Çağın salgını diyabet
Çağın salgını diyabet
Çağın salgını olarak görülen diyabet her geçen gün artarken uzmanlar diyabet hastalığının iyi bir takip ve hasta uyumuyla kontrol altına alınabileceği vurgusu yaptı. Diyabetin çeşitli organlarda yarattığı etkilerin istenmeyen sonuçlara kadar ilerleyebildiğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Erdem Türemen, “Diyabet hastalığı iyi bir takip ve hasta uyumuyla kontrol altına alınabilir. Özellikle bilinçli hareket etmek ve tedaviye uyum sağlamak hastaların yaşam kalitesini yükseltiyor” dedi. 
17 Kasım 2022 Perşembe  13:38

Dr. Türemen ailesinde diyabet öyküsü olanların daha dikkatli olması gerektiğini belirtirken, “Sinsi bir hastalık olan diyabette ailesinde diyabet geçmişi olan, fazla kilolu, hipertansiyon hastası, kalp hastası ve kolesterol problemi yaşayan kişiler en riskli gruplar. Bu noktada risk gruplarına uygulanacak tarama testleri diyabet hastalığının erken teşhis edilmesi için önemli” diye konuştu. Halk arasında “gizli şeker” olarak bilinen dönemde, diyabeti yavaşlatmanın mümkün olduğunu söyleyen Dr. Türemen, “Yaşam tarzını değiştirmek, düzenli spor yapmak ve sağlıklı beslenmek diyabet riskini azaltıyor. Bu dönemde önemli olan kilo kontrolünü sağlamak. Bunun için de düzenli beslenmek ve hareket etmek oldukça önemli” dedi.

Hareketsiz yaşam tetikliyor

Obezite ve hareketsiz yaşam tarzının artmasına paralel olarak dünyada diyabetin arttığına dikkat çeken İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Turan, “Her 10 yetişkinden 1’inin diyabeti olduğu biliniyor, yine bu hastaların yarısı diyabete sahip olduklarından habersiz yaşıyor” dedi.

Doç. Dr. Turan, “Tip 1 diyabet, pankreasın otoimmün nedenli insülin üreten hücrelerinin harabiyeti ile gelişir. Harabiyet yüzde 80’nin üzerinde olunca diyabet kliniği ortaya çıkar. Hastalar daha genç yaştadır, zayıflardır ve tedavide insülin kullanmak zorundadır. Tip 2 diyabet ise tüm diyabet formlarının yüzde 90’ını oluşturur. Yaş, obezite, genetik, hareketsiz yaşam ile ilişkili insülin etkisinde azalma ile ortaya çıkar. Hastalar daha şişman ve ileri yaştadır. Yaşam tarzı değişikliği, ağızdan ilaçlar ve gerektiğinde insülin tedavide kullanılır. Gebelik diyabeti özellikle gebeliğin son haftalarında ortaya çıkar ve gebelikten sonra çoğunlukla kaybolur” diye konuştu.Doç. Dr. Turan diyabet tedavisinde yeni yöntemler geliştirildiğini belirtirken, “Uzaktan sağlık sistemi uygulamaları, bilişim teknoloji ürünleriyle diyabetliler ve sağlık profesyonelleri arasındaki coğrafi engelleri kaldırarak, sağlık hizmetlerine toplumdaki herkesin ulaşmasına imkan veriyor” diye konuştu.

Bunlara dikkat 

Dr. Türemen, diyabet hastalarına egzersiz
önerilerini şöyle sıraladı:

Egzersize yavaş ve düşük hızda başlayıp giderek tempoyu artırın. Kendinizi aşırı zorlamayın.

Yanınızda her zaman diyabet hastası olduğunuzu belirten bir yazı, bileklik taşıyın.

Haftada 3-5 kez yürüyüş yapın.

Ayak probleminiz varsa yüzme ve bisiklet gibi ayağa daha az yük bindiren sporları tercih edin.

Spor ayakkabınızı ve spor kıyafetlerinizi her an görebileceğiniz yerlerde tutun. Böylece egzersiz her an aklınızda olacaktır.

Ayaklarınızı kızarıklık ve su toplamasına karşı sık sık kontrol edin.

Egzersiz süresince yanınızda glukoz kaynağı besinler bulundurun.

Geç vakitlerde egzersizden kaçının, tek başınıza egzersiz yapmayın.

Adımsayar kullanın ve 10000 adımı hedefleyin.

Egzersiz öncesi ve sonrası kan şekerinizi ölçün.

Hareketsiz yaşam tetikliyor

Obezite ve hareketsiz yaşam tarzının artmasına paralel olarak dünyada diyabetin arttığına dikkat çeken İAÜ VM Medical Park Florya Hastanesi’nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Elif Turan, “Her 10 yetişkinden 1’inin diyabeti olduğu biliniyor, yine bu hastaların yarısı diyabete sahip olduklarından habersiz yaşıyor” dedi.



Sayfa Adresi: http://www.egedesonsoz.com/haber/cagin-salgini-diyabet/1123007