünkü 32 vatandaşımızın katliamının arkasında DEAŞ vardı ve cezalandırdık. 2 polisimizi de PKK katlettiği için cezalandırdık ve cezalandırmaya da devam edeceğiz.
 
Teörü  kim yaparsa yapsın insanlık suçu işlemiştir. Şu anda böyle bir saldırıyı yapma kapasitesine sahip örgütler bellidir. DEAŞ, PKK, MLKP ve DHKP-C. Arkasında hangi örgüt varsa ortaya çıkarılacak.
 
Olayla ilgili kapsamlı bir brifig aldım. Cumhuriyet tarihimizin en acı olayı.Herhangi bir eksiklik zaaf söz konusuysa, zaafın giderilmesi için gerekli tedbirleri alırız. Olay mitingin olacağı alanda cereyan etmiyor. Arama alanlarına barikatlar konulup herkes aranarak miting alanına sokuluyor.
 
Saldırının yeri miting meydanına giden yolun üzeri. Bu grup içine sızmış veya bulunan 2 art niyetli kişi orada patlamayı gerçekleştiriyorlar. Bütün detaylar incelenir, gerekli tedbirler alınır.
 
Bu konularda istihbari eksikler varmış gibi konuşuluyor. PKK ve DEAŞ açıklamalarında Türkiye'ye fedailerin gönderileceği ve kaos çıkarılacağı yönünde istihbarı çalışmalar ulaşmıştı. Bütün birimlerimize tedbir alınması hususunda talimat verildi. İstanbul'a gittiğimde validen bilgi aldım. DHKPC bağlantılı bir canlı bomba İstanbul'da yakalandı. Ankara'da da bir canlı bomba yakalandı.
 
Demirtaş'ın açıklamalarında vahim unsurlar var. Sayın Demirtaş'ın izanı kelepçelenmiştir. Demirtaş'ın meselesi vatandaşların hüznünü paylaşmak değil. Onun meselesi bizim yüreğimizdeki yangını ülke yangınına çevirmek. Bugün siyasi bir polemik yapmak istemezdim ama bu derece sorumsuz bir açıklamayla bizi terörle mücadeleden çaydıracağını düşünüyorsa yanılıyor.
 
Gün birlik günüdür. Gün dayanışma günüdür. Sizin aranıza şiddet tohumu ekmek isteyenlere katılmayın. Bütün bu karanlık günler geçer ama ülkemiz ve halkımızın en büyük gücü olan demokrasimiz mutlaka yaşayacaktır."
 



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/davutoglu-acikladi-3-gunluk-ulusal-yas-/910021