Mahkeme kararı sonrası STK’lardan çağrı: Çeşme Projesi’nden vazgeçin!
Mahkeme kararı sonrası STK’lardan çağrı: Çeşme Projesi’nden vazgeçin!
Çeşme Projesi olarak bilinen İzmir Çeşme Kültür ve Turizm ve Gelişim Bölgesi’nin önünü açan SİT değişikliği mahkemeden dönerken odalar ve sivil toplum kuruluşları yaptıkları açıklamayla projeden vazgeçilmesi yönünde çağrı yaptı.
5 Şubat 2024 Pazartesi  18:41

Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ - Kamuoyunda Çeşme Projesi olarak bilinen İzmir Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi önünü açan SİT değişikliği mahkemeden döndü. İzmir 2’nci İdare Mahkemesi, bilirkişi kararı doğrultusunda bölgenin bir bölümünde SİT derecesinin düşürülmesi ile ilgili iptal kararı verirken bir diğer kısmı ile ilgili de iptal kararını reddetti.

Mahkeme 2’nci derece doğal SİT’e denk gelen nitelikli doğal koruma alanları olarak belirlenen bölgeler yönünden hukuka aykırılık bulmazken 3’üncü derece doğal SİT’e denk gelen sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanları olarak belirlenen bölgeler açısından ise hukuka aykırılıklar buldu. SİT derecesinin iptali Çeşme Projesi’nin önünde engel oluşturuyor.

İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu ve EGEÇEP, Doğa Derneği, Su Araştırmaları Derneği, Batı Urla Köyleri Çevre Koruma ve Güzelleştirme  ve Kalkındırma Derneği,  Gücücek Koyu Doğal Yaşamı Güzelleştirme ve Koruma Derneği ve davacı yurttaşlar kararın ayrıntıları ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Toplantıya CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Dr. Cemil tugay da katıldı.

İzmir Mimarlık Merkezi’ndeki basın toplantısında şu açıklamalar yer aldı:

“Bildiğiniz gibi Çeşme Yarımadasında çoğunlukla orman ve doğal sit alanı niteliğindeki  16.140 Hektar ( Yaklaşık 23.000 Futbol sahası) büyüklüğünde, deniz alanı ile birlikte adaları ve 42 Kilometre kıyıyı kapsayan devletin hüküm ve tasarrufunda olup kamuya ait devasa bir alan Turizm Bölgesi ilan edilmiştir.

Bu alanların mülkiyetinin özel kişilere devri ile buralarda mega yat limanları, alışveriş merkezleri, oteller ve turizm tesisleri yapılması ve bu alanların tamamen halka kapatılarak imtiyazlı kişilerin kullanımına tahsis edilmesi yönündeki Turizm Bölgesi ilanı işlemine karşı kurumlarımızca açılan davalarda yargılama devam etmekte olup Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun işlemi hukuka aykırı bulan kararı yönünde yargılamaların sonuçlanması beklenmektedir.

Bu süreçte Çeşme Turizm Bölgesi sınırları içinde kalan;insanların tahribatından uzak kalmış, nadir bir eko sisteme sahip Alaçatı-Zeytineli arasında kalan kıyı kesimi, buradaki üç adet ada ve kıyının gerisinde kalan 8.000 hektar büyüklüğündekinitelikli doğal sit alanı vasfındaki koruma alanının koruma statüsü Çevre Bakanlığı tarafından düşürülerek alan mega yat limanları ve her türlü yapılaşmalara açık hale getirilmiştir.

Amaç nadir türlerin yaşadığı el değmemiş koruma alanını, turizm görüntüsü altında sermayenin tükenmez hırslarına feda etmektir.

Kurumlarımız, dernekler ve bir kısım yurttaşlar tarafından İzmir 2. İdare Mahkemesinde açtığımız dava neticesinde Mahkemece nitelikli doğal sit alanlarını turizm yapılaşma ve kullanımına imkan veren Sürdürülebilir alanlara dönüştüren işlem hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir.

Çabalarımız sonucu halkımızın yaşam alanlarına sermayenin saldırısı şimdilik durdurulmuştur.

Kentimizin yaşam alanlarının korunması konusundaki çabalarımız bundan sonra da kararlılıkla devam edecektir"

HUKUK AYAKLAR ALTINDA'
Davanın avukatlarından Ömer Turgut Erlat da Çeşme Turizm bölgesinin Mersin Körfezi ve açığındaki adalarla birlikte Akdeniz Foklarının yaşam alanı olduğunu belirtti. Daha önceden 1'inci Derece Doğal Sit alanı olan bölgenin 2018 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kararıyla Nitelikli Koruma Alanı ilan edildiğini anımsatan Erlat, "Bu karara karşı açılan yürütmeyi durdurma davası 2021 yılında aleyhimize sonuçlandı. Bakanlık bu karardan 1 ay sonra bölgenin statüsünü Sürdürülebilir Koruma Alanına çekti. İdare Mahkemesi'nin bu kararı hukuk develeti ilkesinin ihlalidir. Alanın korunması önemli ama hukukun korunması daha önemli. Hukuk düzeni ayaklar altına alındı" diye belirtti.

'MÜCADELEYE DEVAM'
Batı Urla Köyleri Derneği Yöneticisi Mustafa Kaya ise şunları söyledi: "Su kaynaklarımız çok kısıtlı ve doğanın dengesi çözülünce geriye dönüş olmuyor. Devlet Su İşleri bölgede yer altı sularının her geçen gün daha derinlere gittiğini açıklıyor. Alaçatı'daki tesisler deniz suyunu temizleyerek kullanabiliyor. Yer altı suları bitme noktasına geldi. Bu proje yarımadaya ciddi zararlar verecekti. Bundan sonrada bölgenin korunması için mücadele vereceğiz."



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/mahkeme-karari-sonrasi-stk-lardan-cagri-cesme-projesi-nden-vazgecin/1174465