Özellikle Bayraklı ilçesi depremden büyük hasar görürken, deprem anında yaşanan yıkımlarda ise 117 vatandaşımız hayatını kaybetmişti.

Deprem sonrası yapılan inceleme çalışmalarında kent genelinde birçok ilçede yapıda hafif, orta ve ağır hasar olmak üzerine çeşitli hasar kaydı oluşurken, depremden İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Atatürk Meydanı'nda yer alan Ana Hizmet Binası'da hasar alan binalar arasında yer almıştı.

Yapılan ilk incelemeler sonrası göze görülen hasarların tespiti ile birlikte bina acil olarak kullanıma kapatılıp boşaltılırken, binada çalışan yaklaşık 3 bin personel ise Fuar İzmir, Kültürpark Holleri olmak üzere çeşitli alanlara sevk edilmişti.

Deprem sonrası gerçekleştirilen ilk meclis oturumunda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in önerisi ile belediye binasının yıkılıp yeniden yapılmasına tüm meclis üyeleri alkışlarla destek verirken, sonrasında AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi üyeleri, binanın güçlendirilmesi düşüncesinin gündeme alınması önerisinde bulunmuştu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binasının Deprem Güvenliğinin ve Güçlendirilmeye Uygunluğunun ve Depremi Sonrası Yapılan Gözlemler Işığında Değerlendirilmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Teknik Üniversitesi Afet Yönetimi Enstitüsü arasında protokol imzalanması için Başkan Tunç Soyer yetki istemiş ve çalışmalar başlamıştı.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Temmuz Ayı Oturumu'nda İzmir Büyükşehir Belediye Binası'nın depremin ardından hazırlanan raporu ile ilgili sunum yapan İTÜ eski öğretim üyesi Dr. Barış Erkuş ise yapılan çalışmalar sonrası binanın güçlendirmeye uygun olmadığını söylemişti.

Yaşanan gelişmeler sonrası ise İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Eylem Ulutaş ve Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı İlker Kahraman, Ege'de Sonsöz'e değerlendirdi.

AÇIKLAMA YAPMAK İÇİN RAPORU BİLMEMİZ GEREKİYOR
Mevcut rakamların ve raporun kendilerinde olmadığında kaynaklı olarak tam bir analiz yapamayacaklarını belirten İzmir İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, "İzmir için önemli bir bina. İBB binasıydı, buradaki hassasiyette kent kimliğine katkısından dolayı bir önemi var. Dolayısıyla burada raporların paylaşılması  ikna anlamında da önemli olacaktır" dedi.

ZEMİN ÇALIŞMALARI MALİYETİ ETKİLEYİCİ UNSURLARDAN
Binanın yeniden yapılması durumunda maliyetli olabileceğini de vurgulayan Ayatar, "Yeniden 2-3 bin kişinin çalışabileceği bir bina yapılması elbetti ki mümkün. Mühendislik açısından bu uygun olabilir ancak bunun çok iyi projelendirilmesi, denetimlerinin de çok sıkı bir şekilde yapılması gerekiyor. Ancak maliyet olarak da tabii ki yüksek maliyete neden olabilir. Bu tür özel zeminlerde, tıpkı Bayraklı da dediğimiz gibi,  sahaya özel çalışmanın yapılması gerektiği kesin. Bu da elbette ki, zemine yapılacak çalışmada maliyeti etkileyen unsurlardan bir tanesi" diye konuştu.

RAPORLAR AÇIKLANMALI
Büyükşehir Belediye Meclisi'ndeki açıklamaları değerlendiren Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı İlker Kahraman ise, Büyükşehir'e yanıtlanması yönündeki sorularını iletti. Kahraman, "Bu kişinin İTÜ ile doğrudan ilişkisini gösteren, enstitü tarafından görevlendirildiğini gösteren bir bilgi var mı? Enstitünün onayladığı bir rapor var mı? Bu bina yıkılacak ve zemin kötü ise, etrafında bulunan valilik binası, Cumhurbaşkanlığı binası, İZSU binası gibi binalara bir yazı yazılıp 'aman dikkat edin' dendi mi? Şunu da sormak istiyoruz, madem bu binanın yapımı sıkıntılı, bu bina yıkıldığında yerine bina yapmak sıkıntı değil mi? Tüm bunlara baktığımızda açıklamalara baktığımızda 'zor' olduğundan bahsediliyor, dünyada kolay olan ne var? Eğer imzalı bir rapor mevcutsa bu kesinlikle kamuoyu ile paylaşılmalı. Bizde raporları görmeli ve buna göre çalışmaları değerlendirmeliyiz" diye konuştu.